Sayısız doğal ve kültürel zenginliğe sahip Mersin için en tanımlayıcı sıfat, Turizm Kenti’dir .
Dünyada tarihi eserlere en fazla sahip olan bir bölgede, benzersiz doğal zenginlikleriyle, Akdeniz’in kıyısında bir inci olan Mersin en önce bir turizm merkezi olmalıydı.
Kentin turizm dinamikleri yıllarca turizm fuarlarını gezdiler, kurvaziyer fuarlarına Mersin’in bütün yöneticilerini götürdüler. Sonuçta ne bir turist kafilesi geldi kente ne de bir kurvaziyer gemi uğradı.
Kent yöneticilerini gelen turist sayısı ile yanılttılar. Bitişiğinizde, sizden daha az zenginliğe sahip bir kente 10 milyonun üzerinde turist geliyor; siz yalnızca 40 – 50 bin turistle yetiniyorsunuz.
Şimdi bu kötü tabloyu yaratanlar kent gündeminde yoklar; ama geride bıraktıkları kötü mirasla onları hep hatırlayacağız.
Bir başka kara delik: Turizm konusunda üzerine en büyük görev düşen kurumsal yapı, Mersin Üniversitesi Turizm Fakültesi … Yıllar içinde bu kente ne kattı; turizm sektörüne ivme kazandıracak ne yaptı ? Kocaman bir HİÇ!
Sık sık görüşmelerimde, turizm konusunda kendilerine eleştirilerimi belirtsem de onlar kentin turizmini gerileten kent dinamikleri ile birlikte hareket ettiler, kent turizminin bu durumda olmasından sorumlu oldular.
* * *
Geçmişteki bu anlaşılması zor ihmalleri not ederek, şimdiye gelelim:
Bugüne bakarsak, yeni Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Atasoy adeta ezberleri bozdu. Onu kısa zamanda turizmle ilgili birçok çalışmada gördük.
Geçtiğimiz haftalarda ise Mersin Üniversitesi Turizm Fakültesi ile Mersin Turizm Mezunları Derneği işbirliğinde, Mersin Turizm Fuarı’nın açılmasını sağladılar.
Yeni Mersin Üniversitesi Rektörü’müzün de konuyu sahiplenip desteklemesi önemlidir; Mersin turizm sektörünün geleceği açısından umut vericidir.
“Mersin Turizm Fuarı” çok başarılı oldu; Mersin’in tanıtımı açısından ileri bir adım atıldı.
Birçok kurum ve kuruluş tarafından stantlar açıldı; çeşitli etkinlikler düzenlendi ve kentten de büyük bir katılım oldu.
Bu fuarda ne kadar çok zenginliğimiz varmış, gördük; ve bu kentin turizmde nasıl geri bırakıldığını içimiz acıyarak düşündük..
Mersin turizmi yıllara dayalı kötü yönetim, ihmaller zinciri ve kişisel yetersizliklerle geri bırakıldı; akıl almaz bir savrukluk ve gerçek dışı bilgilerle yıllar harcandı…
Şimdi bu fuarla yeni bir başlangıç yapıldığını düşünüyorum.
Bünyesinde Turizm Platformu diye bir oluşum kuran ve Mersin Turizmine en büyük zararı verdiğini düşündüğüm Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nın o günkü sorumluları da artık yok.
Şimdi;
*yeni Mersin Üniversitesi Rektörümüz
* yeni Turizm Fakültesi Dekanımız
*yeni Ticaret ve Sanayi Odası Başkanımız ile geciken, geciktirilen, engellenen bir turizm hamlesine başlayabiliriz.
Bu bağlamda bize umut veren, bir ilki gerçekleştirilen Turizm Fuarında emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Sektörel güvenin ve kurumsal işbirliklerinin yaratılmasında çok büyük bir adımdır. Diğer ilgili kurum ve kuruluşların konuyu sahiplenmeleriyle, Mersin Turizmi hak ettiği ivmeyi kısa zamanda yakalayacaktır; bunun kentsel gelişimi nerelere taşıyacağını hayal etmek bile heyecan vericidir.
Şimdi konuyla ilgili sektörel projelerin, önerilerin ve hemşeri katkılarının müzakereye açılacağı adımlar atılmalıdır.
Güzel ve umutlu başlangıcın hız kesmeden sürmesi dileğiyle…
HARUN ARSLAN…..29 Nisan 2024