KESK 28 YAŞINDA!


8 Aralık 1995’te kurulan memur sendikaları konfederasyonu olan Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) 28 yaşında. KESK’in kuruluşunun 28. yılı

 

Tarih : 9 Aralık 2023 Cumartesi 13:17

Neşet TORUN

8 Aralık 1995'te kurulan memur sendikaları konfederasyonu olan Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) 28 yaşında. KESK'in kuruluşunun 28. yılı "Eşit, özgür, demokratik ve emekten yana bir ülke mücadelemiz sürüyor" çağrısıyla Mersin Eğitim-Sen Şubesi’nde kutlandı. Birçok meslek örgütü ve siyasi parti temsilcilerinin katıldığı etkinlikte konuşan KESK Mersin Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Tüm Bel-Sen Mersin Şube Başkanı Mustafa Özbay, “Kuruluşumuzun 28. yılında geçmişten geleceğe uzanan emek, demokrasi ve barış mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz. İnsanca bir yaşam için başlattığımız emek, demokrasi, özgürlük, barış ve eşitlik yürüyüşümüz önümüze konulan engelleri aşarak devam ediyor. Kamu emekçileri mücadele tarihinin yapı taşı, hak verilmez mücadele ile alınır ilkesinin öznesi konfederasyonumuz KESK bugün 28 yaşına bastı. 28. Yılımız Kutlu Olsun. Kutlu olsun KESK’li olmanın gururunu, onurunu taşıyanlara… Kutlu olsun zor koşullarda direnenlere, hakları için mücadele edenlere…  KESK’in tarihi elbette ki kuruluşundan bugüne geçen 27 yıldan ibaret değildir. KESK’in tarihi; kökleri emeğin yüzlerce yıllık birikimine, dalları Encümen-i Muallim ’den TÖS’e TÖB-DER’e, TÜM-DER’e, TÜS-DER’e uzanan asırlık ulu çınarın tarihidir. KESK’in tarihi; kul anlayışından örgütlü topluma giden yolu açma ve geleceğe taşıma hedefinin tarihidir” ifadelerini kullandı.

“KESK UMUDUN VE DİRENCİN TARİHİDİR”

KESK’in tarihinin; 12 Eylül karanlığını yırtanların, Sendika Yürütme Komisyonlarından, Kamu Çalışanları Platformundan, Kamu Çalışanları Sendikaları Platformundan bugüne ilmek ilmek ördükleri emek ve demokrasi mücadelesinin tarihi olduğunu kaydeden Özbay, “KESK’in tarihi; 12 Eylül faşizm sonrasının ilk mitingi olan Kamu Çalışanları Sendikal Haklar Mitingini yaratan, Darbe sonrasında ilk kez iş bırakan, önüne kurulan barikatları kumdan kaleler gibi yıkarak Ankara Kızılay Meydanı’na akan yüz binlerin dünden bugüne uzanan direniş destanının tarihidir.  KESK’in tarihi, ‘memurun da sendikası mı olur’ diyenlerin kapılarına vurduğu mühürleri söküp atarak kapı kulu değil emekçi olduğunu ispatlayanların tarihidir. KESK’in tarihi, filli meşru mücadelesi ile Türkiye’de kamu emekçilerine sendikal örgütlenmeyi kazandıranların tarihidir.  KESK’in tarihi, ‘birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için’ diyenlerin iktidarın baskılarına karşı, dayanışmanın, kenetlenmenin, yılgınlığa düşmemenin, mayasındaki direniş kültüründen beslenenlerin tarihidir.  KESK’in tarihi, yandaş sendikaların emekçilerin hak ve çıkarlarını sermayeye, iktidara peşkeş çekmesine karşı emekçilere “iyi ki KESK var” dedirten umudun, inancın tarihidir. Emekleriyle, ödedikleri bedellerle bizlere bu onurlu tarihi bırakan arkadaşlarımızı, emek, demokrasi ve barış mücadelesinde yaşamını yitirenleri bir kez daha minnetle anıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. KESK sadece sendikaların bir araya gelmesinden oluşmuş bir çatı örgütü, bir konfederasyon değildir. KESK en ücra köşesine kadar uzanan 11 kolu ile bu ülkenin insanlarının, emekçilerinin insanca bir yaşam mücadelesinin adıdır. KESK, demokratik, laik, bilimsel ve anadilinde eğitim mücadelesinin adı, karanlığı güneşi ile aydınlatan Eğitim Sen’dir. KESK, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin sağlıkta dönüşüm ve güvencesizliğe karşı yükselen SES’idir. KESK, Türkiye kamu emekçileri tarihine ilk toplu sözleşmeyi armağan eden, yerel yönetim emekçilerinin evrensel mücadele örgütü Tüm Bel Sen’dir. KESK, vergi dairelerinde, adliyelerin koridorlarında, performansa ve angaryaya karşı sürdürülen mücadelenin sigortası BES’tir. KESK, kültüre, sanata düşman karanlıkların sahiplerine karşı mücadele eden emekçilerin Kültür ve Sanat elçisi Kültür Sanat Sen’dir. KESK, “Madenler Halkındır Satılamaz, Elektriğe Dokunma Şalter Atar” diyenlerin enerji kaynağı ESM’dir. KESK, yaşanabilir bir doğa mücadelesinin öncüsü, emekçilerin “geleceği gözetleme kulesi” Tarım Orkam Sen’dir. KESK, gelecek güzel günlerin haberini sırtındaki posta çuvalında taşıyan, yalana karşı kamu hizmeti yayıncılığı mücadelesinin öznesi Haber Sen’dir. KESK, yolu özelleştirmeye karşı mücadeleden geçenler arasında köprü kuran Yapı Yol Sen’dir. KESK, mücadelesini demir ağlarla ören, karanlığı yaran tren düdüğü ile her grevimizin ilk habercisi BTS’dir. KESK, biz halkına, emekçisine zulmedenle değil, haklı olanla, ezilenle aynı inancı paylaşıyoruz diyenlerin sendikası DİVES’tir” diye konuştu.

“EMEK VE DEMOKRASİ KAZANACAK”

Bu ülkenin emeği ile geçinen tüm kesimlerinin önünde her zaman zorlu süreçler, çetin mücadeleler olduğunu ifade eden Özbay, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bugün de kelimenin tam anlamı ile bir zulüm döneminden geçiyoruz. Ülkemizin adım adım içine itildiği ekonomik, siyasal, toplumsal bunalım gittikçe derinleşiyor.  İktidarda olanlar “asgari ücretliler ülkesine” çevirdikleri ülkede emeğe daha fazla yoksulluktan, güvencesizlikten, geleceksizlikten başka bir şey vaat etmiyor. Sağlam hiçbir çarkı kalmayan bu bozuk düzenin enkazı işçisinden kamu emekçisine, asgari ücretlisinden emeklisine, çiftçisinden küçük esnafına halkın yüzde 99’una yıkılmak isteniyor. Bizler her geçen gün yoksullaşırken %1’lik azınlığın zenginliği büyüyor.  Dolayısıyla 28. Yaşımıza girdiğimiz bugün bizim için sadece bir kutlama günü değil, mücadeleyi yükseltme kararlılığımızı haykırdığımız, azmimizi bilediğimiz, umudumuza sımsıkı sarıldığımız gündür. KESK olarak en başından bugüne “Hak verilmez, mücadele ile alınır” ilkesinden taviz vermeden yol aldık. Bundan sonra da rüzgâr gücüyle değil rüzgâra karşı durarak yükselttiğimiz mücadele bayrağımızı dalgalandırmaya devam edeceğiz. Geçmişten geleceğe uzanan yürüyüşümüzde emeğin ortak mücadelesini yeşertmek için kuruluş ilkelerimize daha sıkı sarılacağız. Faşizme karşı demokrasi, emperyalizme karşı bağımsızlık, savaşa karşı barış, baskılara karşı özgürlük, ırkçılığa ve şovenizme karşı emeğin birliği, halkların kardeşliği ve gericiliğe karşı laiklik mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. “Bizi ezen, bir kenara iten, emeğimizi görünmez kılan, bedenlerimizi metalaştıran erkek egemen sistemin çarklarına takılan çakıl taşı olacağız” diyen kadınların mücadelesinin en önemli özneleri arasında olmaya devam edeceğiz. Haklı mücadelemizi baskı altına almaya çalışan, her türlü hukuk dışı ve fiili uygulamalar karşısında geçmişte olduğu gibi bugün de sessiz kalmayacağız. Bugünden yarına umudu büyütmeyi sürdüreceğiz.  Biz, bu ülkenin emekçilerinin hak ettikleri, özlemini yaşadıkları bir ülkeye ve dünyaya kavuşacaklarına olan inancımızı hep koruduk. Bugün de yürekten inanıyoruz ki:  Er ya da geç: Emek kazanacak, İnsanca Yaşam Mücadelemiz kazanacak. Demokrasi kazanacak, barış ve kardeşlik kazanacak, insanca bir yaşam mücadelesi kazanacak, biz kazanacağız, birlikte kazanacağız. Kimsenin kuşkusu olmasın. Haklılığın ve kararlılığın mücadelesi ile dolu onurlu tarihimize yeni sayfalar eklemeye devam edeceğiz. Yaşasın Emek, Demokrasi ve Barış Mücadelemiz. Yaşasın Sendikal Mücadelemiz. Yaşasın KESK.”

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!





 
  Akdeniz Gazetesi


 
  FLAŞ HABER
 

  BASIN İLAN KURUMU İLANLAR

 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün


  SOSYAL MEDYA
 
 

 


  

 
 
ANASAYFA BİK İLANLAR İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
akdenizgazetesi.net © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA