Önergede Dinçer, toplumun büyük bir kısmının açlık sınırının altında yaşadığını belirterek, sarayın 67 saniyede harcadığı paranın bir emekli ve asgari ücretlinin 1 ayda harcadığı paraya eşit olduğunu vurguladı. Bu durumun ekonomik eşitsizliğin ve israfın en çarpıcı örneği olduğunu belirten Dinçer, kemer sıkmaya Saray’dan başlanması gerektiğini ifade etti.

SESİMİZİ DUYAN VAR MI?

Soru önergesinde Dinçer, “Sesimizi duyan var mı? Evin de tenceresini kaynatamayan annenin, işyerinde siftah yapmadan kapatan esnafın, okulunda aç kalan öğrencinin, meydanlara çıkan emeklinin, İşçinin, memurun yani ekonominin altında ezilen, enkaz altında kalan, yaşamlarını sürdürebilmek için bağıran vatandaşın seslerini duyan var mı? Toplumun büyük bir kısmı açlık sınırının altında yaşarken, Saray’ın 1 günlük maliyeti 33.6 milyon 1 saatlik harcaması 1.4 milyon, 1 dakikalık harcaması 23 bin lira. Bugün asgari ücret 17 bin 2 lira. Saray Bir asgari ücreti 40 saniyede tüketiyor. Yapılan zamlarla 12 bin 500 TL olan emekli maaşını 27 saniyede tüketiyor. Vatandaş yüzde 38zam yapılan elektriği kullanamazken, kullansa da faturasını ödeyemezken, bin 300 odalı Saray 24 saat ışıklarını söndürmüyor. Asgari ücretlinin işverene maliyeti 23 bin 502 TL, işveren bunun altında ezilirken, Sarayda ortalama 2 bin 500 çalışan mevcut. Geçen yıl Nisan ayında 198 milyon 560 bin lira harcayan Saray, harcamalarını 8 kat artırarak 2024 yılında 1milyar 603 milyon 986 bin liraya yükseltti. Saray her fırsatta vatandaştan sabır isteyip, tasarrufu dile getirmektedir. Memurun lojmanından, işçinin servisinden kesinti yapmak yerine kemer sıkmaya Saray’dan başlanması daha doğru olmaz mı? Türk-İş’in açlık ve yoksulluk sınır araştırmasına göre Mayıs ayında açıklanan 18 bin 969 lira (açlık sınırı) asgari ücretliye yapılan zam ile 17 bin 2 lira olan maaşı, bin 967 lira altta kalmıştır. Açlık sınırı altında yaşamaya mahkûm edilen asgari ücretli çalışanlarımız ile 16 milyon sefalete sürüklenen emeklimiz artık yeter diyor.” dedi. Dinçer, Bakan Şimşek’ten şu soruların yanıtlanmasını istedi; “5 kişilik 12.500 tl maaş alan emekli aile, 1 çay 15 tl ve 1 simit 10 tl çay ve simitle karnını doyurmak istese toplam da bir öğünde 125 tl  karnını doyurmaya çalışıyor.3 öğünde günlük maliyeti 375 tl’dir. Aylık 11bin 250 lira ödemek zorunda. Kalan parası bin 250 TL. Bu aile bir ay süresinde nasıl geçimini sağlayacaktır? 17 bin 2 lira maaş alan asgari ücretli iki kişilik bir aile 15 bin TL kira ödüyor. Kalan 2 bin tl ile bir ay geçimini nasıl sağlayacaktır? Demokrasi ve eşitlikten bahsedilen ülkemizde, bir taraf da saray ve giderleri, diğer taraf da açlık sınırının altında yaşamaya çalışan vatandaş, sizce biz demokratik ve eşitlik anlayışı içinde yaşayan bir ülke miyiz? Yukarıda ifade edilen sizlere bağıran, sesini duyurmaya çalışan vatandaşın sesini duyuyor musunuz? Yoksa halen sabır mı diyorsunuz?”