Neşet TORUN
Mersin Tabip Odası öncülüğünde Cumhuriyet Meydanında bir araya gelen hekimler, gerçekleştirdikleri törenle 14 Mart Tıp Bayramını kutladı. Mersin Tabip Odası ve kentteki özel hastanelerin çelenklerinin Atatürk Anıtına sunulmasıyla başlayan tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla devam etti. Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan Mersin Tabip Odası Başkanı Nasır Nesanır, deprem felaketi nedeniyle bu yıl buruk bir kutlama gerçekleştirdiklerini söyledi. Tabip Odası olarak deprem bölgelerini birçok kez ziyaret ettiklerini kaydeden Nesanır, ziyaretlerini devam ettireceklerini belirtti. Nesanır, deprem olduğu andan itibaren bölgelerde sağlık hizmeti sunan hekim ve sağlık çalışanlarına da teşekkür etti.
“BU 14 MARTTA KARANFİL ELDEN ELE; ACIMIZI PAYLAŞIYOR, SESSİZCE BİRLEŞİYORUZ”
Bu 14 Mart’ta karanfil elden ele; acıları paylaşıp, sessizce birleştiklerini kaydeden Dr. Nesanır, “Ne pandemide yitirdiğimiz yüz binlerce insanımız, yüzlerce meslektaşımız, ne de depremde yitirdiğimiz canlar kaçınılmazdı. Bir 14 Mart daha bizler için mücadelenin tarihine yeni anlatılar katma anlamına geliyor.Depremin ilk gününden itibaren sahada olan meslektaşlarımızla mendiller kanamasın diye çaba sarf eden meslek örgütümüz, Türk Tabipleri Birliği memleketin dört bir yanından Tabip Odalarından meslektaşlarımızla 2023 yılının 14 Mart günü saat kulesinin saati 04:17’de durmuş olan Adıyaman’da, Türkiye’nin her yerinden yankılanan çok ses, tek yürekle yitirdiklerimizi anıyor, yüreklerimizde taşıdığımız anılarıyla yitirdiklerimize bir söz veriyoruz. Söylemiştik tekrar söylüyoruz: Olağandışı Durumlara hazırlıklı olmak olanaklıdır. Depremin kaçınılmaz, kayıpların önlenebilir olduğunu biliyoruz. Evlerin, hastanelerin üzerimize yıkılmayacağı insanlarımızı ve hiçbir canlıyı enkaz altında yitirmeyeceğimiz bir Türkiye mümkündür. Bu 14 Mart haftasında yıkıcı etkileri çok fazla olan deprem gündemi içerisinde, depremler önlenemese de yıkımların önlenebileceği bilinciyle ne sağlığın ne de hekimlerin enkaz altında kalmasına olanak tanıyacak kamusal ve toplumcu yeni bir sağlık sistemini kurmayı hedefleyen çalışmalarımızı, dayanışmamızı güçlendirerek yıllardır yaptığımız gibi bir mücadele hattında ısrar ediyoruz. Aklın ve bilimin ışığında, Türk Tabipleri Birliği ve Mersin Tabip Odası olarak yıllardır söylediklerimizin salgınla herkesçe görünür olup depremle birlikte bizleri ağır bir yıkımla baş başa bırakmasına boyun eğmedik, eğmeyeceğiz” şeklinde konuştu.
“HEM MENDİLLERİMİZ HEM DE YÜREKLERİMİZ KANIYOR”
“Tüm dünyada uygulanan, özelleştirmeyi merkeze alan, bizleri yalnızlaştırıp güvencesizleştiren politikalar ve sonunda AKP’ye nasip olan Sağlıkta Dönüşüm Programı nedeniyle “olağan” dönemlerde de birçok sorunla yüz yüze kalan hekimlerin, sağlığı üretenlerin, olağandışı durumlara hazırlıklı olma konusunda da kendi başlarına bırakıldığını bir kez daha gördük” ifadelerini kullanan Nesanır, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Hazırlıksız yakalandıkları bu olağandışı durumda kamu otoritesinin tek elde toplama, paylaşmama ve paylaştırmama ısrarının çaresizlik ürettiğine, sağlık kuruluşlarını, sağlık çalışanlarını ve toplumu kaosa sürüklediğine birlikte tanıklık ettik. Afet ve olağandışı durumlarla baş edebilmek kamusal bir görev iken, bu görev için hiçbir hazırlık olmaması yaşamdan yana sürdürdüğümüz çabaların sonuçsuz kalmasına, dayanışma içinde depremzede meslektaşlarımızı biraz olsun rahatlatabilmek için üstlendiğimiz sorumluluklarda da yalnız bırakıldığımıza şaşırmadık elbette. Türk Tabipleri Birliği ve Mersin Tabip Odası olarak, yıllardır söylediklerimizi bugüne kadar dikkate almayan Sağlık Bakanlığı’nın ve iktidarın ihmali nedeniyle, on binlerce insanımızı yitirdik, hem mendillerimiz hem de yüreklerimiz kanıyor durmadan. Bugün, bu 14 Mart’ta yastayız, evet. Acımızı paylaşıyoruz çoğalarak.”