Necdet TAŞ

Çin'in Hubey eyaletine bağlı Wuhan kentinde ortaya çıkan virüs salgını nedeniyle ölü sayısı artıyor. Son bilgilere göre ölü sayısı 106'ya yükseldi. Virüsün tespit edildiği vaka sayısı ise 5 bine yaklaştı. Farklı ülkeler Çin'in Vuhan kentindeki vatandaşlarını tahliye etmeye başlayacaklarını duyurdu. Almanya'da ilk kez corona virüsü tespit edildi. Böylelikle, virüs Çin dışında 17 ülkeye sıçradı. Ukrayna ise Çin'deki vatandaşlarına "ülkeyi terk edin" çağrısını yaptı. Öte yandan Virüs Çin dışındaki ülkelere de yayılmaya devam ediyor. Virüs son olarak Almanya'da tespit edildi. Virüs, Çin ana karası dışında Hong Kong ve Makao özel idari bölgeleri ile Tayvan'da görülürken, bölge ülkeleri Tayland, Güney Kore, Japonya, Singapur, Vietnam, Malezya, Kamboçya, Sri Lanka ve Nepal de ülkelerinde virüsü taşıyan kişilerin olduğunu doğrulamıştı. Yeni tip corona virüs, çoğunlukla Çin'den bu ülkelere giden kişiler yoluyla Fransa, Kanada, ABD, Avustralya ve Almanya'ya da sıçradı. Japonya'da, ay başında Çin'in Wuhan kentinden gelen turist kafilesini gezdiren bir otobüs şoförü ile Vuhan'dan gelen bir kişide yeni tip corona virüsü tespit edildi. Japonya Sağlık Bakanlığının açıklamasında, ülkede iki kişide daha yeni tip corona virüsü görülmesiyle toplam vaka sayısının 6'ya çıktığı bildirildi. Tayland'da, virüsten etkilenenerin sayısı 14'e yükseldi.  Singapur Sağlık Bakanlığı ise ülkede son 24 saatte 3 kişinin daha yeni tip koronavirüs taşıdığının tespit edildiğini açıkladı. Bakanlık, Singapur'da vaka sayısının 7'ye çıktığını, son 2 vakanın 19 ve 23 Ocak'ta Vuhan'dan Singapur'a gelen Çin vatandaşları olduğunu duyurdu. Çin hükümeti Wuhan'in bağlı olduğu Hubey eyaletindeki 17 kente giriş çıkışı yasakladı. Kentler dev birer karantina merkezi haline geldi ve kent halkı adeta tecrit altında yaşıyor.

ÖLÜ SAYISI 106

5 yıldır Çin’in Kumming Şehrinde yaşayan Mersinli vatandaş Selçuk Ersoy, ülkedeki corona kabusunu gazetemize değerlendirdi. Çin’de hastalıkla ilgili olağanüstü bir güvenlik önlemi alındığını ifade eden Ersoy, “Şu anda maskesiz çıkmak yasak dışarı. Meydanlarda, havaalanlarında, tren istasyonlarında ellerinde derecelerle insanların ateşine bakıyorlar. Ateşi yüksek olan herkesi karantinaya alıyorlar. Sinemalar, konserler, toplantılar hepsi iptal oldu. Nefes almakta bile zorlanıyoruz maske yüzünden. Çin'in Wuhan kentinde bir vatandaşın rakun yemesiyle başlayan Corona virüsü dünyayı tehdit etmeye başladı. Belirtileri grip virüsüne benziyor. Öncelikle öksürük, halsizlik daha sonra yüksek ateş belirtileri arasında. Hastalık virüs kapıldıktan  7-9 gün sonrasında belirtilerini gösteriyor. Hastalık kısa zamanda zatürreye dönüşüp, bir süre sonrasında iç organlarda tahribat veriyor. Çok fazla öksürük yapıyor. Öksürüğün dışında ise bir süre sonra zatürreye neden olup, bağışıklık sistemini çökertiyor. Bunun dışında sosyal medyada çok fazla şey duyuyoruz. Hatta ana akım Türk medyasından çok fazla şeyler duyuyoruz ama bunların birçoğu gerçek değil. Şuan itibariyle Çin’de hasta sayısı 5 bin civarında. Ama sayı her geçen gün artıyor. Dün 2 bin 700 iken bugün bu sayısı 5 bin oldu. Muhtemelen yarın daha da artacak. Ölü sayısı ise 106 ama tabi bu da giderek artacak. Peki neden bir günde arttı. Bunun nedeni de şu sıralar burada Çin Yılbaşı tatili var ve bu tatilde insanlar deli gibi seyahat ediyor Çin’de. Bu benim gördüğüm 5. Çin Yılbaşısı ve genellikle böyle oluyor. O kadar çok insan seyahat ediyor ki anlatamam. Malum Çin zengin bir ülke ve insanları da seyahat etmeyi seviyor. Yaklaşık 1 milyar insan belki bu tarihte sürekli mobil halde seyahat ediyor. İşte aile ve akraba ziyaretleri derken insanların birbiriyle olan temasından dolayı hastalık sürekli bulaşıp artış gösteriyor. Türkiye’de çok şükür halen hastalığın ulaşmadığı bilgisini alıyoruz. Hastalığın oralara da ulaşmaması için de havaalanları, Limanlar ve gümrük kapılarından çok denetim yapılması lazım. Çünkü Çin’den gelen insanların ne olacağı belli değil. Çin medyası da bir yandan corona virüsünü konuşurken bir yandan da Elazığ depremini konuşuyor. Buradan ben de ülkeme ve ülkemin insanlarına geçmiş olsun demek istiyorum. Ölenlere Allah rahmet eylesin. Yaralananlara da geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Corona Virüsü ile ilgili o kadar çok komplo teorisi var ve ne olacağını ben de bilmiyorum” ifadelerini kullandı.

TÜRK VATANDAŞLARI ÇİN’İ TERK EDİYOR

Çin’de bulunan Türk vatandaşlarının ülkeyi terk ettiğinin altını çizen Ersoy, “Metrolarda, otobüsler ve dışarıda maske takmak ve böyle hayatımızı geçirmek zorundayız. Ama buna rağmen halen bazı insanlar maske takmamakta diretiyor. Aslında Çin çok hijyenik bir yer değil. Hijyenik bir yer olmadığı için de ister istemez hastalıklar çıkabiliyor ve bu hastalıklar da çabuk yayılabiliyor. Çinliler daha önce de yılan ve rakun yiyorlardı. Ancak bu sefer yedikleri hayvandaki bulaşıcı hastalık ve virüs bir şekilde insana geçti. Biraz da sosyal medyada dolaşan iddialara değinmek istiyorum. Mesela Çin’de tüm uçak ve otobüs seferleri durdu mu? Şeklinde sorular var. Hayır tüm uçak seferleri durmadı. Sadece karantina altına alınan Wuhan kentinin havaalanı kapalı durumda. Şuan ülkedeki diğer havaalanları kullanılıyor ama süreç neyi gösterir onu bilemem. Öte yandan bu virüsün ABD tarafından yapılan bir biyolojik savaş metodu olduğu söyleniyor. Tabi bu daha çok Türkiye’de dillendiriliyor. İşte neymiş efendim yaşlıları öldürme projesiymiş. Kardeşim Çinliler neden yaşlıları öldürsün? Çin’de kanunsuz bir iş yapmak gerçekten çok ama çok zor. Kanunlar gerçekten çok güçlü. Çok saçma geliyor kulağa ancak ölenlerin çoğu yaşlı insan. Çünkü dedim ya bu hastalık bağışıklık sistemini çökertiyor. Herhangi bir ilacı da yok.  Yalnız bu hastalıktan yaklaşık 60 kişinin kurtulduğunu biliyoruz. Çin hükümeti bazı şeyleri saklıyor mu? Şeklinde de sorular var. Bunu bilmiyoruz ancak ne kadar saklasa da Dünya Sağlık Örgütü var. Burada şuan bu hastalıkla mücadele eden Türk doktorlar da var ve sürekli hastalıkla ilgili bilgileri Dünya Sağlık Örgütü ile paylaşıyorlar. Peki bu virüs Türkiye’ye gelir mi? elbette gelebilir. Ne de olsa bu hastalığı taşıyan insan. Çin’de şuan çok az Türk vatandaşı kaldı. Kaçabilen kaçıyor. Ben ise halen buradayım” dedi.