Haber Merkezi

Konuyla ilgili TBMM’de konuşan DEVA Partisi Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, “Bildiğiniz gibi; 14 Mayıs 2024 tarihinde yayınlanan Resmî Gazete’de yer alan karara göre 3 Ağustos 2016 tarihli ve 29790 Sayılı Sözleşmeli Öğretmen İstihdamına İlişkin Yönetmeliğin 12. maddesine “(5) Sözlü sınav başarı puanı KPSS puanının %50’si ile sözlü sınavdan alınan puanın yüzde 50’si alınarak belirlenir.” fıkrası eklenmiştir.  Bu mülakat maddesiyle öğretmen adaylarının emeği gasp edilmiştir. Hiç mülakat sonuçlarını beklemeye gerek yok, daha bugünden gasp edilmiştir. Defalarca ifade ettik; onlarca komisyon kuruyorsunuz ama bu komisyon başkanları ve üyeleri siyasi atamayla gelmiş bürokratlardan oluşmaktadır. X Ocakları'ndan, X Derneği'nden, X Tarikatı'ndan, X Vakfı'ndan referansla daire başkanı veya bürokrat olmuş; hangi yeteneğe, hangi bilgiye sahip olduğunu bilmediğimiz kişiler on binlerce gencin intiharına giden yolun önündeki kararlardan birine imza atacaktır. Hiçbir şey olmasa dahi, her şey usulüne uygun olsa dahi komisyonlar arasındaki yaklaşım farkını telafi etme ve denkleştirme imkânınız yoktur. Bir komisyonun 95 puan verdiği öğretmen adayına nitelik olarak denk bir diğer adaya başka bir komisyonun 100 ya da 90 puan vermesi halinde bu durumu denetleyebilecek bir mekanizma henüz icat edilmemiştir. Üstelik mecburen onlarca komisyon kurmanız gerekecek. Bu mantığa göre mülakatlar aylarca sürecektir. Hayır böyle bir şey yaşanmamalıdır” ifadelerini kullandı.

“TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNE GÜVENMİYORSANIZ ÜNİVERSİTELERİ KAPATIN.”

Ekmen, Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin'e bir kere daha sesleniyorum diyerek şunları ifade etti: Türk eğitim sistemine güvenmiyorsanız üniversiteleri kapatın. Hayır, güveniyorsanız bu gençlerin atamalarını doğrudan KPSS puanını esas alarak yapın. Yok eğer, bir ara formül öneriyorsanız mezun olan gençleri KPSS sınavına girmeden önce bir mülakata tabi tutun. Örneğin bir branştan 100 kişi atayacaksınız ama 1000 kişi orada çalışıp ter dökecek. Bunu yapacağınıza mezun olan adayın öğretmenlik için kabiliyetli olup olmadığına diploma vermeden karar verin. Bari aylarca yıllarca çalışacaksa ona göre çalışıp sınava girsin. Tabi mülakata kökten karşıyız ve şunu söylemek gerekir ki, iktidar vatandaşlarımızı kandırmıştır. Mülakatı tamamen kaldıracağız derken, fiili uygulamada olan mülakatı yönetmeliğe madde ekleyerek kanuni bir zemine oturtmuştur. Bu yanlıştan vazgeçin bir an önce vazgeçin. Bu haliyle, bu ahı, vicdanları kanatan bu yarayı, bu dünyada da ahirette de karşılayamazsınız. Bu yüzden diyoruz ki bu yanlıştan bir an önce vazgeçin. Israrla mülakat yapılacaksa vatandaşa güven vermek ve yönetimde şeffaf olmak adına şu hususların sağlanması gerekir; Mülakat komisyonlarında video kaydı olacak mı? Bu video kayıtlarını sınava giren öğrenciler, öğretmen adayları daha sonra itiraz etmeleri halinde izleyebilecek mi? Başta yetkili sendikalar olmak üzere, eğitim sektöründeki sendikalar, en azından belirli bir üye sayısına erişen sendikalar mülakat komisyonlarına gözlemci olarak katılabilecek mi? Çünkü KPSS’den 95 puan almış bir adaya mülakatta siz yine 95 verseniz dahi başka bir öğrenciye 100 vermeniz durumunda onun bütün emeğini çöpe atabilirsiniz. Bu tür mağduriyetlerin önüne geçmek için hangi denetim mekanizmaları oluşturulacaktır? Bakanlık içerisinde mülakata itiraz yolu açık olacak mıdır? Tabi bütün bunlar belirsizdir. Bu hususlar cevaplanmadan yapılacak her mülakat bir tür hak yemektir. Ve bu hakkı ne bu dünyada ne de ahirette ödeyemezsiniz. Lütfen gençlerimizin bu ülkeyi terk etmesine ya da intihar etmesine yol açabilecek böyle bir uygulamaya geçmeyin.”