Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2021 yılı Mart ayı toplantısının birinci birleşimi, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapıldı. Meclis’te idareden gelen 18, komisyonlardan gelen 2 olmak üzere toplam 20 madde görüşüldü. Meclis’te görüşülen önemli konuları kısa çalışma ödeneği, metro ihalesi ve Mersin Limanı’nın genişletilmesi oluşturdu. Mezitli ilçesi Davultepe Mahallesi’nde kurulması planlanan Küçük Sanayi Sitesi’ne karşı çıkan arazi sahipleri, Meclis toplantısı öncesinde Başkan Seçer’i Kongre ve Sergi Sarayı girişinde karşıladı. Başkan Seçer, Davultepe sakinlerine, “Merhabalar. Hoş geldiniz. O iş bende. Orada bir sorun yok. Hatta oraya da geleceğim, dedim. Daha önce gelecektim ayarlamayı kendileri yapamadı muhtarlar. Şimdi bir ayarlama yapıp geleceğim. Sizler üretiminizi yapın” dedi.
BAŞKAN SEÇER, KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞI ELEŞTIRILERINE YANIT VERDI
Kısa çalışma ödeneği konusunda meclis üyelerinden gelen eleştirilere yanıt veren Seçer, “Bu konuda benim bir malumat vermemi gerektiren ne bir yetkim var, ne de bir durum var. Yasalar açık. Kanun koyucu ben değilim. Kısa çalışma ödeneğini icat eden ben değilim. Kararnameyi çıkartan ben değilim. Orada açık açık nasıl bir uygulama yapacağım yazıyor” dedi. Seçer, kısa çalışma ödeneğinde siyasi hareket edildiği iddialarına ise şu yanıtı verdi: “Bizim herhangi bir siyasi ayrım yaptığımıza dair bir belgeniz var mı? Yoksa kafadan mı konuşuyorsunuz? Biliyorsunuz Çalışma Bakanlığı'ndan bize müfettiş geldi. Bu müfettişleri gönderen, televizyon ekranlarından ‘gidip bakanlarla görüştük, müfettiş gönderilecek’ diyen sizin milletvekilleriniz. O müfettişlerimizin raporunu alırım, çerçeveletirsin, duvarına asarsın. Diyor ki; bu bir şikâyet konusu. Biz yaptık diyor incelememizi. Kurumda, belediyede çalışanların yer değiştirilmesi, işten çıkarılması vesaire, herhangi bir konuda ırki, mezhebi, siyasi bir ayrımcılığa rastlanmamıştır diyen şu anda Bakanlığın müfettişleri. Bu çok yeni bir rapor. Yani siz burada ezbere konuşuyorsunuz. Birileri geliyor sizi politik olarak tahrik ediyor ve çıkıyorsunuz buraya, yani düşünmeden, bu söz nereye gider, Başkan’ı ne ile suçluyoruz, idareyi ne ile suçluyoruz ya da kamuoyunda bizi izleyenler bundan nasıl etkilenecek diye düşünmeden konuşuyorsunuz. Ben bunu söylemek istiyorum. Hepimiz yasal çerçevede görev yapıyoruz. Siz burada Meclis üyeliğini kafanıza göre yapamazsınız. Ben Başkanlığı kafama göre yapamam. Öyle ağzımıza geleni konuşamayız, suçlayamayız. Ben bundan bahsediyorum.”
“METRO PROJESI EMIN ADIMLARLA GIDIYOR”
18 Şubat’ta ikinci aşaması yapılan ve yasal süreci devam eden metro ihalesiyle ilgili sürecin devam ettiğini belirten Seçer, “Yani süreç devam ettiği için detaylı bilgi veremiyorum ama bu projenin gerçekleşmemesi için dua edenler, bu projenin gerçekleşmemesi için lobi faaliyetlerinde bulunanlar, ne yaparlarsa yapsınlar, bu proje emin adımlarla gidiyor, mantık çerçevesinde gidiyor. Ben yaptığım işi biliyorum. Makul olan fiyat olmadığı sürece de sadece metro değil, bir başka yatırım her ne olursa olsun, ihaleyi gözüm kapalı verecek kadar, yani siyasi karar alacak kadar bu memlekete kasteden bir siyasetçi değilim. Aklı başında rasyonel kadrolara sahibiz. Çok şükür bu birikime de sahibiz. Yalnız şu anda süreç devam ediyor. Siz de göreceksiniz önümüzdeki günlerde. Yasal olarak açıklamada imtina ettiğim bazı bilgiler var. Açıklamamda bir mahsur olmadığı zaman bunu zaten kamuoyu ile paylaşacağım ama ezcümle şu anda bizim gerçekleştirdiğimiz metro ihalesi devam ediyor. Kanuni çerçevede devam ediyor” diye konuştu.
“GELECEK TOPLANTIDA LIMANIN GENIŞLEMESINI BURADA BIR MECLIS KARARINA BAĞLAYALIM”
Limanın genişlemesi konusunda da değerlendirmede bulunan Seçer, meclis üyelerine “Siz de hazırlığınızı yapın, lütfen! Bundan sonraki toplantı muhtemelen Pazartesi günü olacak. Hazırlığınızı yapın. Ben de bir teklifle geleceğim. Liman konusunda herkes söyleyeceğini söylesin, netleştirelim. Meclis bunu istiyor mu, istemiyor mu, bu işi hiç eğmeye bükmeye gerek yok. Geçtiğimiz dönem meclisi bu kararı almış. Burada yapılacak olan liman genişlemesi ile ilgili imar düzenlemesi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na olumsuz görüş bildirerek zaten tavrını ortaya koymuş. ‘Bunu yapmayın’ demiş. Biz de dönemin meclisi olarak, net bir şekilde herkes kararını versin. Gelecek toplantıda bunu burada bir meclis kararına bağlayalım. Tarihe not düşmek açısından doğru bir şey yapılırsa eğer, o doğrultuda karar veren meclis üyelerimiz varsa hiç olmazsa tarihe bir not düşmüş olsun” diye seslendi.
“ÇATI KAVŞAĞI DEDIĞIMIZ BÖLGEDE YER TESPITI YAPILDI, BIR ÜST GEÇIT YAPILACAK”
87 gün gibi kısa sürede başarılı bir şekilde yapımı tamamlanıp trafiğe açılan Sevgi Katlı Kavşağı’na yönelik yapılan önerilere de açıklama getiren Seçer, şu ifadeleri kullandı: “Yayaların bazı talepleri var orayla ilgili. Çatı kavşağı dediğimiz bölgede yer tespiti yapıldı. Mülkiyet çünkü sorun oluyor. En kısa mesafeye denk gelen bir yerde, bir üst geçit yapılacak. Bir de çatı kavşağına denk gelen yerde araçların mesafe alarak tekrar geldiği istikamete dönmesi şikayeti var. Yine orada bir çalışma yapılacak ve karşı bölgede de yapılacak. Şimdi projeyi uygulamaya koyuyorsunuz, proje bittikten sonra uygulamada bazı eksikler görüyorsunuz. Bunlar çok maliyet getirmiyor, külfet getirmiyor. Orada da arkadaşlarımız eksik kalan ya da olsaydı iyi olur dediğimiz konular üzerinde çalışıyorlar. Şu dediğinize katılıyorum. Göçmen Kavşağı bölgesinde yeni yapacağımız köprülü kavşak ile ilgili de buradan bazı dersler çıkartarak, o projeyi ona göre uygulayacağız. Yani burada gördüğümüz eksiklikleri orada tekrarı yapmamak adına o projeyi de ona göre çalışıyoruz.”
“HER YIL 400’ÜN ÜZERINDE KADINIMIZIN CINAYETE KURBAN GITTIĞINI GÖRÜYORUZ”
Meclis’te de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayan Seçer, kadın cinayetleri ve kadına şiddetin önlenmesi için mantaliteyi değiştirecek uygulamalar yapılması gerektiğini söyledi. Seçer, şöyle devam etti: “Çok yakın tarihte Samsun’da gerçekleşen, kamuoyunda da yer alan olay çok vahim bir hadisedir. Çok üzüntüyle gözlemlediğimiz bu tip hadiseler maalesef hala meydana geliyor. Son 2 yılın bilançosuna baktığımız zaman her yıl 400’ün üzerinde kadınımızın cinayete kurban gittiğini görüyoruz. 2021 yılının başından bu yana aşağı yukarı her gün bir kadın cinayeti ya da kadına yönelik şiddetle karşı karşıya kaldığımızı görüyoruz. Umut ediyorum bundan sonraki süreçte hem merkezi yönetim hem TBMM hem yerel meclisler, yerel yönetimlerin yapacağı katkılarla, yasal düzenlemelerle ama asıl olan mantaliteyi değiştirecek bazı uygulamalarla; eğitimden farkındalık yaratan etkinliklere kadar birçok konuda hep beraber el birliği ile Türkiye’nin en büyük sorun alanlarından biri olan kadın, kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri, kadınların çalışma hayatında olması, kadınların karar alma mekanizmalarında olması gibi birçok sorun alanını ortadan kaldırırız diye düşünüyorum.” Meclis üyelerinin kadın cinayetleri konusundaki dilek, temenni ve tespitlerinin benzer olduğunu ifade eden Seçer, “Zaman zaman nüanslar olabilir. Bundan doğal bir şey olamaz. Her aşamasında yani yasa koyucudan yasa uygulayıcıya, sivil topluma kadar bütün birimler ya da görev alanları, sorumluluklarını yerine getirirse umut ediyorum kısa bir zaman dilimi içerisinde bu sorunların üstesinden geliriz. Daha önceki bir birleşimde kadına yönelik şiddetle ilgili Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin ve Baro’nun işbirliği yapması konusu, burada Cumhuriyet Halk Partisi, Halkların Demokratik Partisi ve İYİ Parti ve Bağımsız Meclis Üyemizin olumlu oyuna karşın Cumhur İttifakı’nın olumsuz oyuyla reddedilmişti. Bunu da bir hatırlatma olarak sunmak istedim” diye konuştu.
“ORTADA KOCAMAN BIR RESIM VARKEN, GELIP RESMIN KÜÇÜK BIR AYRINTISINA TAKILIP KALMAYIN”
Kadın üreticilerin talebi üzerine Büyükşehir Belediyesi’nin desteği ile 8 Mart’a özel açılan kadın üretici stantlarına ilişkin yapılan pandemi eleştirisine yanıt veren Başkan Seçer, şunları söyledi: “Pandemi devam ediyor. Ciddiyetle ilk günkü gibi sürdürülmesi gerekiyor. Buna katılıyoruz. Dünkü kadınlar günü münasebetiyle Özgecan Aslan Meydanı’nda tertip edilen üretici kadın pazarından herhalde örnek yaptınız. Yine daha önce konserleri belediyemizin tertip ettiğinden. Şimdi, ‘Balık, baştan kokar’. Vatandaş tepkili ama vatandaş siyasi partilerin yaptığı kongrelerden de tepkili. Belediyenin yaptığı bir yanlış olabilir. Buna bir lafımız yok. Bir yanlış varsa düzeltilir, eksik varsa tamamlanır ama şimdi ortada koca bir resim varken, gelip resmin küçük bir ayrıntısına takılıp kalmayın. Bu siyaseten de doğru bir şey değil. Daha dikkatli olalım! Daha itinalı olalım! Vatandaşların da bizden talepleri oluyor, zorluyorlar. Biz de kendilerini ikna etmeye çalışıyoruz ama mesela bu son örnekte; Kadın Daire Başkanımız böyle bir talep geldiğini ve bu talep sadece ‘Biz böyle bir şey yapıyoruz, hadi bize müracaat edin. Size stant verelim’ değil. Mut’tan Tarsus’a kadar kadın üreticiler siz söylediniz ekonomik sıkıntı yaşıyor. Ürünlerini pazarlamak istiyor. Bakın orada tedbirler alınıyor. Pandemi dedik, şu dedik. Onlar da misal az önce benim verdiğim örneği verdi: ‘Siz bunu gerekçe gösteriyorsunuz, öbür taraftan partilerin televizyon ekranlarında hıncahınç dolu salonlarda kongre yaptığını görüyoruz’ deyince biz de söyleyecek bir laf bulamıyoruz. Bunun cevabını verin, bir daha geldiği zaman vatandaş ben de bunun cevabını vereyim.”
“DAVULTEPE’DEKI ITIRAZLARA KAYITSIZ KALMAM BEKLENEMEZ”
Başkan Seçer, Davultepe’de yapılması istenen Küçük Sanayi Sitesi ve yeni gündem konusu olan Yenişehir İlçesi Çiftlik Mahallesi’ndeki Küçük Sanayi Sitesi ve Toptan Ticaret Alanı olarak ayrılan yer hakkında açıklamalarda bulunarak, “Davultepe konusu şu aşamada bir anlamda kapanmıştır. Bir karar alınmıştır, o günkü koşullarda. Bu karar alıcılar bugün hala görevde olan ilin valisinden en alt belediye başkanına, ilgili STK’lara, odalara, yetkililere her kim ise oturulmuş bir yer tespiti yapılmış. Büyükşehir’i buradan azade tutmuyoruz. Şimdi orada acele kamulaştırma kararı verildi. Bu kararı da Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi aldı. Ancak bu şartlar altında bizim orada kamulaştırma yapmamız mümkün değildir. Şu durumda mevcut karar verilen 33 hektarlık Davultepe bölgesinde Küçük Sanayi yatırımına Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak bu benim kendi görüşümdür, yol vermemiz mümkün değildir. Çünkü ortada bir itiraz vardır. Orada tarımsal faaliyet gösteren üreticilerin bir itirazı vardır. Kamuoyunun bir tepkisi vardır. Buna kayıtsız kalmam beklenemez. Ben de olması gerekeni, doğal olanı yapacağım ama bu demek değildir ki Mersin’in ya da Mezitli’nin Küçük Sanayi Sitesi’ne ihtiyacı yok, elbette var” dedi.
“TARIMA UYGUN OLMAYAN YENI ALAN ARAYIŞLARINA GIRMEMIZ GEREKIYOR”
Küçük Sanayi Sitesi için tarım dışında kullanılabilecek alan arayışlarının devam edeceğini söyleyen Seçer, şunları söyledi: “Öncelikli olarak tarım dışında kullanılabilecek yani tarıma uygun olmayan Hazine arazisi, Maliye arazileri başta olmak üzere yeni alan arayışlarına girmemiz gerekiyor. Bunun yanında yeni bir tartışma; Mezitli’de Küçük Sanayi Sitesi alanı yaratalım derken, bir başka alana geçelim derken şimdi bu da çok önemli. Zaten sıkıntılar kentlerin kentlerdeki otoritelerden azade merkezi bir anlayışla yönetilme arzusu. Yani şunu söylüyorum; kentin yerel yöneticinin bilgisi, görüşü olmadan bakanlıkların bir konu hakkında resen karar alma yetkisi. Yenişehir İlçesi Çiftlik Mahallesi 683 parselde TOKİ tarafından Küçük Sanayi Sitesi ve toplu iş yeri yapılmasına ilişkin karar var. Kim alıyor bu kararı? Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. Büyükşehir’in haberi var mı? Yok. Görüş alınmış mı? Yok. Burası 262 dönüm. Maliye hazinesi olup TOKİ’ye tahsis edilmiş. 2021 yılında bu alanı, burası Kentsel Servis Alanı, Kamu Hizmet Alanı. Hatta 1/1000’likte de daha önce burası çöp toplama alanı olarak ayrılmış zaten. Şimdi burası alınmış, burası Hazine arazisi. 1/5000’lik de, 1/1000’lik de imar planlarında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı değişiklik yapıyor. Diyor ki; bunun yarısını ben Küçük Sanayi yapacağım, yarısını da Toptan Ticaret Alanı olarak ayıracağım. Yaklaşık olarak 99 dönüm Toptan Ticaret Alanı, 102 dönüm Küçük Sanayi Sitesi alanı. Kalan alanlar çarşı, cami, park, akaryakıt, sosyal donatı alanları olarak planlanmış. Bu resen yapılmış ve Büyükşehir Belediyesi’nin görüşüne başvurmadan almış.”
"ARSA SAHİPLERİYLE GÖRÜŞÜLMELİ"
Yenişehir ilçesi Çiftlik Mahallesi’ndeki söz konusu alanla ilgili karara Davultepe’de olduğu gibi bir itiraz söz konusu olduğunu kaydeden Başkan Seçer, arsa sahiplerinin konuyu ilgilileriyle görüşmesi gerektiğini söyledi. Seçer, “Arkadaşlar merkezi yönetimi temsil eden Valiliğe ya da Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nde bu konuda bir görüşleri, itirazları varsa oraya bildirecekler. Bizimle alakası yok. Biz bu kararı almadık. Resen Bakanlık aldı. Bu vesileyle de duyurmuş olayım. Kentin bir alana ihtiyacı var. Küçük Sanayi Sitesi yapılacak alanlara ya da ticaret merkezleri, toptan ticaret merkezleri, galericiler çarşısı, matbaacılar, hurdacılar, otomobil tamircileri vesaire birçok işkolunun bu şekilde talepleri var. Alanlara ihtiyacı var. Ancak Toroslar Belediye Başkanımız da burada, daha önce bir yer önermiştik. Çok ilginç bir açıklama geldi önceki dönemin belediye başkanından. Burası diyor Küçük Sanayi Alanı olarak ayrılacaktı, bunun çalışmaları yapıldı. Önümde de 2008’den bu yana serencamı var. Hangi yıl ne olmuş? Nasıl değişmiş? Vakit kaybetmeyelim isterseniz. Sonuç itibariyle 2017 yılında revize edilen 1/100.000 ölçekli Mersin-Adana Çevre Düzeni Planı’nda bölgenin tamamı kentsel çalışma alanları ve tarım alanları dahil yerleşim alanı olarak planlanmış. 2017’den önce bir kısmı oranın otobana paralel bir alanı batı tarafı zaten Küçük Sanayiymiş. Daha sonra tarım görüşü alınmış, bir daha konut olsun diye alınmış ama önceki dönem belediye başkanı diyor ki, bu bir lobi faaliyetinin sonucudur. Bu önemlidir. Orada arazi kapatılmıştır ve böyle bir değişiklik yapılmıştır. Kendisinin beyanatı açıktır. Tabi burada benim açımdan, dönemin belediye başkanı olarak söylemem gereken tabii ki sözler vardır. Önemli olan bunların o dönemde söylenmesi. O dönemde açıklığa kavuşması. Şimdi değil. Benim için bir kıymeti harbiyesi yok. O dönemde kentin belediye başkanı olarak eğer böyle bir durum var ise yani bugün iddia ettiği gibi o tarihlerde Cumhur İttifakı’nın belediye başkanıdır dönemin belediye başkanı. Şimdi öyle bir gelenek oldu ki her şey siyasileştiriliyor. İşimize geldi mi kendi işimize geldiği gibi değerlendirme yapıyoruz, işimize gelmedi mi biz bilmiyoruz, bizim haberimiz yok. Ya sen o dönemde bugün karşı olduğun ittifakın belediye başkanısın. Ya da tam tersi. Karşı olduğunuz belediye başkanı o dönemde sizin şu anki ittifakınızın belediye başkanı. Şimdi ona mı inanacağız? Size mi inanacağız? Şimdi böyle de bir tartışma söz konusu. Davultepe olayında olduğu gibi tekrar altını çiziyorum. Olay mecrasından çıktı. Mezitli Belediye Başkanı, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı; günahkarlar belli. Diğer aktörler eğer günah varsa ki biz günah işlediğimizi düşünmüyoruz. Biz de bir sorunu çözme gayreti içerisindeyiz. Toroslar’daki teklifimi yineliyorum Sayın Başkan. Küçük Sanayi’ye ihtiyaç varsa siz de az önce liman konusundaki fikirlerinizi beyan ederken gayet güzel söylediniz; bu memlekete iş, aş lazım. Rant lazım değil. Yani rant için arsa kapatanları memnun etmek için konut yeri işaretlenmişse, dönemin Belediye Başkanı’na söylüyorum. Bunu ben bilmiyorum o dönemde ben yoktum. Eğer böyle bir şey varsa zaten bir yanlış yapılmış orada. Bunu gerisin geri düzeltmek gerektiğini düşünüyorum.”