Haber Merkezi
Yeni yılın ilk ayında sektörel bazda ihracat rakamlarını değerlendiren Uğur Ateş, “Türkiye kimyevi maddeler ve mamulleri ihracatı ocak ayında, geçen yılın eş değer dönemine göre yüzde 10,6 oranında artarak, 1 milyar 700 milyon dolar olarak gerçekleşti. Birliğimiz de bu dönemde 454,5 milyon dolarlık dış satım performansı sergiledi” dedi. Ocak ayı ihracatını ülkelere göre ele alan Ateş, Hollanda, İsviçre ve Güney Afrika Cumhuriyeti yapılan dış satımın rekor düzeyde arttığına dikkat çekti. Ateş “Yüzde 9 bin 437 artış sağladığımız Hollanda, 82,26 milyon dolar ile ocak ayında en çok ihracat yaptığımız ülke oldu. Bu ülkeyi 43,24 milyon dolar ile İtalya, 31,45 milyon dolar ile Mısır izledi. Ocak ayında en fazla ihracat artışı kaydettiğimiz ülke ise yüzde 23 bin 671 oran ve 15,18 milyon dolar değer ile İsviçre oldu. Yüzde 8 binlik artış yakaladığımız Güney Afrika Cumhuriyeti’ne de 23,2 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik” diye konuştu.
İHRACATIMIZDA EN FAZLA ARTIŞ TIBBİ ALET VE CİHAZLARDA
Ocak ayı ihracatını ürün gruplarına yorumlayan Ateş, en fazla mineral yakıtlar ve mineral yağlar ihraç ettiklerini bildirdi. Ateş, “Akdeniz Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçılar Birliği olarak 2020’nin ilk ayında en çok ihracat yaptığımız ürünlerin başında 338 milyon dolar ile mineral yakıtlar ve mineral yağlar yer aldı. Bunu 33 milyon dolar ile plastikler ve mamulleri, 23,6 milyon dolar ile anorganik kimyasallar izledi. Ocak ayında en fazla ihracatı yapılan ürünlere baktığımızda yüzde 98 artışla tıbbi alet ve cihazlar, yüzde 82 artışla muhtelif kimyasal maddeler, yüzde 53 artışla sabun ve yıkama müstahzarları oldu” şeklinde konuştu. Ateş, Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) bölgesinde bulunan Adana’nın 25,5 milyon dolar ile 7’nci, Mersin’in 12,3 milyon dolar ile 9’uncu, Hatay’ın 11,8 milyon dolar ile 10’uncu, Kayseri’nin 8,4 milyon dolar ile 13’üncü sırada yer aldığını bildirdi. Uğur Ateş, tüm dünyanın korkulu rüyası haline gelen yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) Çin ekonomisinin yanında, küresel ticarete ve Türkiye ekonomisine ciddi yansımaları olacağını aktardı. Ateş, “Salgın nedeniyle Çin’in üretim ve satış süreçlerinde yaşanan sıkıntılar alternatif tedarikçilerden biri haline gelen Türkiye’de ek üretim ve ihracat kapasitesi yarattı. Salgının ilk etkisini gördüğümüz sektörlerin başında kimya sektörü var. Koruyucu maske ve temizlik ürünlerinde yüzde 30-40 düzeyinde talep artışlarının olduğunu gözlemliyoruz. Endüstriyel hijyen ve kişisel bakım hijyeni kimyasalları üreten firmalarımızın tam kapasite çalıştığı haberlerini alıyoruz. Koronavirüs salgınından dolayı Çin’deki üretimin 120 güne kadar gecikebileceği öngörülüyor. Ortaya çıkan bu durum tedarikte bir boşluk yaratacaktır. Çin’in üretimde geçici olarak devreden çıkmasıyla ülkemiz kimyevi ürünlerin ihracatında daha güçlü bir ivme yakalayabilir” değerlendirmesini yaptı.
PETROKİMYA TESİSLERİNİN TEMELLERİ ATILIYOR
Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi’nde, etkisi Orta Doğu’da da hissedilecek tek potansiyel metropol bölge olarak Çukurova’nın belirlendiğini anımsatan Ateş, planlamaları tamamlanan büyük ölçekli petrokimya ve rafineri tesislerinin temellerinin 2020 yılı içinde atılacağına dair mülki idarecilerin açıklamalarını da memnuniyetle karşıladıklarını dile getirdi. Dev tesislerin faaliyete geçmesiyle Türk kimya sektörünün rekabetçi şekilde dış ticaret dengesini ülke lehine geliştireceğini vurgulayan Ateş, buna bağlı olarak yakın gelecekte AKMİB’in küresel pazarlardaki etkinliğinin de artacağını sözlerine ekledi.