Necdet TAŞ

Dr. Tamer Çiçek liderliğinde kurulan Yeni Nesil TÜRSAB Hareketi dönüşüme öncülük ediyor. Yeni Nesil TÜRSAB Hareketi lideri ve TÜRSAB Başkan Adayı Tamer Çiçek, seçim çalışmaları kapsamında geldiği Mersin’de seyahat acentelerinin temsilcileriyle buluştu. Mersin’de faaliyet gösteren acentaların büyük ilgi gösterdiği toplantıda konuşan Çelik, “Değişim yetmiyor artık, dönüşmek gerekiyor. Çünkü teknoloji dönüşümü zorunlu kılıyor. Ulaşım ve rehberlik sorunları çözmek amacıyla TÜRSAB’da “Artık yazıcıdan çıkış almıyoruz” diyerek dijitalleştiğini sanan bir zihniyeti değil, dünya ile etkileşimde olan bir ekibi kurmak için geliyoruz. Seyahat acentacılığı mesleğinin ve faaliyet alanının temeli olan Türk turizm sektörünün gelişiminde oynadığı rolü daha etkin kılmak için yol alıyoruz. Büyük özveri ile çalışan acentalarımızı günümüz fırsatları ile buluşturacak ve geleceğe yatırım yapmalarını sağlayacağız. Böylece TÜRSAB’ı etkin, üreten ve çağını yakalamış bir kurum haline getireceğiz” ifadelerini kullandı.

“MEVCUT YÖNETİM SORUNLARI ÇÖZEMEZ”

Başkan seçilmesi halinde yönetimiyle birlikte hayata geçirecekleri projeleri de Mersinli acentalarla paylaşan Çelik, “TÜRSAB’ın mevcut yönetimi tarafından çözülemeyen, acentalarımız için ciddi bir külfet, zaman ve maddi kayıplara neden olan aşağıdaki sorunların çözülerek tamamen giderilmesi Yeni Nesil TÜRSAB Hareketi’nin öncelikli icraatları arasında olacak. Transfer ve ulaşım, D2 belgesi, yol izin belgesi, U-ETDS gibi sorunlarımızın en kısa zamanda acentalarımız lehine çözülmesi için mücadelemizi başlatacağız. İç turizmde bölgesel rehber uygulamaları için Üniversiteler ve TUREB ile çalışmalar yapacağız. Seyahat acentalarımız uçak bilet fiyatlarında haksız rekabetle karşı karşıya. Havayolları sistemlerindeki bilet fiyatlarıyla, acentaların bilet fiyatları ve servis bedelleri eşitlenmeli. Bu haksızlığın giderilmesi için Havayollarıyla koordineli çalışacağız. C1 vizesinin TÜRSAB üzerinden tekrar verilmesi için çalışarak, incoming yapan acentalara kolaylıklar sağlayacağız. Birçok turizm ülkesinde seyahat acentası sayısı azalırken bizde özellikle son 4 yılda 4500 yeni acenta açılarak tarihi zirvesine ulaşılmış ve 12 bin sınırı aşılmıştır. Acenta sayısı artarken turizm pastası aynı oranda büyümemiş ve acenta başına düşen pay gerilemiştir. Bunun üstüne acentaların teknolojiye yenik düşmesi de eklenince sektör kepenk kapatma tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Yasal düzenlemelerle, yeni acenta sayısında kısıtlamalara gidilerek mevcut acenta belge değerlerinin yükseltilmesi sağlanacaktır. Havalimanlarında ve ülke genelinde yaşanan araç ve rehberlerin bekleme/karşılama sorunlarını havalimanı yönetimleri ve ilgili kurumlarla uyumlu çalışmalar yaparak çözeceğiz. Kapadokya’da başlayıp hızla yayılması öngörülen Alan Başkanlığı bünyesindeki TÜRSAB’ın da söz sahibi olması, turizm paydaşlarımızın yaşadığı sorunların en kısa sürede çözülmesi ve cezai yaptırımların kaldırılması için gereken acil girişimleri başlatacağız” şeklinde konuştu.

“SAĞLIK TURİZMİNDE DAHA ETKİLİ OLMALIYIZ”

Sağlık turizminde seyahat acentalarının daha etkin rol oynamaları için S1 vizelerinin TÜRSAB üzerinden verilmesi için çalışmalar yapacaklarını kaydeden Çelik, “MICE sektörünün önemli merkezleri konumundaki Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı ve Kuşadası Kongre Merkezi (KOMER)’nin aktif hale getirilmelerini sağlayacağız. Uluslararası kongrelerin Türkiye’ye getirilmesi için aktif rol oynayacağız. Seyahat acentalığı mesleğini ve hizmetlerini belirleyen 1618 sayılı yasamızın, tüm camiamızın görüşlerine başvurarak çağımıza uygun hale getirilmesi için çalışacağız. TGA ve Gelir İdaresi kaynaklı “çifte vergi” konularının çözüme kavuşması için mücadele edeceğiz. Hac ve umre ile ilgili seyahat acentalarına tanınan kontenjanlar ve yaşanan diğer sorunların çözümünde daha aktif rol oynayacağız. Anadolu toprakları, tarihi boyunca 17 medeniyete ev sahipliği yaparken, Müslümanlık, Hıristiyanlık ve Musevilik gibi üç büyük dinin önemli merkezlerinden biridir. Farklı inançtaki insanların bu topraklarda hoşgörü ve anlayış içinde yaşaması Türkiye’nin İnanç turizminde önemini de artırmaktadır. Türkiye, her yıl inanç turizmi için ülkemizi tercih eden milyonlarca insanı, ağırlama kapasitesine sahiptir. Ülkemizin farklı yörelerinde, inanç turizmi için önem taşıyan yerleri kapsayan ve bölgeleri birbirine bağlayan “İnanç turizmi rotaları veya koridorları” oluşturulacaktır. Hac dönemlerinde seyahat acenta temsilcilerinin, görevli olarak kolay vize alması hususunda, Diyanet ve Suudi makamları ile özel kriterler getirilmesine çalışacağız. Acentalarımızın merkez ve şube aidatlarının kabul edilebilir, makul seviyelere çekilmesi için tüm taraflarla gerekli çalışmaları başlatacağız. TÜRSAB Araç Plakaları’nın eski model halinde verilmesine son verip, dijitalleşme çalışmalarımızla araçlara özel barkot sistemine geçmesini sağlayacağız. Müzelere giriş biletleri satışlarının TÜRSAB tarafından tekrardan organize edilmesi için girişimleri başlatacağız. Müze bilet fiyatlarının belirlenmesinde aktif rol oynayacağız” ifadelerini kullandı.

“YENİ DESTİNASYONLAR OLUŞTURACAĞIZ”

Turizm sektörünün en büyük sıkıntılarından biri olan nitelikli personel ihtiyacını gidermek için çalışmalar yapacaklarını kaydeden Çelik, “Turizmin her alanında ihtiyaç duyulan bilgi ve donanıma sahip nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak üzere çağın koşullarına uygun, uluslararası standartlarda aranan eleman yetiştirilmesi önceliklerimizden biri olacaktır. Turizmin her alanında ihtiyaç duyulan bilgi ve donanıma sahip nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak üzere çağın koşullarına uygun, uluslararası standartlarda aranan eleman yetiştirilmesi önceliklerimizden biri olacaktır. Yıllar önce TÜRSAB’ın kıt kaynakları ile yapılmış ve günümüzde atıl kalmış önemli bir yatırımı (KOMER) canlandırıp faydalı hale getirmek, turizm sektöründe ihtiyaç duyulan nitelikli iş gücünü yetiştirmek ve turizm sektörünün sorunlarına teknolojik, bilimsel ve analitik yaklaşımla çözümler üretmek üzere TÜRSAB Üniversitesi’ni kuracağız. Turizmde destinasyonlar için oldukça önemli çekici ve cazibe unsurlarından biri olan yöresel kültür ve sanat etkinliklerini destekleyerek festivallerle turizmi çeşitlendirecek, daha çok yerli ve yabancı turistin gelmesine, bu yolla turizmin geliştirilmesinde aktif rol oynayacağız. Unesco’nun Gastronomi Şehirleri kriterlerine uygun olarak, ülkemizde Gastronomi Şehirlerinin sayılarının arttırılması (Gaziantep, Hatay, Afyon, Mersin ve Kayseri) çalışmalarına BTK’lar aracılığıyla destek olacağız. Türkiye’nin bir gastronomi turizmi ülkesi olmasını sağlamak başlıca hedefimiz olacaktır. Tur operatörleri ve havayolları ortaklığıyla gerçekleştirmeyi öngördüğümüz projelerle ülkemizde yeni destinasyonlar açılmasına destek olacağız; mevcut destinasyonlar için yeni pazar fırsatlarının yaratılması ve tüm yıla yayılması için projeler hazırlayacağız” dedi.

“MERSİN DESTİNASYONU SAVAŞ KURBANI OLDU”

Mersin turizmiyle ilgili de değerlendirmelerde bulunan Çelik, “Mersin bizim için Suriye savaşı öncesinde çok önemli bir destinasyondu bizim için. 2010-2014 yılları arasında Suriye, Lübnan, Umman ve Ürdün’den çok ciddi kafileler gelip gidiyordu. Mersin, Adana ve Hatay’ın en büyük şansızlığı Suriye savaşı oldu. Yoksa Mersin zaten kendi başına biz turizmciler için çok önemli bir destinasyondu. Keşke savaş bitse de bu destinasyon yeniden canlansa. Bir de Mersin’de uluslararası uçuşların yapılabildiği bir havalimanı ve ulaşım eksikliği var. Hatırlanacağı üzere Mersin’de ‘Tarsus-Kazanlı Turizm Projesi’ vardı, hatta arsa tahsisleri bile yapıldı ama son durumundan haberimiz yok. Neden halen yatırıma dönüşmediğiyle ilgili… Tahsis yapıldıysa yatırımın biran gelmesi lazım. Turist geldikçe otel sayıları da artar. Çünkü bu arz-talep meselesidir. Kimse durduk yere otel yapmaz. Potansiyele göre turizm yatırımcısı gelir. Bu kadar uzun sahili, güzel koy ve plajları olan bir kente yapılan otel yatırımları elbette az. Ancak yerli turist bakımında çok ilgi gören bir kent Mersin. Mersin turizmi yerli turistle ayakta. Mersin’de yerli turistin gelmesi konusunda sıkıntı yok ancak yabancı turisti de Mersin’e çekmeliyiz. Bunun için yeni destinasyonlar oluşturma konusunda projelerimiz var. Yani Mersin’e de özel bir önem vereceğiz” şeklinde konuştu.