Haber Merkezi
CHP Mersin Milletvekili Cengiz Gökçel, tarımda dışa bağımlı olduğumuzu belirterek öz kaynakların ithalat için harcandığını ifade etti. Çiftçinin büyük iki gider kalemi olduğunu vurgulayan Gökçel, “ Baktığımızda çiftçimizin iki gider kalemi öne çıkıyor. Birincisi gübre diğeri ise hayvan yemi. Bu iki girdinin yerli kaynaklardan temin edilmeden tarımdaki üretim problemini çözmemiz mümkün değil” dedi. İktidarın tarım politikasını eleştiren Gökçel, “ İktidarın uygulamış olduğu tarım politikası aslında çiftçiyi bitirme politikasıdır. 18 yıldır ithalat baronları dışında tarım ürününden para kazanan kalmamıştır. AKP iktidarı ve özellikle bu sistem çiftçiyi bitirme politikası oluşturmuş ve maalesef başarılı olmuştur” dedi.
“TARIMIN BİTİRİLİŞİNİ YENİ EKONOMİ PROGRAMI OLARAK SUNUYORLAR”
Berat Albayrak’ın sunumunu yaptığı Yeni Ekonomi Programında tarıma yeterince yer verilmemesini eleştiren Gökçel, “Yeni Ekonomi Programı olarak sunulan programın iktidarın tarıma ilişkin bir beklentisinin olmamasının sunumuydu, çiftçiyi daha fazla nasıl sermayedarların insafına bırakacaklarının programıydı” şeklinde konuştu. Genel bütçede tarıma ayrılan kısmın yetersiz olduğunun altını çizen Gökçel, “ Eğer iktidar tarımsal üretimin artması için samimi bir yaklaşım içerisinde olsaydı tarımın bütçedeki payını yüzde 2-3’lere çıkartırdı. Ama mevcut durumda görüyoruz ki yüzde 1’i dahi vermiyorlar” dedi. 2020 yılı sonuna gelinmesine rağmen çiftçi desteklemelerinin açıklanmamasına da değinen Gökçel, “ Bakan bey çiftçilerin gelirinin garanti altına alacaklarını, avans sistemi kuracaklarından bahsediyor. Gelin görün ki 2020 yılı biterken hala tarımsal destekler açıklanmadı. Hasat yapılmış, tarımsal takvim bitmiş yeni sezon başlıyor fakat ortada hala desteklemeler açıklanmadı. Bu şekilde mi çiftçinin geliri garanti altına alınacak?” dedi. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı tarımsal yatırımları eleştiren Gökçel, “ Tarımın gerçekliğinden uzak bir orta vadeli program sundular. Sunulanlar neler diye baktığımızda karşımıza çıkan çiftçinin şirketlerin insafına bırakılması. Şimdiye kadar sürdürdükleri ithalata dayalı tarım politikasının devam edecek olması. Şeker fabrikalarını satıp bundan gurur duyuyor olmaları” dedi.
“BU POLİTİKALARLA ÜRETİCİ DE TÜKETİCİ DE YOKSULLAŞACAK”
İthalata ve şirketlere dayalı tarım politikasının yanlışlığını vurgulayan Gökçel, “Bu politikalarla çiftçinin kalkınması mümkün değil. Çiftçi birliklerini, iştiraklerini yok ettiler. Çiftçi ürününü pazarlayamaz hale geldi. Şirketlerin kapı kuluna döndü çiftçiler. Çiftçisini şirketlerin insafına bırakan bir tarım politikası olmaz. Tarıma dayalı devlet fabrikaları satıldı. Sözleşmeli tarım diye bir şey çıkarttılar, ülkenin tarım politikasını birkaç şirkete bıraktılar. Bize anlatılanların da politika olduğuyla alakalı da şüphelerimiz var. Bu iktidarla ülkenin yönetilmediği aksine savrulduğunu herkes biliyordu keza bu programla malumu ilan etmiş oldular. Ülkeye yapacakları en büyük iyilik koltuklarından kalkıp, yönetimden ellerini çekmeleri olacaktır” dedi.