İhracatı yapılan ürünlerin zirai ilaç kalıntısı olduğu gerekçesiyle geri dönmesinin hem çok büyük ekonomik kayıp hem de ülkenin ihracat itibarını zedeleyen bir durum olduğunu kaydeden Başkan Nejdat Sin, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından Bitki Sağlığı Eğitim ve Farkındalık Yılı ilan edilen 2022’de çevre dostu biyolojik ve biyoteknik zirai mücadele yöntemlerinin yaygınlaştırılması, yanlış zamanda yanlış ilacın kullanımı ve gereğinden fazla ilaç atılması konularında bilinçlendirme faaliyetlerinin kritik önem taşıdığını söyledi.
‘TEDARİK ZİNCİRİ İZLENEBİLİRLİK VE ŞEFFAFLIK ÜZERİNE ŞEKİLLENİYOR’
Yaş meyve sebze ihracatında başarıyı sürekli kılmanın yolunun tüketici güveninin sürdürülebilirliğinden geçtiğini dile getiren Başkan Nejdat Sin, Türkiye’nin yaş meyve sebze ihracatında 943 milyon dolar değer ile pazarın yüzde 31’ini oluşturan Avrupa Birliği’nin 2030 yılına kadar pestisit kullanımını yüzde 50, gübre kullanımını yüzde 20, antimikrobiyal kullanımını yüzde 50 oranında azaltmayı hedeflediğine dikkat çekti. Avrupa Birliği’ne uyum çerçevesinde zirai üretimde kullanılan toplam 213 aktif maddenin yasaklandığını, 11 aktif maddenin kullanımının kısıtlandığını kaydeden Başkan Sin, “Tarladan sofraya gelinceye kadar tedarik zincirinin izlenebilirlik ve şeffaflık üzerine şekillendiği bir dönemdeyiz. Üretim, hasat ve hasat sonrası işlemleri en uygun yöntemlerle yapmaya büyük özen göstermemiz gerekiyor. Bu konuda çevre dostu olan biyolojik ve biyoteknik zirai mücadele yöntemlerinin seçilmesi önem taşıyor. Zirai mücadelede gün-derece, kısır sinek teknolojileri, faydalı böcek ve farklı tuzakların kullanımı ile eğer gerekli ise doğru zamanda doğru zirai mücadelenin uygulanmasını sağlamalıyız. İzlenebilirliğin tamamen kontrol altında olduğu ve gıda güvenliğinin en üst seviyeye taşındığı bu üretim modelini tesis etmemiz için sektörü bir bütün olarak ele almamız gerekiyor. Zirai ilaç kullanımını büyük ölçüde azaltacak metotların, eylem planlarının ve bilinçlendirme faaliyetlerinin hayata geçirilmesiyle hem üretimde hem de ihracatta çok daha büyük başarılar elde edeceğimize inanıyorum. Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği olarak 2022 yılını Bitki Sağlığı Eğitim ve Farkındalık Yılı ilan eden Tarım ve Orman Bakanlığı’mızın bu alandaki faaliyetlerine de tam destek vermeye devam edeceğiz.” dedi.
YAŞ MEYVE SEBZE İHRACATININ YÜZDE 49’U AKDENİZ’DEN
Türkiye’nin ocak ayında elde ettiği 285,9 milyon dolarlık yaş meyve sebze ihracatına Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin 138,9 milyon dolar değerle yüzde 49 oranında destek verdiklerini ifade eden Başkan Sin, söz konusu dönemde bölge ihracatında yüzde 12’lik artış yakaladıklarını belirtti. Yılın ilk ayında ülke olarak 619 bin 425 ton ürünü uluslararası piyasada değerlendirdiklerini kaydeden Başkan Sin, “Türk yaş meyve sebze sektörümüzün ocak ayında en fazla ihraç ettiği ürünler listesinde yüzde 4 artış ve 74,4 milyon dolar değer ile mandarin ilk sırada yer aldı. Yüzde 23 artış ve 43,6 milyon dolar değer ile domates ikinci, yüzde 6 azalış ve 29,3 milyon dolar değer ile limon üçüncü sırada geldi. Ocak ayında ihracat hacminde en yüksek performansı yüzde 98 artış ve 3,6 milyon dolar değer ile soğanda elde ettik. Bu ürünü yüzde 47 artış ve 19,9 milyon dolar değer ile portakal, yüzde 40 artış ve 5,5 milyon dolar değer ile armut izledi.” diye konuştu.
‘İSRAİL PAZARINDA YÜZDE 355 ARTIŞ YAKALADIK’
Türkiye’nin ocak ayında yaş meyve sebze ihracatında Bağımsız Devletler Topluluğu’nun yüzde 39, Avrupa Birliği’nin yüzde 32 ve Orta Doğu ülkelerinin yüzde 15 pay aldığını aktaran Başkan Sin, şunları söyledi: “Ocak ayı ihracatını ülkelere göre değerlendirdiğimizde en fazla dış satımı Rusya, Ukrayna ve Irak’a gerçekleştirdik. Yüzde 19 azalış ve 65,3 milyon dolar değer ile Rusya birinci, yüzde 42 artış ve 28,8 milyon dolar değer ile Ukrayna ikinci, yüzde 1 artış ve 26,6 milyon dolar değer ile Irak üçüncü sırada yer aldı. Bu ayda ihracat değerlerinde en yüksek artışları yakaladığımız ülkeleri incelediğimizde İsrail yüzde 355 artış ve 7,8 milyon dolar değer ile en dikkat çekici pazar oldu. İsrail’i yüzde 93 artış ve 3,3 milyon dolar değer ile Hırvatistan, yüzde 57 artış ve 8,2 milyon dolar değer ile Beyaz Rusya takip etti. Bosna Hersek, Ukrayna, Polonya ve Gürcistan pazarlarında da önemli oranlarda ihracat artışlarına imza attık.”