Mersin’in merkez Mezitli ilçesinde yer alan ve sütunlu caddesi, höyüğü, antik limanı, su kemerleri, hamamı ve akropolleri ile dünya tarihi miraslarından birini oluşturan Soli Pompeiopolis Antik Kenti’nde, 1999 yılında başlayan kazı çalışmalarının bu yıl 21’incisi gerçekleştiriliyor. Tarihi M.Ö. 1500 yılına uzanan Soli Pompeiopolis Antik Kenti’nde bu yılki kazılar 20 Temmuz’da başladı. Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Müzecilik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Remzi Yağcı başkanlığında sürdürülen kazılar sona erdi. 70 gün süren kazılarda, anıt mezarın ayrıntıları ortaya çıkarıldı.

"ARATOS’UN ANIT MEZARININ AYRINTILARI ORTAYA ÇIKARILDI"

Kazı Başkanı Prof. Dr. Yağcı, Soli Pompeipolis kazılarına 20 Temmuz’da başladıklarını ve bugün itibariyle tamamladıklarını söyledi. Bu süre içerisinde zaman zaman 20’ye ulaşan kazı ekibiyle çalışma yaptıklarını kaydeden Yağcı, "Ekip Aratos’un erken imparatorluk dönemine tarihlenen mezarında temizlik ve belgeleme çalışmalarını gerçekleştirdi. Bu çalışmalar sonucunda anıt mezar olarak adlandırılan mimaride oldukça ayrıntılar keşfedildi. Bunun üzerine çalışmalarımız sürecek. Orta bölümdeki temizlik çalışmalarını tamamladıktan sonra, restorasyon aşamasına geçilecek ve Aratos’un mezarı ziyarete açılacak. Önemli buluntu derken her yıl Soli Pompeipolis’de yeni bir buluntu grubu çıkıyor. Örneğin bazı yıllar heykeller çıkabiliyor. Bu yıl da mimari yıl olarak ilan ediyoruz. Burada anıt mezarın ayrıntıları ortaya çıkarıldı. Bu çok önemli. Çünkü şimdiye kadar bilinmeyen Soli Pompeipolis’in farklı bir dönemi açığa çıkarıldı. Buda Soli Pompeipolis’in ünlülerinden biri olan Aratos’a ait. Hem tarihsel hem arkeolojik açıdan hem de bilim tarihi açısından bu çalışma çok önemli" dedi.

"BURASI ÜLKEMİZİN ADINI DÜNYAYA DUYURACAK NİTELİKTE"

Bu bölgenin Mezitli’den başlayarak Mersin’in ve Türkiye’nin adını dünyaya duyuracak nitelikte olduğunu vurgulayan Yağcı, "Sadece turistik anlamda değil. Bunun tabi bilim tarihi açısından da önemi var. Aratos kendi döneminin en ünlü kişileri arasında yer alıyordu. Ancak memleketi olan Soli’de gömüldü veya oraya defnedildi. Bu bakımdan çok önemli. Coğrafya açısından Aratos’un yaşamıyla ilgili ve çalışmalarıyla ilgili tekrar bir gündem oluşturdu. Biliyorsunuz astronom şair olan Aratos, aynı zamanda birçok özellikleriyle de tanınıyor. Bu özellikleriyle devirler boyu unutulmadı. Bildiğiniz gibi NASA ayda bir kratere adını verdi. Büyük ihtimalle burası UNESCO Kültür Miras listesine girecek. Yani burası turistik olarak da ziyarete açılacak. Burası bölgeye bir canlılık getirecek, kültürel bir zenginlik kazandıracak" diye konuştu.

AKADEMİSYEN, YAZAR VE SANATÇILAR: "2022 ARATOS YILI OLSUN"

Öte yandan Mersin'in Tarsus ilçe Belediyesi’nin, 2022’nin “Aratos yılı” ilan edilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı’na başvurusunun ardından akademisyen, yazar ve sanatçılar da bu girişimi desteklediklerini belirten açıklamalarda bulundular. Konuyla ilgili açıklama yapan Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan, Tarsuslu Filozof Aratos adına yıl ilan edilmesinin öncelikle felsefe ve aydınlanma çabaları adına anlamlı olacağını belirterek, “Antik Çağ’da yaşamış şair, matematikçi ve gökbilimci filozof Aratos adına yaptığımız bu girişimin akademisyenler ile gazeteci yazarlar tarafından desteklenmesi bizleri oldukça mutlu etti. 2022 Aratos yılı olmalıdır. Bu hareket birlikte hem Tarsus’un hem de Türkiye’nin tanıtılmasına da katkıda bulunacaktır. Sadece antik kentler değil, bu ülkenin antik çağdan bugüne kadar gelmiş bilim ve sanat insanları adına da yıl ilan edilmeli ve kültürümüzün bir parçası olan değerler toplumla buluşmalı ve genç kuşaklara da tanıtılmalıdır” dedi.

İŞTE O AKADEMİSYENLER

2022’nin Aratos yılı ilan edilmesi için Bozdoğan’ın öncülüğünde Tarsus Belediyesi’nin başvurusuna çeşitli üniversitelerden akademisyenler ile yazar ve sanatçıların Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca 2022’nin Aratos yılı ilan edilmesinin uygun olacağını ifade ederek bu girişimi desteklerini bildirerek açıklamalarda bulundular. Prof. Dr. İbrahim Ethem Derman, yazar Remzi Karabulut, Prof. Dr. Ahmet Ünal, Doç. Dr. Mustafa Günay, Prof. Dr. Zehragül Aşkın, gazeteci-yazar Uğur Pişmanlık, Kültür ve Turizm Bakanlığı eski müsteşar yardımcısı Abdullah Dörtlemez, Prof. Dr. Harun Tepe, arkeolog Hüseyin Adıbelli, yazar Ayşe Yetmen, Doç. Dr. Mustafa Günay, Dr. Ali İhsan Ökten, Prof. Dr. Sinan Özbek, tiyatro sanatçısı ve yönetmen Kazım Güçlü, Prof. Dr. Kamuran Elbeyoğlu, yazar Fazilet Çulha, Ekrem Kahraman, Prof. Dr. İzzettin Önder, Prof. Dr. Mustafa Şahin, yazar Ayca Öztorun, Emin Karaca, Seval Deniz Karahaliloğlu, Ali Özenç Prof. Dr. Aytül Kasapoğlu, tiyatro sanatçısı Orhan Aydın, iç mimar Semihi Vural, Prof. Dr. Doğan Göçmen, Doç. Dr. Muharrem Açıkgöz , program yapımcısı İbrahim Öngü, gazeteci Sinan Doğan, kooperatifçi Yasemin Kırğıl, heykeltraş Hasan Fuat Sarı, öğretmen Girne Aydın, eğitimci Filiz Arslan, mali müşavir Mehmet Akay, fotoğraf sanatçısı Bülent Akbaş, heykeltıraş Hasan Canel, mali müşavir Ziya Aykın ve Prof. Dr. İlter Uzel yaptıkları açıklamalarla desteklerini bildirdiler. (İha)