Haber Merkezi

Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, kurmaylarıyla birlikte ‘2023 Şehir Buluşmaları’ Programı kapsamında Mersin’de iş insanlarıyla buluştu. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Meclis Başkanı Hamit İzol, Meclis Katip Üyesi Zeki Ceylan, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Özdamar, Sayman Üye Alpay Seyhan, Yönetim Kurulu Üyeleri Gökben Gökbulut, İstiklal Koçyiğit, Zeynel Aydemir, Murat Akdoğ ve Abdulkadir Orğun’un da katıldığı toplantıda bakanlık olarak yürütülen çalışmalar aktarılıp iş dünyasının talepleri dinlendi. Toplantıda iş dünyası adına söz alan MTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Özdamar, başta kalkınma planı içerisinde yer alan ana konteyner limanının hayata geçirilmesi olmak üzere sektörlerin taleplerini sıraladı.

“MERSİN ANA KONTEYNER LİMANI’NIN YAPIMI İÇİN YARDIMLARINIZI TALEP EDİYORUZ”

Birlik ve beraberlik içinde tüm sorunların çözülebileceği düşüncesiyle hareket ettiklerini vurgulayan Başkan Yardımcısı Mustafa Özdamar, “Size detaylı bir dosya sunduk. Burada sadece 4 tane güncel sorunumuzdan kısaca bahsetmek isterim” dedi.  Mersin’in bir liman kenti olduğunu hatırlatarak dış ticaret ve lojistik sektörünün en çok geliştiği kent konumunda bulunduklarını kaydeden Özdamar, “Mevcut limanımızda her ne kadar kapasite artırmaya yönelik yatırımlar yapılsa da, bu yatırımlar ancak birkaç yılı kurtarabilecek çaptadır. Ulaştırma Bakanlığımız 2008 – 2009’larda Filyos, Çandarlı ve Mersin’de 3 tane ana konteyner limanı yapma kararı almıştı. Filyos tamamlandı, Çandarlı tamamlanmak üzere ama Mersin’de yer tespiti yapılmasına rağmen henüz atılmış bir adım yok. Mersin Ana Konteyner Limanı’nın yapımı için yardımlarınızı talep ediyoruz. Bu yeni liman Mersin’i Akdeniz’in en etkin limanı ve bir toplama-aktarma limanı haline getirecektir” dedi.

“AVRUPA ÜLKELERİNE GEÇİŞ KOTALARI KALDIRILMALI”

İkinci olarak Türkiye – AB Gümrük Birliği sürecine değinen Özdamar, şunları söyledi:  “Ülkemiz hem sanayi hem de tarımsal üretim gücüyle başta AB ve komşu ülkelerimiz olmak üzere, birçok bölgenin tedarikçisi ve hizmet sağlayıcısı konumundadır. Ancak bu gücümüzün önünde duran bazı engeller var. Yapılması gerekenlerin başında AB’yle olan Gümrük Birliği Anlaşmasının yenilenmesi gerekmektedir. Tam üyelik sürecine kadar, Gümrük Birliği Anlaşmasında yer alan sanayi ve işlenmiş tarım ürünleri sektörlerine tarım ve hizmetler sektörleri de dahil edilmelidir. Ayrıca ürünlerimizi AB’ye rahatlıkla göndersek de iş insanları olarak vize sorunlarıyla karşılaşmaktayız.” Uluslararası lojistik sektörünün en önemli sorununun ise Avrupa ülkelerine geçiş kotaları olduğunu belirten Özdamar, bu kotaların kaldırılmasını talep etti. Türk ürünlerinin AB'ye ihracatında sınır geçişlerinde (özellikle Bulgaristan sınır kapılarında) karşılaşılan bekleme süreleri, laboratuvar analiz bekleme süreleri ve analiz ücretlerinin yüksekliği gibi sürekli karşılaşılan sorunlar bulunduğunu kaydeden Özdamar, bu sorunlar çözülürse Türk girişimcisinin ülke ekonomisine çok daha büyük katkı sunacağına işaret etti.

“AKARYAKIT SEKTÖRÜ KÜRESEL FİYAT DENGESİZLİĞİNE KARŞI KORUNMALI”

Üçüncü konunun AVM ve zincir marketlerin açılışını düzenleyen yönetmelik olduğunu bildiren Özdamar, “Küçük ve orta ölçekli perakende sektörün zincir marketlerle rekabet etme şanslarının olmadığını hepimiz biliyoruz. Bu nedenle tüm sektörlerin beklediği Alışveriş Merkezleri ve Zincir Marketlerin Açılış Kriterlerini Belirleyen Yönetmelik taslağının yasalaşmasını talep ediyoruz” diye konuştu. Mersin için önemli bir diğer sektör olarak akaryakıtı gösteren Özdamar, akaryakıt fiyatlarının küresel anlamda son 2 yıldır aşırı derecede yükseldiğini söyledi. Küresel anlamda bir fiyat dengesizliği bulunduğunun farkında olduklarını kaydeden Özdamar, “Akaryakıt satış istasyonları başta olmak üzere, tüm akaryakıt sektörünü bu küresel fiyat dengesizliğine karşı korumak için kar marjlarının belli bir yüzdeye endekslenmesini; öte yandan, akaryakıt sektöründeki kaliteyi ve adil rekabeti sağlamak adına ‘çürük elmaları’ temizlemek amacıyla doğru ve etkin denetimlerini artırılmasını talep ediyoruz” dedi. Özdamar bu taleplerin yerine gelmesi halinde Mersin’in ekonomik anlamda Türkiye’nin yeni İstanbul’u, Çukurova ve Doğu Akdeniz’in ise üretim anlamında Türkiye’nin yeni Marmara’sı olabileceğini vurguladı.

BOLAT: “İHRACATÇININ ÖNÜNÜ AÇMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ”

Bakanlık olarak ihracata büyük önem verdiklerini kaydeden Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, ihracatı geliştirmek adına 100’den fazla destekleri bulunduğunu hatırlattı. Bu desteklerle yılsonunda 120 milyar dolar hizmet, 255 – 260 milyar dolar arası mal ihracatı olmak üzere yaklaşık 380 milyar dolarlık ülkeye döviz kazandırmak istediklerini kaydeden Bolat, “Bizim işimiz ihracatçının işini kolaylaştırıp engelleri kaldırmak” dedi. Tüm dünyanın yüksek enflasyonla mücadele ettiğini, gelişmiş ülkelerin büyüme hızlarının yavaşladığını hatırlatan Bolat, bu nedenle 2023’ün ihracatçı açısından zor bir yıl olduğunu bildiklerini belirtti. “Buna rağmen ihracatçımız gayret gösteriyor. Biz de bakanlık olarak destek olmaya çalışıyoruz” diyen Bolat, şunları söyledi:  “2028 yılı mal ihracatı hedefimizi 400 milyar dolar, hizmet ihracatı hedefimizi ise 200 milyar dolar olarak belirledik. Bu hedefe ulaşmak için İhracat Genel Müdürlüğümüz İhracatçı Birliği temsilcileriyle yeni tanıtım ve destek programını hazırladı. Benzer bir çalışma hizmet ihracatı için de hazırlanacak. Yine bu hedef için Eximbank sermayesini Temmuz ayında yüzde 40 artırdık. İhracatçılar hemen başvurmaya başladı. Merkez Bankası reeskont kredisini günlük 300 milyon liradan 1.5 milyara çıkardı. Bundan sonra top ihracatçımızda. Ülkemize puanlar kazandıracak ihracat gollerinde.” Mersin’i ise Türkiye ihracatının gurur tablosu olarak nitelendiren Bakan Bolat, iş dünyasının önerilerini çok önemsediklerini, koordineli çalışmaya büyük önem verdiklerini söyledi. Bolat sözlerini, “İhracatçımıza kapımız her zaman açıktır. Gelin devletin verdiği imkanlardan daha çok faydalanın” diye tamamladı.