169 bin 972 kaplumbağa denize kavuştu

Ülkemizde deniz kaplumbağalarının yuva yaptığı 21 kumsal koruma altında bulunuyor. Köyceğiz-Dalyan, Fethiye-Göcek, Patara, Belek ve Göksu Deltası Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na bağlı Tabiat Varlıklarını Koruma (TVK) Genel Müdürlüğü'nün sorumluluk alındaki “Özel Çevre Koruma Bölgeleri”nde yer alıyor. Nesli tükenme tehdidi altında bulunan deniz kaplumbağalarını koruma ve popülasyonlarını artırma çalışmaları ülkemizde 1989 yılından bu yana devam ediyor.

GÖKSU DELTASI İKİ TÜRÜ BİRLİKTE AĞIRLIYOR

Dünya üzerinde yaşayan 8 tür deniz kaplumbağasından 2'si ülkemizde Akdeniz kıyılarındaki kumsallara yumurta bırakıyor. Akdeniz'in en büyük yuvalanma alanlarından biri olan Mersin Silifke'deki Göksu Deltası'nda ise Caretta Caretta ve Chelonia Mydas (yeşil deniz kaplumbağası) türleri aynı anda yuvalardan çıkıp denizle buluşuyor. Göksu Deltası aynı zamanda Türkiye'deki önemli Ramsar Alanları'ndan biri. Erişkin kaplumbağalar, mayıs-ağustos ayları arasında sahillerin tenhalaştığı gece saatlerinde kumsala gelip yuva kazıyor ve yumurtalarını bırakıyor. “Deniz Kaplumbağalarının Korunması ve İzlenmesi Projesi” kapsamında bu yuvalar kafeslenip koruma altına alınıyor. 1,5-2 ayı bulan kuluçka süreci tamamlanınca yavru çıkışları takip ediliyor.

BAKAN KURUM: "KORUDUK, GÜN GÜN TAKİP ETTİK"

Bakan Kurum sosyal medya hesabından, Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları içindeki Göksu Deltası'nda yer alan yuvalardan görüntüler paylaştı. Bakan Kurum, Caretta Caretta ve Chelonia Mydas kaplumbağalarının yuvalarından çıkış anlarının yer aldığı videoya “Koruduk, gün gün takip ettik, şimdi güvenle uğurluyoruz. Akdeniz'in minik sakinlerinin yaşam yolculuğu başladı” notunu ekledi. Bakanlığa bağlı TVK Genel Müdürlüğü'nün ÖÇK Bölgeleri Daire Başkanı Mustafa Uzun, bu yıl en yüksek yumurtlama ve yavru çıkışının yaşandığını anlattı: "5 Özel Çevre Koruma Bölgemizde bu yıl yaptığımız tespitlere göre 4 bin 888 adet yuva gerçekleşti. Bu yuvalardan da 2 Eylül tarihi itibarıyla 169 bin 972 deniz kaplumbağası denize kavuşmuş oldu. Bu sayı bizi çok sevindirdi. Çünkü son yıllarda gerçekleşen denize ulaşan en yüksek yavru sayısı olarak karşımıza çıkıyor. Burada önemli olan nokta şu; denize ulaşan 1000 yavrunun ortalama 4'ünün erginlik dönemine ulaşması ve yuvadan çıktıkları kumsallara üreme amacıyla geri dönebilmesi." ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü'nde görevli Dr. Mustafa Korkmaz da, "Bu proje ülkemizdeki en uzun süreçli koruma çalışmalarından biri. Türkiye'nin yüz akı projelerinden. Çünkü uzun soluklu, kesintisiz veri takibi yapılıyor. Bu hem bilim camiası için hem de ülkemiz için önemli bir çalışma” dedi. (İha)