Haber Merkezi
Türkiye yaş meyve sektörünün yılın 5’inci ayında 354 bin 282 ton ürünü uluslararası pazarlarda değere dönüştürdüğünü belirten Başkan Gürüz, söz konusu dönemde en çok ihraç edilen ürünlerin; şeftali, kiraz-vişne ve domates olduğunu bildirdi. Başkan Gürüz, “Mayıs ayında 81,2 milyon dolar ile şeftali birinci sırada, 34,6 milyon dolar ile kiraz-vişne ikinci sırada, 28,6 milyon dolar ile domates üçüncü sırada yer aldı. Yılın 5’inci ayında ihracat hacminde en güçlü artışları yakaladığımız ürünler de; greyfurt, karpuz ve kiraz-vişne oldu” dedi. Türkiye’nin mayıs ayındaki yaş meyve sebze ihracatını ülkelere göre değerlendiren Başkan Gürüz; “Sektörümüzün mayıs ayında en fazla ihracat yaptığı ülkeler; Rusya, Irak ve Almanya oldu. Rusya’ya 81,3 milyon dolar, Irak’a 49,8 milyon dolar, Almanya’ya 31,3 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Irak pazarında yüzde 339, Almanya pazarında yüzde 126 oranında artışlar sağladık. İhracat hacminde anlamlı artışlar sağladığımız diğer ülkeler; Libya, Çekya ve Gürcistan oldu.”
“ÇİN İLE NARENCİYE İHRACATIMIZ İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”
Türkiye’nin yaş meyve sebze ihracatında en önemli ürün grubunun narenciye olduğunu dile getiren Başkan Gürüz, geçen sezon 1,7 milyon ton olan narenciye ihracatının içinde bulunulan sezonda 2,3 milyon ton olarak gerçekleşmesini öngördüklerini, narenciye dış satımının artarak devam etmesi için Çin Halk Cumhuriyeti ile zirai karantina protokollerinin imzalanmasının büyük önem taşıdığını vurguladı. Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin narenciye ihracatının yüzde 75’ine imza attığını kaydeden Başkan Gürüz, geçen mayıs ayında Mersin’de gerçekleştirilen Üretim Planlamasında Turunçgil Yol Haritası Çalıştayı çıktılarının hem üreticileri hem de ihracatçıları daha iyi noktalara getireceğine inandığını belirterek şöyle konuştu: “Ülkemizde narenciye üretiminde arz fazlalığı olduğu aşikardır. Plansız üretimin bu sezon da yol açtığı zararları dikkate aldığımızda Tarım ve Orman Bakanlığımız tarafından hazırlanan ve 1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe konulan Tarımsal Üretimin Planlanması Hakkında Yönetmelik narenciye sektörü için kritik önem taşıyor. Narenciye üretimini iki grupta değerlendirmemiz gerektiği kanaatindeyim. Tarsus ve Adana’da geniş arazilerde yeni çeşitlerle ve modern tarım teknikleriyle üretim gerçekleştiren çiftçilerimiz artan maliyetlere rağmen üretimlerine devam edebilmektedir. Diğer taraftan, bölgemizde küçük ölçekli bahçelerde üretim yapan çiftçilerimiz zarar etmekte, ayakta kalmakta güçlük çekmektedir. Bu noktada, küçük ölçekli üreticilerimiz, önümüzdeki 5-10 hatta 15 yıllık iklim değişikliği öngörülerini dikkate alarak üniversitelerimiz, Tarım ve Orman Bakanlığımız ve sivil toplum kuruluşlarımızın görüşleriyle yeni meyve türleri ekmeye yönlendirilmelidir. Bu yeni narenciye türlerini eken çiftçilerimizin ekonomik gelir elde edilinceye kadarki 4-5 yıllık sürede yaşayacağı gelir kayıpları, Bakanlığımızca telafi edilmelidir.”