Neşet TORUN
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu öncülüğünde Özgür Çocuk Parkı'na kadar gerçekleştirilen yürüyüşün ardından basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya, DEM Partili Akdeniz Belediye Eş Başkanları Nuriye Arslan ve Hoşyar Sarıyıldız, DEM Parti Mersin milletvekili Perihan Koca, CHP Mersin İl Başkanı Koral Ömür ve çok sayıda vatandaş katıldı. "Hırsız kayyım", "Kayyımlara geçit vermeyeceğiz" sloganlarının atıldığı eylemde konuşan Emek ve Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Mustafa Özbay, anti demokratik uygulamalarla haklarının gasp edilmesine alışmayacaklarını ifade ederek, “Kayyum halk iradesine, emeğe, barışa darbedir! Alışmayacağız! İrademize, emeğimize, barışa sahip çıkacağız. Ülkenin güne yine bir kayyum darbesi ile uyanıyor. Esenyurt Belediye başkanı Ahmet Özer’in tutuklanıp yerine kayyum atanmasının üzerinden daha beş gün geçmişken bugün de bir kez daha en demokratik haklardan olan seçme seçilme hakkı gasp edilmiştir. Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Halfeti Belediyesi başkanları görevden alınmış ve yerlerine kayyum atanmıştır” ifadelerini kullandı.
“KAYYUM: ŞATAFATTIR. BELEDİYE BİNALARINA EKLENEN JAKUZİLİ ODALARDIR”
Esenyurt, Mardin, Batman ve Halfeti halkının iradesini gasp edildiğini iddia eden Özbay, “Hedef açıktır. Tüm toplum iradesinin gasp edilmesine alıştırılmak, kayyum darbeleri olağan hale getirilmek istenmektedir. Kayyum halk iradesine darbedir. Kayyum emeğe darbedir. Kayyum: Yolsuzluktur, boşaltılan kasalardır. Kayyum: Şatafattır. Belediye binalarına eklenen jakuzili odalardır. Kayyum: Yandaşlara belediyelerde kadro açmak, ihale dağıtmaktır. Dolayısıyla halkın omuzlarına katmerli borçlar yüklemektir. Kayyum: İktidarın insan ve doğa karşıtı rantçı belediyecilik anlayışı karşısında olan herkese verilmiş bir gözdağıdır. Bir kez daha altını çiziyoruz. Demokrasinin varlığının temel koşulu halk iradesine saygı duymaktır, aksi her türlü karar veya müdahale halkın demokratik iradesinin gasp edilmesi anlamına gelmektedir. Herkes bilmelidir ki yaşanan bu hukuksuzluklara karşı parti, siyasi görüş ayrımı yapmadan ülke genelinde yeterli düzeyde tepki yaratılmaması halinde kayyum darbesi yeni belediyeler ile sürecektir. Bizler Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri olarak, halkın iradesine, demokrasiye, emeğe, barışa darbe niteliğindeki kayyum politikalarını hiçbir dönem kabul etmedik, alışmadık. Bugün de kayyum darbesini kabul etmiyoruz! Anti demokratik uygulamalarla haklarımızın gasp edilmesine alışmayacağız! Duymak istemeyen kulaklara, görmek istemeyen gözlere inat bir kez daha çağrıda bulunuyoruz; halk iradesine vurulan bu darbeden derhal vazgeçilmelidir. Hukuk dışı yollarla baskı ve zor yöntemleriyle halkın iradesinin gasp edilmesine son verilmelidir. Seçilmiş Belediye Başkanları derhal görevine iade edilmelidir” diye konuştu.
ASLAN; “GERİYE ADIM ATMAYACAĞIZ”
Akdeniz Belediyesi Eş Başkanı Nuriye Arslan, Akdeniz Belediyesi'nin hedef gösterilmesine tepki göstererek, “Hukuksuzlukta pes etmeyen bir anlayışla karşı karşıyayız. Buradan ant içiyoruz ki, geriye tek bir adım dahi atmayacağız. Ölüm ise ölüm, tutuklamaysa tutuklama hodri meydan diyoruz. Sözüm ona iki gazeteci bizleri hedef gösteriyor. Biz ne yaparsak yapalım ahlaklı yapıyoruz. Yaptığımızın arkasındayız. İktidar o kadar çökmüştür ki bu gibi kalemşörlerin söylemine muhtaç kalmıştır. Biz kolay kolay emeğimizi ve mücadelemizi bırakmayız. Herkes bunu böyle bilsin” dedi.
SARIYILDIZ: “TOKALAŞACAK ELLERİ KIRARAK NASIL BARIŞ SAĞLAYACAKSINIZ”
Türkiye'nin her sabah gözünü bir hukuksuzlukla açtığını söyleyen Akdeniz Belediye Eş Başkanı Hoşyar Sarıyıldız da, “Halkın iradesine el uzatanlar sözüm ona tokalaşacak el arayanlar, siz o elleri kırarak nasıl tokalaşacaksınız? Bu halkla barışı nasıl sağlayacaksınız? Sizin bu yaptığınız, bu halkın geleceğinin altına dinamik döşemektir. Buna asla müsaade etmedik, etmeyeceğiz. Biz irademizi mi size yedireceğiz? Hadi oradan, herkes haddini bilsin” dedi. DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca ise, kayyumın erkek egemen bir politika olduğunu ve kadın düşmanı olduğunu öne sürdü.
Açıklama 5 dakikalık oturma eylemi ile son buldu.