Hüseyin KIRKGÖZ

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Eğitim-Sen Tarsus Şube Başkanı Yasemin Yücel, “Uzun bir aradan sonra öğretmenler bugün yeniden okullarındaydı. Salgının yaşamamızı adeta kuşatmaya devam ettiği koşullarda mesleki çalışmalar için okullara giden arkadaşlarımız gittikleri okulun bıraktıkları okul olmadığını fark ettiler. Fiziki mesafeyi koruyarak biraz da kaygılanarak arkadaşların hasret gidermesi; 13 Mart’ta bıraktıkları okula alışmaya çalışan öğretmenler;  cevaplanamayan onlarca sorunun yarattığı belirsizlik ve okul yönetimlerinin bütçe ve personel yetersizliğinden dolayı alamadığı önlemler yeni okulun ilk gününden hafızalarımızda kalanlar oldu” ifadelerini kullandı.

 SORUNLAR İLK GÜNDE BAŞLADI

Okulun ilk günü kimi illerde öğretmenlerin yine istekleri ve uzmanlık alanları dışında yapılmış görevlendirmelerle karşılaştığını ifade eden Yücel, “Uyarımızı yineleyelim; öğretmenleri istekleri ve uzmanlık alanları dışında görevlendiremezsiniz. Uzman sağlık emekçilerinin yapması gereken işlerde yapılacak bir görevlendirmeyi düşünmek dahi istemiyoruz. Öğretmenler, gerektiğinde uluslararası sözleşmeler ve iç hukuktan kaynaklanan haklarını kullanmakta tereddüt etmeyecektir. Salgın koşullarında okulun ilk gününde, bizi en fazla kaygılandıran konu alınan önlemlerdi. Günler, hatta haftalar boyunca alınması gereken önlemlerin neler olduğunu, bunların gerçekleşmesi için ek bütçe hazırlanması ve ek personel istihdam edilmesi gerektiğini ifade ettik. Okulların yüz yüze eğitime başlamaya hazır olup olmadığını değerlendirmek için ayrıntılı sorular hazırladık. Bugün Eğitim Sen üyeleri bulundukları her okulda bu sorulara yanıt aradılar ve aramaya da devam edecekler. Okullarda alınan önlemleri, mesleki çalışmalar için okullarda bulunan eğitim emekçilerine sorduk. Sadece 8 saat devam eden anketimize bu kısa süre içerisinde 2212 kişi katıldı. Katılımcıların yüzde 9’u alınan önlemleri yeterli bulurken, yüzde 26’sı kısmen alınmış, yüzde 40’ı yetersiz ve yüzde 25’i önlem alınmamış yanıtını verdi” dedi.

 ÖNLEMLER YETERSİZ

“Katılımcıların büyük çoğunluğunun “yetersiz” ve “kısmen alınmış” seçeneklerini işaretlemiş olması bir gerçeği ortaya çıkarmaktadır: ”Okul eğitim yöneticileri salgına karşı önlem almaya çalışmış ancak aldıkları önlemler öğretmenler başta olmak üzere eğitim emekçileri tarafından yeterli bulunmamıştır. Bu durumun nedenlerinden birincisi okulların önlem alacak bütçesinin olmaması; ikincisi de bu önlemleri yaşama geçirecek ve bunun sürekliliğini sağlayacak ek personelin bulunmamasıdır” ifadelerini kullanan Yücel, açıklamasını şöyle sürdürdü: “MEB, bu durumu dikkate alarak hızla okulların salgına karşı korunaklı hale getirilmesi için ek bütçe hazırlığına başlamalı, ek personel için de Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan ödenek ve kadro talebinde bulunmalıdır. Katılımcıların sadece yüzde  9’unun alınan önlemleri yeterli gördüğünü ifade etmesinin de oldukça anlamlı olduğunu belirtmemiz gerekmektedir. Sadece maske takarak ve alınan bu yetersiz önlemlerle yüz yüze eğitime geçilmesinin mümkün olmadığı ortadadır. MEB’in bu durumu mutlaka dikkate alması ve alınan önlemleri gözden geçirmesi gerekmektedir. Okulların bir an önce yüz yüze eğitime başlaması için öğrencilerimizin ve eğitim emekçilerinin sağlığını koruyacak gerekli ve yeterli tüm önlemlerin hızla alınması gerekiyor. Bunun gerçekleşmesi için dayanışma, ortak akıl ve güçlü bir toplumsal mutabakat gerekli. Bunun gerçekleşmesi için MEB’in hızla adım atması ve konunun tüm tarafları ile bir araya gelmesi gerekmektedir.”