Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması ile uluslararası piyasalarda gıda ve akaryakıt fiyatları hızla yükseldi. Türkiye’nin yaş meyve ve sebze ihracatının yüzde 50’lik kısmı Ukrayna ve Rusya’ya yapılıyor. Rusya Ukrayna krizi sonrasında Ukrayna’ya meyve-sebze ihracatının durduğunu, Rusya’da yüzde 50 düşüş olduğu yetkililer tarafından bildiriliyor. CHP Mersin Milletvekili Cengiz Gökçel, “Savaş bir insanlık suçudur. Asla kabul edilemez, kabul etmiyoruz. Savaş aynı zamanda ekonomik çöküntüdür. Savaş yoksulluk ve yokluktur. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmasıyla beraber yaş Meyve Sebze üreticileri ürünlerini Rusya, Ukrayna ve bölge ülkelerine sokamıyor” dedi. Daha önce iktidara çağrı yaptıklarını dile getiren Gökçel, “Yıllardır iktidara çağrı yapıyoruz. Bizim çiftçimizin para kazanması, tarımsal üretimimizin artması için ihracat yapmamız şart diyoruz. İhracatın desteklenmesi ve yeni pazarlar bulunması gerekli diyoruz. AKP’nin beceriksizliği yüzünden elimizde kalan bir iki pazar da ilk krizde kapanıyor. Tırlarımız Ukrayna’da kalıyor. Hem ihracatçımız hem çiftçimiz zarar ediyor. Çiftçinin ürünleri elinde kalıyor. Çiftçilerimizi ve ihracatçımızı koruyacak önlemler mutlaka alınmalı” dedi.
“NAKLİYE FİRMALARI BATMA NOKTASINDA”
Akaryakıt fiyatlarındaki rekor yükseliş lojistik sektörünü ve nakliyecileri batma noktasına getirdi. Kontak açamayacak durumda olduğunu nakliyeciler sektörün iflasın eşiğinde olduğunu kaydetti. CHP’li Gökçel, “Vatandaşlarımızın zamlar karşısında dayanacak gücü kalmadı” dedi. Başta kamudan ihale alan firmaların ihale dönemine göre artan maliyetler sebebiyle iflasın eşiğinde olduğunun altını çizen Gökçel, “Aylardır Kontak açamayacak hale gelen, Servisçiler, nakliyeciler ve lojistik firmaları ise kepenk indiriyorlar. Başta Kamudan ihale alan firmalar olmak üzere nakliyeciler artan mazot fiyatları ve maliyetler yüzünden batma noktasına geldiklerini söylüyorlar. Yılbaşından beri mazot yüzde 65 zamlandı. Nakliye firmaları fiyat farkı ödemesi alamadılar. Enflasyonun artmasına neden olan faktörlerden birisi de akaryakıt fiyatlarıdır. Enflasyon artışını yavaşlatmak ve lojistik sektörünün nefes almasını sağlamak için nakliyecilerin kullandığı mazottan ÖTV kaldırılmalıdır” dedi. Binek araç sahipleri, nakliyeciler, taşıma firmaları ve tüm kara taşıtı sahipleri 6 Mart’ta kontak kapatma eylemi yapmaya hazırlanıyorlar.
“ÜLKEDE TALAN POLİTİKASI VAR”
Zeytinlikleri maden aramaya açan yönetmeliğe de tepki gösteren Gökçel, “AKP’nin yirmi yıllık talan politikası artık yıkım politikasına dönüşmüştür. Türkiye zeytinyağı üretiminde dünyanın ilk 5 ülkesi arasında yer alırken zeytinyağı ihracatımızı yasaklıyorsunuz, Afrin’den zeytinyağı getiriyorsunuz. AKP yine yabancı çiftçiye çalışıyor. Bu da yetmezmiş gibi, hukuka aykırı olan bir şekilde Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan bir kararnameyle, “yaptım oldu” zihniyetiyle ülkemizin doğasını, geleceğini katlediyor. Değerli arkadaşlar, maden araması adı altında zeytinliklerin katledilmesini kabul etmiyoruz. Zeytin zaten bir madendir bilene. İnsanların tarih boyunca hem yiyecek olarak faydalandığı hem gerektiğinde ısınacak, yakacak olarak faydalandığı hem karbon salınımına katkı yapan bir madendir zeytinyağı. Değerini bilirseniz zeytin madendir. İnşallah, bunun değerini de vatandaş size öğretecek. Aslında sizin derdiniz bu ülkenin kıymetleriyle, kıymetli varlıklarıyla uğraşmak, bunu yok etmek yani gerçekten talanın üstüne yıkım yapmak için siz bu kararları alıyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Türkiye Büyük Millet Meclisine defalarca bu kanun teklifi geldi. Halkımızın seçtiği milletvekilleri bu teklifleri her seferinde reddetti, zeytinleri katletmenize izin vermedi Parlamento. Bu kez de zeytinlerimizi topraktan size söktürmeyeceğiz. İktidar “Maden çalışması yapılacak alandaki zeytin ağaçları taşınacak.” diyor. Bu kadar akılsızca bir şey olmaz. Zeytinlik zaten yetiştiği ortamda zeytinlik olmuştur. Kimi kandırıyorsunuz? 200 yaşında, 300 yaşında zeytini hangi babayiğit, hangi şekilde söküp, taşıyıp, başka bir yere dikecek ve onu tekrar yeşertecek, bu mümkün değil. Şöyle etrafınıza bir bakın, maden arama ruhsatı verilmiş, maden ocağına çevrilmiş neresi yeşermiş, söktüğünüz hangi ağaç yeşermiş? Maden sahası yapılan hiçbir alanda ot bitmemiş, ot. Siz, öyle bir iktidarsınız ki dokunduğunuz yer kuruyor, ormanları yakıyorsunuz. Siz, her ağacı, her damla suyu birilerine peşkeş çekmeye kalkıyorsunuz. Zeytin sektöründe dünyanın en büyük 5 üreticisinden biri olan ülkeyi siz ithalatçı yaptınız. İhracat bitti, sektör kan ağlıyor, her gün ithalat artıyor, tüm dünya “gıda krizi” diyor, gıda üretimine yatırım yapıyor, destek veriyor; siz zeytinlikleri talana ve yok etmeye kalkıyorsunuz, doğamızı, ağaçlarımızı, çevremizi, zeytinlik alanlarımızı yok ediyorsunuz. Zeytinlerimize dokunmayın, zeytinlerimiz bize çocuklarımızın emaneti. Gelecekte küresel iklim değişikliği nedeniyle biyolojik çeşitlerin ortadan kalkacağı ve biyolojik çeşitleri geleceğe taşıyan ülkelerin aslında hem bölgesinde hem ülkesinde söz sahibi olacağı da bir gerçek diyorum” ifadelerini kullandı.