Özdemir, 'Dünya Bakliyat Günü' dolayısıyla yaptığı açıklamada, 2016 yılının Birleşmiş Milletler tarafından 'Uluslararası Bakliyat Yılı' olarak ilan edildiğini, takip eden süreçte ise her yılın 10 Şubat tarihinin, 'Dünya Bakliyat Günü' olarak belirlendiğini hatırlattı. Bu süreçte bakliyatın faydalarına yönelik olumlu gelişmeler yaşandığını söyleyen Özdemir, bundan sonraki aşamada da oluşan bu farkındalığın artarak devam etmesini sağlamak gerektiğine dikkat çekti.
SAĞLIK İÇİN BAKLİYAT
Bakliyatın, et ve et ürünleri ile eşdeğer protein seviyesine sahip olduğunu vurgulayan Özdemir, "Demir, potasyum ve lif açısından oldukça zengindir. Kolestrol ve gluten içermez. Glisemik indeks değeri ve yağ oranı düşük, anti alerjik gıdalardır. Bu özellikleri ile bakliyat obezite, kalp ve damar rahatsızlıkları, diyabet, böbrek yetmezliği ve kanser gibi çağımızın yaygın hastalıkları ile mücadelede uzmanlar tarafından sıkça önerilmektedir. Ayrıca virüslerin çoğalmasını önleyen antiviral ve bağışıklık sistemini güçlendiren prebiyotik özellikleri sayesinde son iki yıldır yaşamakta olduğumuz pandemi sürecinde oldukça etkin gıdalardır" ifadelerini kullandı.
ÜRETİCİ VE ÇEVRE İÇİN BAKLİYAT
Açıklamasında, kuru baklagillerin birçok ürüne kıyasla daha az su ve gübreye ihtiyaç duyduğunu belirten Özdemir, "Bunun kaynağı ise kuru baklagillerin büyüme döneminde toprağa azot takviyesi yapıyor olmasıdır. Bu şekilde toprağın ömrü uzamakta ve verimi artmaktadır. Dolayısıyla aynı topraktan sürekli olarak ve yüksek verimde ürün alınmasını sağlar. Ayrıca kuru baklagiller zengin gen çeşitliliği ile içerisinden geçmekte olduğumuz iklim değişikliği sürecinde birçok iklime ve toprağa uygun türlere sahiptir. Böylece hem üretici için faydalıdır hem de çevre dostu ürünlerdir" diye konuştu.
GELECEĞİN GIDASI
Bakliyatın, tarım ve gıda sektörü açısından geleceğin gıdası olma konumunda olduğunu ifade eden Özdemir, şöyle devam etti; "Her yıl giderek daha da kıymetlenen bir ürün grubudur. Bu bağlamda bakliyat üretimi ve başta genç nesillerimiz olmak üzere tüketiminin artırılması öncelikli hedefimiz olmalıdır. Bu hedefe ulaşılması amacıyla '10 Şubat Dünya Bakliyat Günü’nün, politikalarımızın yeniden gözden geçirilmesi için bir fırsat olduğunu düşünüyorum."