Gülten Yıldız, 3 aydır yayla köyünde yevmiye ile çalıştıklarını, kazandıkları parayla da evine beyaz eşya aldıklarını, bazı eşyaları da yenilediklerini belirtti. Zaman zaman gelip kontrol ettikleri evlerinin son geldiklerinde hırsızlar tarafından talan edildiğini görünce yıkıldıklarını söyledi. Yıldız, "Çocukların kitaplarını almak için köyden geldik, gelmişken evimizi yıkayalım, ne var, ne yok, ona göre taşınalım dedik. Geldik şok olduk. Çünkü evimizde hiçbir şey kalmamıştı. Perdelerime varana kadar almışlar. Televizyonum vardı, oturma gurubum vardı, her şeyim vardı, çocuklarımın yattığı yastığa kadar almışlar. Evimiz o kadar da tenhada değil. Evimiz yol kenarında. Komşularımın veya başkalarının duyarsızlığına çok üzüldüm" dedi.
"KİMSEYE HAKKIMI HELAL ETMİYORUM"
Çok zor şartlarda çalışarak eşya aldığını anlatan Yıldız, "Kan emeklerim. Kimseye hakkımı helal etmiyorum. Türk polisinden, emniyetimizden de yardım istiyorum. Vatandaşlarımızdan da bize yardımcı olmalarını istiyorum, çünkü hiçbir şeyim kalmadı. Serecek çulum bile yok. Kilim, halım, battaniyelerim neyim varsa hepsini yenilemiş gitmiştim. Kapılara da el atmışlar, daha neyimi alabilirler, her şeyi almışlar. Çok zor bir durum, el yıkanan musluğa kadar her şeyi soymuşlar. Herkesten yardım bekliyorum. Bunu yapanlarında bulunmasını istiyorum. Bizim ciğerimiz yandı başkalarının yanmasın" şeklinde konuştu. 4 çocuk annesi Yıldız, çocuklarının halen yayla köyünde olduğunu, onların bu durumu görmelerini istemediğini dile getirdi. "Ne yemek yiyebiliyorum, ne su içebiliyorum, sözün bittiği yerdeyiz" diyen Yıldız, çocuklarının da bu şok edici görüntüden etkilenmesini istemediğini kaydetti. Yıldız'ın tek isteği evini soyan hırsızların, başkalarının da canını yakmadan bir an önce yakalanması. (iha)