Mersin’de yıllardır eksikliği hissedilen Kemik İliği Nakil Merkezi (Kök Hücre Nakil Merkezi), Mersin Üniversitesi (MEÜ) Onkoloji Hastanesi bünyesinde açıldı. Tüm kriterleri tamamlayan merkez, geçen hafta perşembe günü ruhsatını da aldı.
TAM DONANIMLI 6 ODA, GEREKTIĞINDE YOĞUN BAKIMA ÇEVRILEBILECEK
Şu anda hasta kabul ve ön hazırlıkların yapılmaya başlandığı MEÜ Kemik İliği Nakil Merkezi, kapılarını açtı. Hastanede erişkinler için tam donanımlı 6 odalı bir ünite hazırlanırken, negatif basınçlı, hepa filtreli tek kişilik odaların tümü gerektiğinde yoğun bakıma çevrilebilecek. Mikrobiyal bulaşı engellemek için hem üniteye hem de her odaya çift kontrolden geçerek girilen merkezde, Kök Hücre İşleme, Bulundurma ve Dondurma Ünitesi, en kısa sürede işlemlere başlayacak. Mersin’de lösemi, lenf kanseri (lenfoma) ve kalıtsal kan hastalıklarının tedavisi yıllardır yapılmasına karşın, bu hastaların en önemli ihtiyacı olan kök hücre nakli (kemik iliği), bir merkez olmadığı için yapılamıyordu. MEÜ Hastanesinde nakil aşamasına kadar tedavileri yapılan hastalar, daha sonra nakil için en yakın iller olan Konya, Kayseri, Adana ve Ankara’ya gönderiliyordu. Ancak, bu süreçte zaman kaybı nedeniyle hastalıklar nüksediyor ve tedavi zora giriyordu. MEÜ Kemik İliği Nakil Merkezinin açılmasıyla birlikte, artık Türkiye’deki yaklaşık 100 kemik iliği nakil merkezinden biri de Mersin oldu. Merkez, daha açılır açılmaz hastaların umudu olurken, şimdiden çok fazla başvuru yapıldı. Merkez, iki-üç hafta içerisinde de ilk hastaya kemik iliği naklini yapmaya hazırlanıyor.
“ÇOK KISA BIR SÜRE IÇERISINDE KEMIK ILIĞI IŞLEMLERINE BAŞLAYACAĞIZ”
MEÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı, Kemik İliği Nakil Merkeziyle ilgili bilgi verdi. Mersin’de daha önce kemik iliği nakli yapılmadığına işaret eden Rektör Çamsarı, “Lösemi hastaları başta olmak üzere kemik iliği fibrozu dediğimiz ciddi hastalıklar, bunun akabinde tümünün tedavisinde kullanılan kemik iliği nakli yöntemi. Biz hastanemizde daha önce böbrek ve göz nakli yapmaya başlamıştık. Yeni yapılan Onkoloji Hastanemizin misyonlarından biri de buydu zaten. Kemik iliği ünitesini ayrı bir ünite olarak yapılandırdık, personeline eğitim verdik. Hocalarımızın bu konudaki rotasyonlarını, eğitimlerini tamamladık. Geçen hafta itibariyle de Sağlık Bakanlığından ruhsatımızı aldık. Şu an için hasta biriktirme ve ön hazırlıkları yapıyoruz. Çok kısa bir süre içerisinde de kemik iliği işlemlerine başlayacağız” dedi.
“BÖLGEMIZ AÇISINDAN ÇOK BÜYÜK BIR HIZMET”
Merkezin hem Mersin hem kendileri için çok önemli olduğunun altını çizen Çamsarı, “Dışarıya en fazla gönderdiğimiz hasta gruplarından biriydi. Onkoloji Çalışma Grubu ile de iç içe olan bir iş kemik iliği nakli. Dolayısıyla çok ileri merkezlerde yapılan bir işlem, çünkü hassas bir işlem. İnşallah işlemlerdeki başarılarımızı da isteğimiz yüzdede tutturursak bölgemiz açısından çok büyük bir hizmeti daha işleme sokmuş ve başarmış olacağız. Kapasite anlamında Mersin bölgesinin ilçeleriyle beraber ihtiyacını gidereceğine inanıyorum” diye konuştu. Mersin Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Meltem Nass Duce de 128 yataklı, 14 yoğun bakım bölümü olan Onkoloji Hastanesinin Mart 2020’de açıldığını anımsatarak, “Bunun içinde kemik iliği nakli için hem erişkin hem çocuk için iki merkezimiz var. Şu anda ruhsatını aldığımız ve açılışını yaptığımız erişkin kit ünitesi. Bu ünite toplam 6 yataklı. Çocuk için açmayı planladığımız 4 yataklı olacak. Onun süreçleri devam ediyor. Erişkin kit ünitesinin bütün gereksinimleri tamamlandığı için ruhsatını aldık. Hocalarımla birlikte en kısa zamanda hasta kabulüne başlayacağız” ifadelerini kullandı.
“KEMIK ILIĞI NAKIL ÜNITESI IHTIYACINI HEP HISSETTIK”
Hematoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Eyüp Naci Tiftik ise kök hücre naklinin önemli bir tedavi seçeneği olduğunu belirterek, “Özellikle lösemi, lenfoma miyelom hastalarında, hatta kalıtsal kan hastalıklarında kullandığımız bir tedavi yöntemi. 2001’den itibaren hastanemizde hematoloji hastaları takip edilmekteydi zaten ama hep kemik iliği nakil ünitesi ihtiyacını hissettik. Hastalarımızı sürekli dış merkezlere gönderiyorduk. Özellikle pandemi döneminde bunu çok fazla hissettik, birçok hastamıza bu süreçte ilik nakli yapılmadı ya da geç yapıldığını ve bu nedenle hastalıkların nüksettiğini fark ettik. Dolayısıyla bölgemiz için çok önemli bir merkez olacak, hatta ilk merkez olacak. Ekibimizle birlikte inşallah hastalarımıza şifa buldurmaya çalışacağız” şeklinde konuştu.
“KÖK HÜCRE NAKLI HASTALARA YENIDEN BIR ŞANS VEREBILIYOR”
Dr. Öğretim Üyesi Pelin Aytan, hematolojik kanserlerde hastaların hem akraba ve akraba dışı vericilerin olduğu alojeni kök hücre nakli hem de kendinden kök hücre nakli şansı olabildiğini vurgulayarak, şöyle devam etti: “Kemoterapi, kanserlerin çok azında kür sağlayabiliyor ne yazık ki, kök hücre nakli hastalara yeniden bir şans verebiliyor. Ancak nakil planı yaptığımız zaman zamanlamamız çok önemli. Kemoterapi ile hastadan yanıt aldığımız an kısa bir süre içinde hem verici bulup hem de kök hücre naklini haftalar içinde gerçekleştirmemiz gerekmekte. Ancak şehrimizde bir nakil merkezi olmadığı için daha uzak merkezlere gönderdiğimiz hastaların tetkik aşaması sırasında nüks hastalığı gerçekleşebiliyor zaman kaybından dolayı. Şimdi en büyük mutluluğumuz, tanısını koyduğumuz hastalığın hem kemoterapi sürecini burada takip etmek hem de kemoterapiden sonra nakil planımızı yapıp zaman kaybetmeden hastamıza nakil yapabilme ve yaşama şansını artırabilecek olmamız. Bunun için çok mutluyuz.”