CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, Mecliste düzenlediği basın toplantısında ekonomik önlem alınmadan alınan 17 günlük kapanma kararını eleştirdi. Vatandaşların sağlığı için gereken her önlemin alınması gerektiğinin altını çizen CHP’li Antmen, “Elbette tam kapanmaya gidelim ama vatandaş evde ne yiyecek, kirayı nasıl ödeyecek, elektrik ve su faturalarını nasıl yatıracak? Şu anda halkın büyük kısmı açlığa mahkum edilmiş durumdadır. Yani iktidar diyor ki ‘Evinize gidin ve orada ölün!’ Bu şekilde alınan bir kapanma kararının özeti budur. Müzisyenlerimiz tam 1 yıldır iş yapamıyor. Onlara herhangi bir destek de sağlanmıyor. Alay eder gibi bir de video gönderenlere 1000 lira vereceğiz diyen iktidar ve tuzu kuru yandaşları halkın halinden anlamıyor. Yani değerli basın mensupları; vatandaş aç ama tok açın halinden anlamıyor. Sanatçılar önce enstrümanlarını sattı; şimdi o da yok. Her gün bir müzisyenin intihar haberini alıyoruz. Durumun vahametine bakar mısınız?  Ekonomik önlem alınmadan tam kapanma kararı alınmasından sarayda yaşayan memnun, Beşli çete memnun, kendi bakanlığına dezenfektan satanlar memnun, iktidara yakın 20 küsur yaşındaki milyonluk Audi'li pudra şekercileri de memnun" ifadelerini kullandı.

VAKA VE ÖLÜMLERİN SORUMLUSU İKTİDAR

Kapanma kararının vaka ve ölüm sayılarının hızla artması nedeniyle alındığını kaydeden Antmen, "Her gün adeta 1 uçak dolusu insan virüs nedeniyle can veriyor. Her gün bir Soma faciası yaşanıyor. Bunun sorumlusu halk değil, lebalep kongre yapanlar ve Covid 19 virüsünü siyasi şov uğruna yayanlardır. Almanya 1 trilyon Avro, Kanada 700 milyar dolar ve Fransa 450 milyar dolar halkına kapanma esnasında destek verirken Türkiye Cumhurbaşkanı vatandaşından para istedi. Halkını düşünen sarayda oturmaz, lüks uçakta gezmez. İtibar vatandaşın tok olduğu yerde olur, sarayda ejder meyveli smooti içerek sağlanmaz. Devletten 3 hatta 5 maaş birden alınmaz. Sokakta seyyar satıcılıkla geçinmeye çalışan vatandaşlarımız ne yapacak bu 17 gün boyunca? Bir gelirleri, sigortaları yok. Bu insanlarımızı kuru ekmeğe muhtaç ettiler. Günlük temizliğe giden ve bu yolla ailesine bakan kadınlarımız var. Bu vatandaşlarımız ne yapacak? Ne yiyecek ne içecek? İktidardan ses yok.  Ya kafe bar çalışanları? Baktıkları aileleri ile beraber sayıları milyonları bulan bu insanlarımız yine eve hapsediliyor. Bu milyonlarca insan nasıl geçinecek? Saraydakiler bunu düşünüyor mu? Akıllarına dahi gelmiyor" şeklinde konuştu. 

ALKOL SATIŞ YASAĞI KARANLIK BİR MÜDAHALEDİR

Alkol satışına yasak getirilmesine de tepki gösteren Antmen, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Bir de bu 17 günlük kapanma kararında alkol satışı yasakları başladı. Bunun virüsle ne alakası var? Hınca hınç dolu salonlarda, binlerce kişilik tarikat şeyhi cenaze törenlerinde bulaşmayan virüs alkol alırken mi bulaşıyor? Alkol satış yasağı salgın fırsatçılığıdır, on binlerce kişinin ekmeği ile oynamaktır ve gizli ajandalarındaki gerici sistemin provasıdır. Bu karar kişisel hak ve özgürlüklere karanlık bir müdahaledir. Vatandaşın yaşam tarzına açık bir müdahaledir. Yani konu alkol değil; yaşam tarzına müdahaledir ve Anayasa'ya aykırıdır. Derhal geri çekilmelidir. Bu iktidar bu halkın 128 milyar dolarını yok etti. Bu paranın nerede olduğunu az çok herkes tahmin ediyor. Tabi halkta olmadığı kesin; durum ortada. Bu para eğer yandaşlara aktarılmasaydı; pandemide kullanılsaydı ne olurdu, neler yapılabilirdi biliyor musunuz? 128 Milyarı her bir vatandaşımıza böldüğünüzde 1500 dolar yapıyor. Bakın her 1 vatandaşımız 1500 dolar alabilirdi. Bir aileyi ortalama 4 kişi olarak hesaplarsak her aileye; bakın her aileye 6000 dolar para verilebilirdi. Bu da yaklaşık 55 bin Türk Lirası demek. Yani 128 Milyar Dolarla Türkiye’de yaşayan her aileye 55 bin lira verilebilirdi. Ve salgında halkımız evinde huzur ve sağlıkla kapanarak bu salgını atlatır ve bu kadar ölüm yaşanmazdı."