Adem GÜNEŞ

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Mersin Kent Konseyi "Kadın ve Siyaset Komisyonu" Mersin Kent Konseyi Ofisi önünde basın açıklaması düzenledi. Kadınlar, “Kadınım, varım, var olacağım”, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır”, “Bedenimiz ve emeğimiz bizim”, “Şiddetsiz bir dünya mümkün” gibi dövizlerle basın açıklamasında yer aldılar. Mersin Kent Konseyi Kadın ve Siyaset Komisyonu sözcüsü İlksen Sorguç Dinçer, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü hakkında bilgi vererek konuşmasına başladı. Dinçer, “8 Mart 1857 tarihinde New York’ta greve giden tekstil işçisi kadınların haklı mücadelesinde, yanarak hayatlarını kaybettiği günün anısına ilan edilen Dünya Kadınlar Günü’nde kadınlar hak mücadelesine devam etmekte. Geçmiş yıllarda, basınında yoğun ilgisinin olduğu bu günde kadınlar seslerini yükseltirken, ilerleyen yıllarda bu süreç bir hafta, 2 hafta sürer hale geldi” şeklinde konuştu. 

“HAK MÜCADELESİ, HER GÜN MÜCADELE EDİLİR HALE GELDİ”

Kadınların siyasal, sosyal ve toplumsal haklarını kullanamamaktan bahsederken, son yıllarda, insanların en doğal hakkı olan yaşam haklarının ellerinden alındığının mücadelesini verir hale geldiğine dikkat çeken Dinçer, "Anayasadaki eşitlik ilkesine ve kadınların seçme ve seçilme hakkının yasal olarak 1930’larda elde edildiğine dikkat çekerek, “Bu hakkı 1930’larda elde etmiş olmasına rağmen, erkekler kulübü haline getirilen siyasi yapılar içerisinde, muktedir bıyıklılar yüzünden kadınlar karar mekanizmalarında yer alamıyor.  Son yıllarda daha da ileri giderek kadınların hayatına kast ediliyor. Bu ülkede her gün en az 3 kadın öldürülüyor.  Uluslararası sözleşmeler CEDAW, İstanbul Sözleşmesi’nin yükümlülükleri yerine getirilmiyor. Uluslararası sözleşmelere uyumlu olarak çıkarılmış olan 6284 sayılı yasa uygulanmıyor. Hak mücadelesi, sadece 8 Mart haftasında değil, her gün mücadele edilir hale geldi. Yasal yükümlülükler yerine getirilsin, yasalar uygulansın kadınlar yaşasın. Anneleri, babaları tarafından öldürülmüş çocuklardan nasıl bir gelecek bekleyebilirsiniz” dedi. 

“SIĞINMA EVİ BULUNMAYAN 5 BELEDİYE MEVCUT”

Belediyelerinde de yasalar doğrultusunda sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini vurgulayan Dinçer, nüfusu 100 bini aşan yerlerde belediyelerin sığınma evi açmak zorunda olduklarını belirtti. Dinçer, “Mersin’de nüfusu 100 bini aştığı halde sığınma evi bulunmayan 5 belediye mevcut. Maalesef Akdeniz, Toroslar, Mezitli, Erdemli ve Silifke belediyelerinde sığınma evi yok. En kısa zamanda sığınma evleri açıldı haberini duymak istiyoruz. Kadın Sivil Toplum Kuruluşları olarak da konunun takipçisiyiz. Sığınma evlerine gelen kadınlar can güvenlikleri olmadığı için oralara gelip sığınıyorlar. Doğal olarak da psikolojileri son derece bozuk. Sığınma evlerinde görev yapanların da, sığınma evine gelen kadınlara,  kadınların canını kurtarmak için oraya geldiklerini ve psikolojilerini de göz önüne alarak davransınlar” dedi. 

“EŞİTLİK YERELDE BAŞLAR”

Belediyelerde kadın-erkek eşitlik komisyonu kurulması gerektiğinin altını çizen Dinçer, "Bu komisyonu olmayan belediyelerin bir an önce kurmasını; mevcutta kurulu olan komisyonların ise aktif hale gelmesini istiyoruz. Eşitlik yerelde başlayacak. Kadınların Belediye Başkanı seçilme hakkını elde edişinden 20 yıl sonra Türkiye’de ilk defa bir kadın şehir belediye başkanı seçildi. Müfide İlhan. Türkiye’nin ilk kadın belediye başkanını Mersin seçti. Mersin’in seçilmiş ilk İl genel meclis üyesi olarak 2009 yılında verdiğim önerge ile Müfide İlhan’ın heykeli Mersin İl Özel İdaresi tarafından Mersin Üniversitesine yaptırıldı. Bu süreç 3 yıl sürdü. Aradan geçen 10 yıla rağmen Müfide İlhan’ın Adnan Menderes Bulvarı sahilinde bulunan Müfide İlhan heykelinin bulunduğu meydan, Müfide İlhan Meydanı olarak tescillenmedi. Mersin Büyükşehir Belediye Meclisinde alınacak kararla bu alanın Müfide İlhan Meydanı olarak kabul edilmesini istiyoruz. Mersin Büyükşehir Belediyesinden, meydan bozulmadan, yakın çevresine KSTK’ların kullanımına açılmak üzere bir kafe, çocuklu anneleri ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde bir oyun bahçesi, çocuk bakım odası talep ediyoruz.  Bu talebimizi Mersin Kent Konseyi aracılığıyla MBB sine iletmiştik. Buradan basın aracılığı ile bir kez daha iletiyor ve kamuoyuyla paylaşıyoruz.  Mersin Kent Konseyi Kadın ve Siyaset Komisyonu üyesi 20 KSTK temsilcisinin talebidir” ifadelerini kullandı.