Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Mersin Limanı Genişleme Projesinin (EMH2) temel atma törenine katıldı. Törende, Bakan Karaismailoğlu’na Mersin Valisi Ali İhsan Su, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Kamu-Özel İşbirliği Daire Başkanı Ali Kamil Özmen, Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. (MIP) Genel Müdürü Johan Van Daele, MIP Yönetim Kurulu Üyesi Zafer Kurtul ve protokol üyeleri katıldı. Bakan Karaismailoğlu, törende yaptığı konuşmada, Türkiye’nin çok önemli bir dönüm noktasında olduğunu söyledi. Attıkları her temelle, hizmete açtıkları her projeyle, 4 bine yakın şantiyede hızla tamamlanmakta olan her işle hayal ettikleri geleceğe koşar adım yürüdüklerini vurgulayan Karaismailoğlu, “Dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri olmak hedefimize her zaman olduğumuzdan daha yakınız. Ulaştırma ve haberleşme alanında attığımız adımlarla dolu dolu geçirdiğimiz 19 yılı geride bıraktık. Öyle ki, ülkemizin, yükselişte olan Avrasya Bölgesinde lojistik bir süper güç olduğunu göğsümüzü gere gere ifade edebilir duruma geldik” dedi.
“DÜNYA DENIZ TICARETINE AĞIRLIĞIMIZI KOYUYORUZ”
Denizlerde de güçlü Türkiye’ye yakışır projeleri hayata geçirmeye devam ettiklerinin altını çizen Karaismailoğlu, Türkiye’nin deniz ticaretindeki gücünü rakamlarla anlatarak, “Devlet aklı ve iradesi ile özel sektörün gücünü bir araya getirerek dünya deniz ticaretine ağırlığımızı koyuyoruz. 2003 yılında Türk sahipli deniz ticaret filomuz 8,9 detveyt ton ile dünyada 17’nci sırada iken, 2020’de bu miktar, 29,3 milyon detveyt tona ulaşmış, sıralamamız da iki kademe artarak 15’e yükselmiştir. Limanlarımızda elleçlenen yük miktarı 2003’te 190 milyon ton iken 2020’de yüzde 261 artış ile 496 milyon 642 bin tona ulaşmıştır. Denizyolu ile gerçekleşen dış ticaret taşımalarımız da yine aynı dönemde, 149 milyon tondan yüzde 245 artış ile 365,4 milyon tona çıkmıştır. Limanlarımızda elleçlenen konteyner tonajı açısından da önemli mesafe kat ettik. 2003’te 2,5 TEU olan miktarı 2020’de 11,6 milyon tona yükselttik. Uluslararası Ro-Ro hatlarında taşınan araç sayısı da yüzde 229 artış ile 2020 yılında 504 bin 752’ye ulaşmıştır. Bu tablo Türk denizciliğinin ve Türk limancılığının takdire şayan başarısının somut bir göstergesidir” diye konuştu.
“LIMANIN KAPASITESI 2,6 MILYON TEU’DAN 3,6 MILYON TEU’YA ULAŞACAK”
Mersin’in hem Türkiye ekonomisi hem de Türkiye’nin Doğu Akdeniz’e hakimiyeti açısından son derece stratejik bir nokta olduğunu vurgulayan Karaismailoğlu, bu nedenle son yıllarda Mersin’in çehresini değiştirecek çok sayıda yatırım yaptıklarını söyledi. “Mersin, genişleyen limanlarıyla, nükleer güç santralleriyle, Çukurova Havalimanı ile ülkemizin gözde ulaşım, enerji ve ticaret merkezi oluyor” diyen Karaismailoğlu, “Şimdi de Mersin Uluslararası Limanındaki Doğu Akdeniz Terminali 2. Fazı (EMH2) Genişleme Projesinin temelini atacağız. Mersin Limanı, Türkiye’nin ve Doğu Akdeniz’in önde gelen limanlarından. Limanımız, coğrafi konumu, kapasitesi, serbest bölge ile komşu olması, ulusal ve uluslararası kara, hava, demir ve denizyolu modlarına entegre olmasından dolayı ülkemiz için büyük bir önem arz etmekte. 2007-2020 yılları arasında Mersin Uluslararası Limanına 1,2 milyar doların üzerinde yatırım yapıldı. Sadece ülkemiz için değil, Irak, Suriye ve diğer komşu ülkelerle olan ticarette kritik işlevi olan limanımız, sektörün ihtiyaç ve taleplerine cevap vermek üzere sürekli olarak genişletilmekte ve kapasite artırımına gidilmektedir. Zira uluslararası deniz taşımacılığında Akdeniz limanları, Asya-Avrupa hattında aktarma limanları olarak önem kazanmaktadır. Bu minvalde, temelini atacağımız Doğu Akdeniz Terminali 2. Fazı da son derece gerekli bir projedir. Yatırım bütçesi 375 milyon dolar olan projemizi 1,5 yılda tamamlamayı hedefliyoruz. Projemizin 2022 sonunda işletmeye açılmasıyla birlikte, 500 kişi doğrudan 5 bin kişi dolaylı olarak istihdam imkanı sağladığını da müjdelemek isterim” ifadelerini kullandı. Mersin Limanının, genişletme projesiyle güneyde toplam 880 metrelik rıhtıma sahip olacağını ve 400 metrelik 2 mega geminin yanaşmasına uygun hale getirileceğini belirten Karaismailoğlu, “Limanımızın kapasitesi bu sayede 2,6 milyon TEU’dan 3,6 milyon TEU’ya ulaşacak” şeklinde konuştu.
“ATATÜRK PARKI BU ALANIN SINIRLARI DIŞINDA YER ALMAKTADIR”
Genişleme projesinin Atatürk Parkına zarar vereceği yönündeki iddialara da yanıt veren Karaismailoğlu, şunları söyledi: “Gerek Türkiye gerekse bölge ekonomisine çok önemli katkı sunacak projemizle ilgili çalışmalarımız sırasında maalesef herhangi bir gerçekliği olmayan, bizleri üzen iddia ve haberler de kamuoyu ile paylaşıldı. Bu konu hakkında sizlere şunu söylemek isterim ki, öncelikle Mersin Limanı Genişleme Projemiz, ‘İşletme Hakkı Sözleşmesi’ gereğince belirlenen sınırlar çerçevesinde planlanmıştır. Yani limanımızı genişletirken, Atatürk Parkı bu alanın sınırları dışında yer almaktadır. Dün olduğu gibi yarın da Mersinli vatandaşlarımız ve geleceğimiz çocuklarımız, Atatürk Parkının kendilerine sunduğu konfor ve imkanlardan faydalanmaya devam edecekler.” Bakanlık olarak Çamlıbel Balıkçı Barınağını rehabilite etmek ve geliştirmek için etüt-proje çalışmasını da başlattıkları bilgisini veren Karaismailoğlu, “Mersin’de denizcilik faaliyetlerinin geliştirilmesi amacıyla su sporları merkezi ve tekne yanaşma yeri amacıyla barınak kapasitesi arttırılarak yenilenecek ve ayrıca bu kıyı şeridinde Mersin halkının faydalanacağı 800 metrelik yürüyüş yolu, iskele ve seyir terasının yer aldığı rekreasyon alanı da yer alacak. Mersin’in her yıl gelişen uluslararası yük transfer merkezi vasfını ileri bir noktaya taşımak için Mersin Konteyner Limanı etüt-proje çalışmamız da devam ediyor” dedi.
“ONLAR YALAN SÖYLEDIKÇE, BIZ BU YALANLARI ÇÜRÜTECEĞIZ”
Karaismailoğlu, Mersin Uluslararası Limanının, çok modlu bağlantı kolaylığının sağladığı avantajlarla Orta Doğu ve Karadeniz’le olan aktarma ve hinterlant bağlantılarıyla hem Türkiye’nin en büyük limanı olduğunu hem de Doğu Akdeniz’in lider limanları arasında yer aldığını söyledi. Limanın, Türkiye’nin lojistik gücünü, sadece bölgesel değil küresel anlamda da perçinlediğini ifade eden Karaismailoğlu, “Ancak 81 ilimizi, Türkiye’mizi kalkındırma çabalarımız; kimi kendini bilmezler tarafından kamuoyu kasıtlı bir biçimde yanlış yönlendirilmektedir. Asıl ve ulvi mücadelemiz, ülkemizin dört bir yanına hizmet götürmek, bütünsel kalkınmamızı güçlendirmek, Türkiye’nin daha aydınlık bir geleceğe ulaşması için canımızı dişimize takarak çalışmaktır. Ancak bir yandan bu karanlık yüzlerin bize attıkları iftiralara karşı da mücadelemize devam edeceğiz. Onlar yalan söyledikçe, biz bu yalanları çürüteceğiz ve milletimize hizmet etmeye, iş ve aş götürmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“ANAMIZIN AK SÜTÜ GIBI HELALDIR”
Doğu Akdeniz’deki sondaj çalışmalarına da değinen Bakan Karaismailoğlu, “Yük ve yolcu taşımacılığında denizyollarının ağırlığını artırırken, mavi vatanımızın her karışında söz sahibi olmak için kamu ve özel sektör iş birliği imkanlarını sonuna kadar seferber ediyoruz. Elbette yürüdüğümüz uzun bir yol. Ancak ülkemiz son dönemde, Doğu Akdeniz’e ve tüm Akdeniz havzasına ilişkin hedeflerini iddialı bir şekilde ortaya koymuştur. Akdeniz’de hakimiyetimizi artırmak üzere ekonomik, siyasi ve askeri boyutlarda gösterdiğimiz kararlılık tüm dünyanın malumudur. Doğu Akdeniz’deki doğal kaynak sondajların, bölge ülkeleriyle yapılan deniz yetki anlaşmalarımızla edineceğimiz kazanımlar ve savunduğumuz ticari haklar, ülkemizin âli menfaatleri gereğidir ve anamızın ak sütü gibi helaldir. Hakkımızı alacağımızdan hiçbir vatandaşımızın şüphesi olmasın” ifadelerini kullandı. Mersin Valisi Su ise Mersin’in her alanda her sektörde ciddi yatırımlarla buluştuğunu söyledi. Ber taraftan devlet bir taraftan da özel yatırımların devam ettiğini belirten Su, “Bugün de ilimiz ekonomisine çok ciddi katkı sağlayan Mersin Uluslararası Limanında çok önemli bir yatırımı hayata geçireceğiz. Bu yatırım hem istihdama hem üretime katkı sağlayacak” dedi.
“BÖLGENIN VE ÜLKENIN KALKINMASINA KATKI SAĞLAMAYA DEVAM EDECEĞIZ”
MIP Genel Müdürü Johan Van Daele de bölgenin ve ülkenin gelişmesine katkı sağlayacak, aynı zamanda 500 kişiye doğrudan, 5 bin kişiye dolaylı ek istihdam sağlayacak olan Mersin Uluslararası Limanı Genişleme Projesinin temelini atmaktan duydukları heyecanı ve gururu dile getirdi. Genişleme Projesinin tamamlanmasıyla Mersin’in Doğu Akdeniz'e açılan stratejik kapı konumunun daha da güçleneceğini belirten Johan Van Daele, şunları söyledi: “MIP olarak, yüksek ihracat ve ithalat iş hacmi ile en yoğun zamanlarda maksimum terminal kapasitesine yakın çalışmaktayız. Sadece ticaretin sürekliliği için değil, aynı zamanda Mersin'in kilit rolünü korumak için de limanı verimli bir kapasiteye ulaştırmak zorundayız. Hinterlant ekosisteminin ihtiyacı olan hizmeti sunmak, bölgeye güçlü ve sürdürülebilir iş ortamı sağlamak için yoğun bir şekilde çalışmaya devam etmekteyiz. Sorumluluğumuzun bilinciyle bu alandaki faaliyetlerimizi artırmaya, daha çok insana yeni istihdam olanağı salamaya kararlıyız. Dünya limanları arasındaki konumumuzu güçlendirirken, bölgenin ve ülkenin kalkınmasına da katkı sağlamaya devam edeceğiz. Böylece 2043 yılına kadar TCDD’den aldığımız emaneti, o günün teknolojisiyle asıl sahibi olan Türk halkına ve Mersin’e devredebileceğiz.”
Konuşmaların ardından Bakan Karaismailoğlu, protokol üyeleriyle birlikte Mersin Limanı Genişleme Projesinin temelini attı.