Ekim 2020’de Mersin Limanı’na Brezilya’dan gelen gemide 220 kilo kokain yakalandı. 5 Mayıs 2021’de de Ekvador’un Puerto Bolivar Limanı’ndan yola çıkan 616 paket kokain Panama’nın PSA Limanı’nda yakalandı. Yükün ulaşacağı adres Mersin Limanı’ydı. 17 Mayıs’ta Mersin polisi Suriye açıklarında 1.5 ton esrar yakaladı. Daha sonra Mersin Limanında Haziran ayında 10 günde toplamda 1 ton 763 kilo kokain ele geçirildi. Son olarak Mersin Limanı'ndan İskenderun Limanı'na gelen yabancı uyruklu bir kargo gemisinde 176 kiloluk kokain yakalandı. Konuyla ilgili konuşan Demokrasi ve Atılım Partisi'nin Mersinli Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Babaoğlan, "Dünyanın dört bir yanından gemiler Mersin Limanına uğruyor. Ancak son zamanlarda Mersin Limanı ticaretle değil, kokainle anılır hale geldi. Google'a 'Mersin Limanı' yazdığınızda karşınıza direk 'Mersin Limanı muz ve kokain' haberleri çıkıyor. Aslında bu hem Türkiye'nin hem de Mersin limanının adını kirletiyor" dedi.
MERSİN LİMANI KOKAİNLE ANILIR HALE GELDİ
Mersin Serbest Bölgesi'nde denetimlerin arttırılması gerektiğini ifade eden Babaoğlan, "Zehir tacirleri Serbest Bölgedeki boşluktan faydalanıp uyuşturucuyu Mersin'e sokuyorlar. Serbest Bölgeye gelen ithal mallar çoğu zaman kapalı kutular içinde geliyor. Çok yakın bir zamana kadar serbest bölgede X Ray cihazının bile olmadığı bilgisini aldık. X ray cihazına yakalanmayan mallar kapalı kutuda olduğu için ihbar da olmazsa serbest bölgeye geçiş yapıyor ve buradan da tırlara yüklenip Ortadoğu ülkelerine gönderiliyor. Yani serbest bölgenin gümrük sahası dışında olmasının ve yoğun bir ticaret hacmine sahip bir de liman bulunması nedeniyle Mersin Limanı, zehir tacirlerinin rotasında. Artık kokain Avrupa'ya Türkiye yani Mersin üzerinden dağıtılmak isteniyor. Bunun için muz ticareti, uluslararası limanlar ve yerel şirketler kullanılıyor. Bazı durumlarda şirketlerin ve limanların gönderilen narkotik maddeden haberi de olmayabiliyor. Bu, soruşturmanın sonunda ortaya çıkacak. Burada devletin güvenlik güçlerine büyük iş düşüyor. Bu işin üzerine mutlaka gitmeliler. Kokainin üretim merkezi olan Güney Amerika ülkelerinden Mersin Limanına yılda yüzlerce gemi girip çıkıyor. Mersin'e muz getiren firma sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Ticaret Bakanlığı bu firmalardan başkasına yeni muz ticaret ruhsat izni vermiyor. Bu firmalar hala tekel gibi çalışıyor. En ufak bir durumda ruhsat iptal eden bakanlık, bu firmalardan birini et kaçakçılığından yakalamasına ve 20'ye yakın olayda konteynerlerinden kokain çıkmasına rağmen serbest bölgede çalışmaya devam etmesine göz yumuyor. Dolayısıyla paravan olarak kullanılan yerli firmalar belli. Tüm bağlantılar açığa çıkartılmalı" dedi.
"EKVATOR'DAN MUZ İTHALATI DURDURULMALI"
Mersin'i muz ticareti üzerinden Kolombiya'nın Medellin kenti gibi uyuşturucunun merkezi haline getirmeye çalışanlar olduğunu vurgulayan Babaoğlan, "Buna göz yumulmamalı.Her sene mutlaka 'Güney Amerika'dan Mersin'e gelen muz gemilerinin içinden kokain yakalandı' haberlerini görürüz. Özellikle ama özellikle Gümrük Muhafazanın ve narkotiğin Güney Amerika ülkelerinden gelen gemilere çok dikkat etmesi lazım. Ekvador, dünyanın en büyük muz ihracatçısı ülke konumunda. Türkiye de Ekvador'dan muz ithal eden ülkelerden biri. Türkiye 2019'da bütün dünyadan yaptığı muz ithalatının yüzde 95'ini Ekvador'dan yapıyor. Mersin Limanı muz ithalatında büyük öneme sahip çünkü muz ithalatcısı büyük firmalar Mersin Serbest Bölgede faaliyet gösteriyor. Muz ticaretinin merkezi Mersin. Hem yerli muz üretiminin hem de ithal muzun merkezi. Yerli muz Mersin'in Erdemli, Silifke, Aydıncık, Bozyazı ve Anamur ilçelerinde üretiliyor. Aslında yerli muz üreticisi de ithal muz gemilerinin gelmesinden dertli. Bunun ilgili defalarca açıklama yaptılar; 'Tüketimin yüzde 90'ını zaten biz karşılıyoruz ithal muza gerek yok' diye. Mersinli üreticinin sesine kulak verilip muz ithalatının durdurulması lazım" diye konuştu.