“MESEM ve ÇEDES projeleri durdurulsun”


Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) ile Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES) Projelerine tepki gösteren Eğitim-Sen Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül, ““Bir gün okul, dört gün iş” sloganıyla hayata geçirilen (MESEM) uygulaması öğrencilerin patronlara ucuz iş gücü olarak sunulmasının önünü açmıştır. MESEM projesiyle 300 bini çocuk olmak üzere, 1 buçuk milyonun üzerinde insanın emeği patronların hizmetine sunulurken, yüzbinlerce çocuk ve gencimiz MESEM’in çarkları arasında acımasızca öğütülmektedir. Yüzbinlerce çocuk ve gencimiz ‘çırak’ ya da ‘stajyer’ kimliğiyle işçi gibi çalıştırılıp emek sömürüsünün sınırları zorlanmaktadır. MESEM ve ÇEDES Projeleri derhal durdurulmalıdır” dedi.

 

Tarih : 13 Mart 2024 Çarşamba 15:23

Necdet TAŞ

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Mersin Şubesi üyeleri, Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) ile Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES) Projelerine tepki göstermek amacıyla Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı. Burada konuşan Eğitim-Sen Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül, “Türkiye’de uzun süredir eğitim sisteminde ve okullarda iktidarın siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda piyasacı ve dinci bir kuşatmanın yaşandığı bilinmektedir. Millî Eğitim Bakanlığı’nın patronlara ucuz iş gücü sağlamak için gündeme getirdiği Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) ve eğitim sistemini büyük ölçüde dinselleştirmeyi hedefleyen ÇEDES projesinin sonuçları, öğrencilerimizin ve çocuklarımızın nasıl tehlikeli bir kuşatmayla karşı karşıya olduğunu göstermektedir. “Bir gün okul, dört gün iş” sloganıyla hayata geçirilen (MESEM) uygulaması öğrencilerin patronlara ucuz iş gücü olarak sunulmasının önünü açmıştır. MESEM projesiyle 300 bini çocuk olmak üzere, 1 buçuk milyonun üzerinde insanın emeği patronların hizmetine sunulurken, yüzbinlerce çocuk ve gencimiz MESEM’in çarkları arasında acımasızca öğütülmektedir. Yüzbinlerce çocuk ve gencimiz ‘çırak’ ya da ‘stajyer’ kimliğiyle işçi gibi çalıştırılıp emek sömürüsünün sınırları zorlanmaktadır” dedi.

MESEM’LER ARTIK TERCİH EDİLMİYOR”

“Son yıllarda iktidar eliyle derinleştirilen ağır ekonomik ve toplumsal sorunlar MESEM’leri bir tercih olmaktan çok, yüzbinlerce çocuk ve genç için adeta bir zorunluluk haline getirilmiştir. Ülkede en düşük emekli aylığının 10 bin lira olduğu koşullarda MESEM kapsamında çalıştırılan yoksul ailelerin çocukları, okumak yerine zorunlu olarak çalışmaya zorlanmaktadır. Ekonomik sorunlarla ve ağır borç yüküyle boğuşan yoksul emekçi aileleri, asgari ücretin yüzde 30’u ila yüzde 50’si arasında ücret ödenmesi nedeniyle MESEM gibi uygulamalara mecbur bırakılmıştır” şeklinde konuşan Sümbül, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Çocukların yasal olarak tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde çalıştırılması yasak olmasına rağmen, MESEM bünyesinde çalıştırılan çocuklar/gençler iş cinayetlerinde yaşamını yitirmeye devam etmektedir. Çocuk işçiliğinin devlet eliyle meşrulaştırılması anlamı taşıyan MESEM bu haliyle uygulaması nedeniyle sadece son bir yıl içinde en az 8 çocuk çalışırken hayatını kaybetmiştir.  Oysaki MESEM uygulaması çocukları güvencesiz çalışma ortamlarından kurtaran, gençleri işverenin insafsızlığına bırakmayan iş sağlığı güvenliğine uygun biçimde yeniden yapılandırılmalıdır.  MESEM öğrencilere mesleki eğitim verilen ya da iddia edildiği gibi staj üzerinden beceri kazandıran bir uygulama değil, patronlara kaynak aktarmak amacıyla oluşturulmuş bir teşvik sistemidir. Var olan sorunların çözülemediği Mesleki Eğitim Merkezlerinde 150 bin olan öğrenci sayısı Mesleki Teknik Anadolu liselerinde açılan MESEM programlarıyla da desteklenerek 1,5 milyonu aşmış ve çocuk işçi ölümlerinin önüne geçilemez olmuştur. Milli Eğitim Bakanlığı sorumluluğunu üzerinden atmak için ivedilikle yeni iş güvenliği genelgeleri yayımlayarak artan iş yeri kazalarında yaralanan, sakatlanan ve hayatını kaybeden çocuklarımızın sorumluluğunu kısmen işletmelere, kısmen de bu okullarımızda görev yapan koordinatör öğretmenlerine yüklemeye çalışmaktadır. Bu durum asla kabul edilebilir bir durum değildir. 12 yıllık zorunlu eğitim süresini fiilen 8 yıla indiren ve devlet eliyle ucuz işçiliği özendiren MESEM uygulaması daha fazla can almadan çocuklarımızın can güvenliğini sağlayan, emek sömürüsünü ortadan kaldıran, iş sağlığı güvenliği / sosyal güvenlik haklarını tanıyan, patronları değil öğrencileri merkeze alan nitelikli bir mesleki eğitim politikası yeniden dizayn edilmelidir.  MESEM ve ÇEDES projeleri uluslararası sözleşmelerde yer alan çocukların hakları ve eğitimi ile ilgili temel haklar ve özgürlüklere temelden aykırıdır ve derhal durdurulmalıdır. Çocuklarımızın ve öğrencilerimizin siyasi iktidarın kendi siyasal-ideolojik hedeflerine ulaşmak için hayata geçirilen MESEM, ÇEDES ve benzeri projelerin parçası haline getirilmesine sessiz ve tepkisiz kalmayacağımız bilinmelidir. Bu konuda eğitim ve bilim emekçileri başta olmak üzere, öğrencilerimizi, velilerimizi ve demokratik kamuoyunu MESEM ve ÇEDES uygulamalarına karşı birlikte tutum almaya ve ortak mücadeleye davet ediyoruz.”

 

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!





 
  Akdeniz Gazetesi


 
  FLAŞ HABER
 

  BASIN İLAN KURUMU İLANLAR

 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün


  SOSYAL MEDYA
 
 

 


  

 
 
ANASAYFA BİK İLANLAR İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
akdenizgazetesi.net © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA