KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Ersin Tatar iki günlük bir Mersin ziyareti gerçekleştirdi.
KKTC ile ilgili olarak, ülkemizin uluslararası siyasete damga vuracak önemli kararları öncesinde bu ziyaret, özellikle Mersin için ve yakın gelecekte Mersin/KKTC ilişkileri bağlamında özel bir anlam ve değer taşımaktadır.
Diplomatik, konjonktürel ve sıcak politika açısından Kıbrıs meselesi, tarihin en kritik kavşaklarından birini yaşıyor.
İki devletli çözümün öne çıktığı şu günlerde, KKTC devlet iradesi ve bu iradenin yönetsel kişiliğini temsil eden KKTC Cumhurbaşkanlığı makamı, yaşadığımız tarihî süreçte olağanüstü bir anlam kazanmıştır.
Sn. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, politik kavrayışı ve vizyoner kişiliğiyle, bu anlamın gerekleri dolayında Türkiye Cumhuriyeti dış politikasıyla tam uyumlu çalışarak, tarihi bir sürece damga vurmaktadır.
İşte bu son derece kritik günlerde, özellikle de Sn. Başkan R. Tayyip Erdoğan’ın ziyaretlerinin hemen öncesinde, KKTC Cumhurbaşkanının Mersin’i teşrifleri özel bir değer kazanmıştır.
* * *
Bundan önce ne zaman Mersin’e bir Cumhurbaşkanı gelmişti? diye hatırlamaya çalıştım: Tam 10 yıl önce, Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff kentimize gelmişti. O gün de karşılama grubundaydım ve konuk Cumhurbaşkanıyla bir süre baş başa sohbet etme fırsatını bulmuştum. Lisans eğitimimi Almanya’da yapmış olmam üzerinden Mersin’in yakın tarihinde Almanya ile olan yakın ilişkilerini gündeme getirmiş ve konuyu daha sonra çeşitli yazılarımda okurlarımla paylaşmıştım.
Sn. Ersin Tatar’ın Mersin ziyaretleri için hazırlanan programa, makamın tensipleriyle davet edildiğimde, bunun Mersin/KKTC ilişkileri için bir fırsat olabileceğini düşündüm.
Zaten son dönemde ülkemizle ilgili olarak atılan bazı çok kritik adımların ve dış politikaya ilişkin alınan kararların odağında KKTC vardı ve ben bu sürecin Mersin için vaat ettiği imkânların bu kentte nasıl dikkatlerden kaçtığını defalarca ve üzülerek irdeleyip yazmıştım.
Nitekim, bu yazılarımın KKTC Cumhurbaşkanlığı düzeyinde ilgiyle izlendiği bana iletildiğinde, meselenin daha yakından takibi için bu davet daha da anlam kazanmıştı.
Sonrasında ise, nazik ilgileriyle Sn. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar beni telefonla aradıklarında, Mersin/KKTC ilişkilerinde beni karamsarlığa sevk eden Mersin kaynaklı ihmaller dizisinin aşılabileceği yönünde köklü bir inanç doğdu.
Bu inancımın beni yanıltmadığını da, kentim adına sevinerek gördüm.
Sn. KKTC Cumhurbaşkanı’nın tüm programını birlikte takip ettim; görüşmelerini izledim.
Televizyon ve radyo programlarında bulundum.
Kendileriyle baş başa sohbet etme fırsatım oldu. Mersin – Kıbrıs ilişkilerinin gelişmesi için neler yapılması gerektiği konularını ayrıntılı olarak konuştuk.
Programla ilgili notları kısaca paylaşmak isterim:
Önce Tarsus’ta Nusret Mayın Gemisi ziyaretinde Tarsus Belediye Başkanı ve çok sayıda Kıbrıs Gazisi kendilerini karşıladı, güzel bir etkinlik programı gerçekleştirildi.
Daha sonra Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü’nü ziyaret ettiler. Yetkililerle görüştüler, kendilerine faydalı bir sunum yapıldı.
Kısa bir süre önce Mersin Yatırımcı İşadamları Derneği Başkanı ve üyeleri de buranın önemini fark ederek Alata’yı ziyaret etmişlerdi. Ben de on yıl önce buranın değeri konusunda yazdığım bir yazıyı hatırlatarak, Alata’nın önemi konusunda yeniden bir köşe yazısı yazmıştım.
Sn. KKTC Cumhurbaşkanı’nın, yoğun ziyaret programına ve öngörülen kısa süreye rağmen, Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü’nün farkına vararak burayı ziyaret etmesi ayrı bir değer kazanıyor.
Şimdi buranın çok gayretli, vizyoner, gerçekten buranın önemini kavramış donanımlı bir müdürü var.
Alata Müdürü Cengiz Türkay, konuk Cumhurbaşkanı’na bir sunum yaptı.
Buna göre, Alata bölge olarak Mersin, Adana, Osmaniye, Hatay, Antalya, Kahramanmaraş, Isparta, Burdur illerini kapsıyor.
Neden Kıbrıs’ı da kapsamasın?
Anamur’dan gelen su ile adada tarım gelişecek ve mutlaka Alata ile işbirliği içerisinde bir çalışmaya gerek duyulacaktır.
Başta turunçgiller olmak üzere meyvecilik, sebzecilik, süs bitkileri, arıcılık, tarım ekonomisi, toprak- su kaynakları, hasat sonu fizyolojisi, gıda araştırmaları, biyo-çeşitlilik ve genetik kaynaklar, zaten Alata’nın araştırma konuları içerisinde.
Çok sayıda proje sonuçlanmış ve birçok projenin de çalışması sürmektedir.
Ayrıca Alata doğal flora ve faunası, doğal kumul alanları ve ekotonları ile biyo-çeşitliliğin iyi bir örneğini oluşturduğundan, Kültür Bakanlığı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 1. Derece Doğal Sit Alanı ilan edilmiş.
Sn. KKTC Cumhurbaşkanı’nın yoğun gündem içerisinde burayı ziyaret ederek bilgilenmesi, önemli bir öngörüdür; gelecek açısından ve Mersin/KKTC ilişkileri bağlamında kıymetle not edilmelidir.
* * *
Sn. Cumhurbaşkanı ile uzun yıllar dostluğu olan ve ona yol arkadaşlığı yapan Mudahar Akar Bey, yaz mevsimini Erdemli- Avgadı Yaylasında geçiriyor.
Sn. Ersin Tatar iki yıl önce Başbakanlığı döneminde yine Avgadı’ya gelmişti.
Ayrıca burada yazı geçiren çok sayıda Kıbrıslı var.
Sn.Mudahar Akar’ın teşviki ve Erdemli Belediyesi’nin konuyu önemseyen katkısı ile burada Sn. Ersin Tatar adına bir park açılışı yapıldı.
Erdemli Belediyesi’ni, mükemmel bir organizasyonla gerçekleştirdiği bu park açılışı için kutlamak lazım.
(devam edecek)