Haber Merkezi
Çağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Uluslararası Hukuk Kulübü tarafından düzenlenen ‘5. Baro Başkanları Toplanıyor’ adlı panelde, hukuk fakültesi öğrencileri insan kakları konusunda aydınlatıldı. Çağ Üniversitesi Prof. Dr. İlhan Yücel Konferans Salonunda düzenlenen ve moderatörlüğünü Çağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yücel Ertekin’in üstlendiği panelde, Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz,’İnsan Haklarında Avukatların Rolü ve Düşman Hukuku’, Adana Barosu Başkanı Av. Veli Küçük, ‘Türkiye’nin İnsan Hakları Karnesi’, Gaziantep Barosu Başkanı Av. Bektaş Şarklı ise, ‘İnsan Hakları İhlallerinde Türkiye’de Yargı Sorunu’ konularında hukuk fakültesi öğrencilerini ve stajyer avukatları bilgilendirdi.
“SİSTEMİ KORUMAK ADINA BİREYLERİN TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİ ASKIYA ALINDI”
Konuşmasında, altını çizen Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, “Sistemi korumak adına bireylerin temel hak ve özgürlükleri askıya alınmaya başladı. Bu uygulamayı sadece ülkemiz açısından söylemiyoruz. Tüm dünya ülkelerinde bu refleks gelişti. Toplumların devletleşmeye başladığı süreçten bu yana devam edegelen bir sistem haline gelmiştir. Krallıklar, üniter devletler, toplumsal sözleşmeye aykırı olarak kendisine karşı gelen her bireyi düşman ilan etmiş ve onlara düşman hukuku uygulamaya, bireyleri sistem dışına atmaya çalışmışlardır. Bu süreç günümüzde de hala sürdürülmektedir. Ceza yargılamalarına baktığınızda, infaz sisteminin dahi farklı uygulandığını çok rahat görebiliriz. Düşman hukukunun uygulandığı bir ülkede, hukukun üstünlüğünden ve güvenliğinden nasıl bahsedebiliriz? İnsan onurunu bunun neresine koyacağız? İnsan onuru olmadan, insan hak ve özgürlükleri de olmaz. Düşman hukuku uygulayarak öncelikle insan onuru zedeleniyor” şeklinde konuştu.
“AVUKAT YOKSA İNSANLARIN YAŞAM GÜVENCESİ DE YOK”
Hukukun görevinin, kişi hak ve özgürlüklerinin özgürce kullanımını sağlamak ve başka kişilerin bu hakları özgürce kullanımına müdahale etmesini engellemek olduğunu vurgulayan Yeşilboğaz, “Biz avukatlar, hukukun üstünlüğü ilkesi çerçevesinde hukukun bu işlerliğini sağlanmak, kişi hak ve özgürlüklerini hiçbir gücün karşısında ezdirmemek, hakkın kişiye teslim edilmesini, kişinin adalete erişimini, adil yargılanma hakkını sağlamak için varız. İnsan hakları alanında en çok mücadele veren avukatlardır. Ülkemizde üstü örtülmeye çalışılan birçok suçun ortaya çıkmasında ve faillerinin yakalanmasında, suçluların gerekli cezayı almasında en çok katkıyı, insan hakları savunucuları olan avukatlar yapmıştır. Avukatlar bu uğurda şiddet görmüşler, öldürülmüşler, ancak insan hakları mücadelesinden vazgeçmemişlerdir” ifadesini kullandı.
“TUTUKLANDIK, VURULDUK AMA YILMADIK, ÖLMEDİK”
Baroların ve avukatların her ay bir ilde adliye önünde gerçekleştirmiş olduğu adalet nöbetinin temelinde; avukatların, tüm yurttaşların temel hak ve özgürlüklerini, doğayı savunmak ve korumak olduğunu dile getiren Yeşilboğaz, “Biz avukatlar, toplumun güvencesiyiz, karanlıktaki umut ışığıyız. Avukat yoksa adalet yok, özgürlük yok, insanların yaşam güvencesi yok. Avukatların sesi kesilirse, yurttaşların nefesi kesilir. Avukatlar da zaten bu yüzden sistematik bir şekilde susturulmaya, sindirilmeye çalışıyor. Duruşmalardan atıldık, tutuklandık, Tahir Elçi gibi vurulduk ama hiçbir zaman yılmadık, ölmedik, azalmadık. Biz avukatlar, Atatürk’ün hukukta ve insan haklarında yaptığı devrimleri yaşatmak için varız, sizler de bu mücadele için var olmak zorundasınız. Bu mücadeleyi hep birlikte özgür ruhumuzla vereceğiz” diye konuştu. İnteraktif katılımın sağlandığı panelde baro başkanları öğrencilerin sorularını yanıtladı. Panelin sonunda Çağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yücel Ertekin sunumlarından dolayı baro başkanlarına plaket takdim ederek, ‘Akdeniz Senfonisi’ adlı kitabını imzalayarak hediye etti.