Çilek hasadının başlamasıyla birlikte üreticilere seslenen Gümüş, “Önceki yılları referans aldığımızda, bu yıl girdi maliyetlerinin çok yüksek olması ve gelen zamlardan dolayı üreticilerimiz haklı bir tedirginlik yaşarken, çilek ihracatının başlaması üreticilerimize can suyu olmuştur. Rusya, Romanya, Polonya, Irak, Gürcistan ülkelerinin halklarıyla bulaşan ülkemizin çileği; Mersin ilimiz ve Anamur ilçemizdeki başta üreticilerimiz olmak üzere, tarım sektörünün tüm paydaşlarının yüzünü güldürmüştür. İhracatın, sürekliliğini sağlayabilmemiz ve üreticilerimizin emeklerinin karşılığını alabilmelerinin sağlanması için hep birlikte dikkat etmemiz gereken sorumluluklarımız ve üzerimize düşen de görevlerimiz vardır. Çilek hasadını sabah erken saatlerde bitirmeliyiz. Hasat edilen çilekleri; hallere ve bağlı olduğunuz alım merkezlerine erken saatlerde ulaştırmamız ciddi önem arz etmektedir. Unutmayınız! Hasat yapıldıktan sonra, tarlada uzun süre bekleyen çilek, güneşin ve havanın sıcaklığı ile beraber ürünlerimizin raf ömrünü ciddi oranda kısaltmaktadır” dedi.
“RAF ÖMRÜ AZALAN ÇİLEK İHRAÇ OLMAZ”
“Raf ömrü kısalan çileklerin ihracata gitmeyeceği; giderse de sorun teşkil edeceği, hepimizin malumudur! Bunun için, çilek hasadının erken yapılması, erken saatlerde hallere ve bağlı olduğunuz alım merkezlerine getirilmesi en az üretim kadar önemlidir” ifadelerini kullanan Gümüş, uyarılarını şöyle sürdürdü: “Zira bizim ürünümüz karşı pazarda ne kadar çok tutulursa, raf ömrü ne kadar çok olursa; fiyatımız da o kadar iyi olur. İhracatın, ne kadar hassas bir konu olduğuna inanan, tüketicinin önemini bilen bu vesileyle üretimde gübreleme yöntemleri ve hasadın ne denli önem arz ettiğini vakıf olan bizler, ihracatın devamlılığı için, üretim yaparken destek aldığımız; İlçe tarım müdürlüğümüz, ziraat mühendislerimiz ve komisyoncularımızın öneri ve uyarılarına özenle uymamız gerekmektedir. Şayet; uyarıları dikkate almaz, geleneksel yöntemlerle, bilinçsiz gübreleme yaparsak ihracatı kendi elimizle sonlandırırız. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki; insan sağlığı için kalıntısız üretim çok önemli. Kalıntısız üretim yapılırsa ve kaliteli ürün doğru zamanda hasat yapıldığı müddetçe ihracat artarak devam edecek. Hem ülkemizin hem de siz kıymetli üreticilerimizin yüzü gülecektir.”