Haber Merkezi
Turgut Özakman’ın kaleme aldığı, yönetmenliğini Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Murat Atak’ın, proje sorumluluğunu Şehir Tiyatrosu sanatçılarından Güvenç Gümüş’ün üstlendiği, Mimar Sinan karakterini Şehir Tiyatrosu sanatçılarından Mahir Okdemir’in canlandırdığı, sanatçılar Ersen Ocak, Anıl Tunç Karaersal ve Berkin Özuyanık’ın çeşitli karakterleri seslendirdiği ‘Ben Mimar Sinan’ oyunu, Öğretmenler Günü’ne özel sahnelendi. Oyun, öğretmenler ve öğrencilerden büyük beğeni topladı.
OKDEMİR: “OYUNDA MİMAR SİNAN, BAŞINDAN SONUNA KADAR YOLCULUĞUNU KENDİSİ TARİF EDİYOR”
Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nun bu sezon seyirciyle buluşturduğu ikinci oyun olan ‘Ben Mimar Sinan’, büyük Türk mimarı Mimar Sinan’ın yaşam hikayesini konu alıyor. Mimar Sinan’ın doğumundan ölümüne değin geçen sürede yaşadığı önemli olaylar, kazandırdığı eserler ve “Koca Sinan” olma yolundaki serüveni, didaktik ve belgesel bir dille seyirciye aktarılıyor. Oyunda, Mimar Sinan’ın sadece bu topraklarda değil, dünyanın birçok yerinde yaptığı eserlerin ve o eserlerin hikayesinin anlatıldığını belirten ve Mimar Sinan’ı canlandıran Şehir Tiyatrosu oyuncularından Mahir Okdemir, “Başından sonuna kadar Mimar Sinan o yolculuğu kendisi tarif ediyor izleyenlere. Nereden başladığını, nerelerde hayatının dönüm noktası olduğunu ve ne şekilde son bulduğunu görüyoruz bu oyunda. Başlangıcın böyle bir okulda yapılması da çok güzel bir tercih. Sonuçta bu okulda okuyan çocuklar da, okudukları okulun adını taşıyan kıymetli insanın kim olduğunu daha yakından tanıyacaklar” ifadelerine yer verdi.
“MİMAR SİNAN BURADAYMIŞ GİBİ HİSSETTİM”
Öğrencilerden Bilal İbrahim, Mimar Sinan’ın ölümsüz eserlerini derslerde işlediklerini anlatarak, “Çok güzeldi, çok duygulandım. Adeta Mimar Sinan buradaymış gibi hissettim. Kanuni Sultan Süleyman’ın, Mimar Sinan’ı yanına çağırıp kendi adına bir cami yaptırmak istediği sahne güzeldi. Büyüdüğümde inşallah ben de Mimar Sinan gibi bu makamlara ulaşabilirim” dedi. 7. sınıf öğrencisi Sefer Elbir, “Oyun çok güzeldi. Mimar Sinan'ı daha iyi tanıyabildik. Neler yaptığını öğrendik. Çok güzel bir duyguydu. Hayal ettim, ben de O’nun gibi Ayasofya, Süleymaniye gibi eserler yapmak isterim” diye konuştu. 8. sınıf öğrencisi Muhammet Yasin Polat ise duygularını, “Oyun çok gerçekçiydi. Mimar Sinan adeta buradaymış gibiydi. Çok güzel hisler hissettim. Adeta o dönemleri yaşıyormuş gibi hissettim. En çok etkileyen kısmı; bir caminin 2 aydan daha uzun bir sürede biteceğini söyleyenlerin, Mimar Sinan’ın daha erken bitirdiğini duyunca şaşırmalarıydı. Keşke benim de onun gibi kalıcı eserlerim olsa diye düşündüm” şeklinde belirtti.