Haber Merkezi

İYİ Parti Merin Milletvekili Burhanettin Kocamaz, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısında çiftçilerin sorunları başlığıyla özelde limon üreticilerinin sıkıntılarına değindi. Konuşmasının başında İçişler Bakanlığı’na düzenlenen terör saldırısını kınayarak başlayan Kocamaz, “Meclisi’nin açılmasına saatler kala İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü giriş kapısı önünde önceki gün Saat 09.30 sıralarında 2 terörist tarafından bombalı saldırı eyleminde bulunulmuştur. Saldırı sırasında teröristlerden birisi kendisini patlatmış, diğer terörist ise kahraman emniyet mensuplarımız tarafından etkisiz hale getirilmiştir. Saldırı sırasında 2 emniyet mensubumuz da hafif şekilde yaralanmıştır. Ülkemizin huzur ve güvenine, birlik, beraberlik ve dirliğimize göz diken bu hain saldırıyı şiddetle ve nefretle kınıyoruz. Saldırı sırasında yaralanan kahraman emniyet mensuplarımıza da en kısa sürede acil şifalar diliyoruz. Ülkemizin birliğini, beraberliğini bozmaya, ülkemizi bölüp parçalamaya hiçbir hainin, ya da bu tür yapılan saldırıların gücü yetmez, Türk milleti buna izin vermez. Devlet yönetimi önemli bir iştir, bilgi ister, deneyim ister, istişare ve tecrübe ister. Devlet yönetimi ben yaptım oldu anlayışı ile yapılmaz, yapılamaz. Zira akıl, akıldan üstündür, her şeyi ben bilirim diyenler aslında hiçbir şey bilmediklerini beyan etmektedirler” dedi.

“BEN EKONOMİSTM DEMEKLE OLMUYOR BU İŞLER”

“Bugün ve 21 yıldır yaşadığımız gerçekler bunu göstermektedir. “Ben ekonomistim, her şeyi en iyi ben bilirim” diyenlerin Ekonomiyi getirdiği durum ortadadır. Ülkeyi kör bir inatla yönetmeye kalkanların özellikle üreticiyi, emekliyi ve dar gelirliyi nasıl sıkıntıya soktuğu, nasıl bitirdiği ortadadır. Atalarımız boşuna “unu fırıncıya ver, bir ekmekte fazla ver” dememiş. Bugün iktidarda olanlar ellerine geçen fırsatları iyi değerlendiremeyince olan ülkemize, devletimize, milletimize, geleceğimize olmaktadır. Maalesef şu anda iktidara yakın olan yüzde 5’lik bir mutlu azınlık dışında herkes mutsuz, umutsuz, adeta kan ağlıyor, hiç kimse yarınından emin değil” diye konuşan Kocamaz, “Bugün izlenen yanlış tarım politikaları nedeniyle üretici üretim yapamaz konumdadır. 21 yıllık AKP iktidarı tarımı ve hayvancılığı bitme noktasına getirmiştir. Çiftçi acaba bu senemi zararımı karşılayabilir miyim? diyerek ve her yıl yeniden borçlanarak üretim yapmaya çalışmakta, adeta tüketiciyi sübvanse ederek üretmekte, elinde avucunda ne varsa satarak ayakta durmaya çalışmakta. Ancak her yılda yeni yeni hayal kırıklıkları ile karşılaşmaktadır. Bugün Çukurova’da tarlalar ve bahçeler hızla el değiştirmektedir. Artık çiftçiliği gerçek çiftçiler yerine çiftçilikle alakası olmayan diğer meslek gruplarında insanlar yapmakta, toprağı yatırım aracı olarak ya da kiraya vererek değerlendirmektedir. Bu durum daha fazla sürdürülebilir değildir. Artan girdi maliyetleri insanları ekim ya da dikim yaptığına pişman etmektedir” dedi.

“GİRDİ MALİYETLERİ SÜREKLİ YÜKSELİYOR”

Artan işçilik, gübre, ilaç, mazot, elektrik, sulama ve nakliye rakamları dudak uçuklatan değerlere yükseldiğine dikkat çeken Kocamaz, “Ancak uygulamada en az 100-150 TL daha yüksek uygulanmaktadır. 50 kilogramlık yemin torbası 80 TL’den 450 TL’ye çıkmıştır. Artan yem fiyatları da hayvancılığı bitme noktasına getirmiştir. Geçmişte yaptığı üretimlerle kendi kendine yeten 7 ülkeden birisi olan Türkiye’mizde tüketiciler tarımsal ürünlerle, et, süt ve yumurtaya erişmekte zorlanmaktadır. Daha önce yaptığımız basın toplantılarında sizlerle bölgemizde üretilen muz, çilek, kayısı, üzüm, domates, buğday ve mısır ile birçok ürünün hükümetin yanlış tarım politikaları ile çiftçinin nasıl bir yokluğa ve yoksulluğa mahkum edildiğini paylaşmıştım. Bugünkü konumuzda limon. Bildiğiniz gibi hükümet pandemi ya da daha başka saiklerle limon ihracatını 2020 yılında 4 ay süreyle yasaklamıştı. Bu nedenle Ürgüp’teki doğal depolarda saklanan ihracatlık limonlar elde kaldı. Şu anda Depoda maliyeti kg başına 10 TL’ye varan limonlar 5 TL’ye dahi alıcı bulamamaktadır. Bunun yanında dalında maliyeti 6-7 TL olan yeni mahsul erkenci mayer limonlar da halen ağaçlarda beklemekte, tüccar bu limonlar için 2-3 TL fiyat teklif etmektedir. Bu durumda bu yıl limon üreticilerinin birçoğu ağaçlarını sökmek zorunda kalacaktır. Şu anda limon ihracatı serbest bırakılmış olsa da daha önce limon ihraç ettiğimiz ülkeler başka pazarlara yönelmiş olduğundan bizim limonlarımızı, narenciyelerimizi alacak pazar bulunamamakta, maalesef pazar kaybı yaşanmaktadır” ifadelerini kullandı.

“TÜRK ÇİFTÇİSİNE İHANET EDİLİYOR”

21 yıldır inatla izlenen bu yanlış tarım politikalarındaki uygulamanın gaflet, ya da dalalet olarak değerlendirilemeyeceğini ifade eden Kocamaz, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: “Bu durum düpedüz Türk çiftçisine yapılan bir ihanettir! Dünyanın hiçbir ülkesinde gıda üreterek kendi halkının karnını doyuran, ayrıca ekonomiye azımsanmayacak katkılar sağlayan çiftçilerimize böyle bir zulüm reva görülmez! Bu tür yanlış politikalar sürdürülmeye devam edilirse çiftçilikle uğraşan, tarımdan geçinen nüfus tamamen ortadan kalkacak, gençler tarımda bir ışık görmediği için çiftçilik yapmaktan kaçınıp, şehirlerde asgari ücretle iş bulabilme telaşına düşecek, böylece tarım ürünleri daha da pahalılaşacak, tüketicilerde bu ürünlere hiç ulaşamayacak, yeterli gıdalar tüketilmediği için sağlık problemleri de içinden çıkılmaz hale gelecektir. Şuanda tarımla iştigal eden insanlarımızın yaş ortalaması 50’yi aşmıştır. Bu uygulamalar devam ederse çok az bir zaman sonra tarımla ilgilenen, üreten insan bulmamız da zorlaşacaktır. Hükümet her ürün için planlı, programlı hareket etmek, havza bazlı üretimi vereceği desteklerle sağlamak zorundadır. Ayrıca geleceğe yönelik programlar yaparken bugün için limon üreticisinin mağduriyetini nasıl giderebilir, nasıl bir destek verebilir? bunu da düşünmek zorundadır. Buğday ve mısırda Ukrayna’nın, Rusya’nın ürettiği ürünlere çözümler üretirken TMO’nun depolarını doldurup, kendi üreticisini perişan eden hükümet, limon ve diğer ürünlerin üretimini yapan insanları da yüzüstü bırakmamalı, bu konuya tez elden, hemen şimdi ve behemehal bir çözüm yolu bulmalıdır. Zira limon yaş meyve sınıfına girdiğinden, buğday ya da mısır gibi uzun süreli bir depolama şansı da bulunmamaktadır.”