Allah çiftçiye yardım etsin!


Bankalara borcu olan çiftçileri zor günler beklediğinin altını çizen Mersin Akdeniz Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz, “Üretici ağır yük altında. Fiyatlar hafiften dip yaptığı zaman çiftçi mağdur oluyor; ürün de dalında kalıyor. En kötüsü de çiftçinin borç altında olduğu gerçeğidir. Ürettiği ürünlerin arazileri ipotekli. Birden fazla bankaya borçlu olan çiftçinin mutlaka para kazanır hale getirilmesi gerektiğini bu yüzden söylüyoruz. Bu gidişle faizlerin de yükseldiği bu süreçte bankalara borç yapmış Allah çiftçiye yardım etsin. Daha fazla söyleyecek bir şey yok” dedi.

 

Tarih : 31 Aralık 2023 Pazar 15:44

Necdet TAŞ

Kanal 33’te Ahmet Özdemir’le Gündem programına konuk olan Mersin Akdeniz Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz, çiftçinin gündemini değerlendirdi. Mersin’de başlatılan narenciye tüketim seferberliğinin narenciye üreticisine az da olsa nefes aldıracağını ifade eden Yılmaz, “Bugün Mersin’de hem belediyeler hem Valiliğimiz, tarımın tüm paydaşları el birliği ile 2024 yılında geçmişte yaşadığımız sıkıntıları umuyorum ki yaşamayacağız. Bunun için gayretli bir çalışma var. Bu çalışmayı ülke geneline yayarsak tüketimi artırarak tarımda yapılan yeni yapılanmalarla birlikte verilen desteklerle beraber 2024’te çiftçimizin daha kazançlı, ülkemizin ihracattan daha fazla gelir elde etmesini ümit ediyorum” ifadelerini kullandı.

“ÜRETİCİ AĞIR YÜK ALTINDADIR”

Üreticinin bin bir emekle yetiştirdiği, cebinden para harcadığı, borçlanarak ürettiği ürünlerin dalında kalmasının kendilerini derinden yaraladığını kaydeden Yılmaz, “Bu emektir; alın teridir. Böyle olması milli ekonomimiz açısından oldukça üzücüdür. Ne yapılması gerekiyorsa bir an önce tüm paydaşların bir araya gelerek, elini taşın altına koyarak çiftçimizi refaha kavuşturması gerekmektedir. Geçmiş yıllara dönecek olursak, tarımın, üretimin, çiftçinin önemini pandemi döneminde yaşayarak öğrendik. Allah bir daha yaşatmasın. Çok ağır ve feci bir dönemdi. Bu yaşadıklarımızdan ders alarak tarıma daha fazla kıymet ve önem verip öncelikle üreticimizi kazançlı bir hale getirdikten sonra üretimin daha da rahatlayacağını, tüketicinin de uygun şartları oluşturup tüketebilme ortamını bulacağını temenni ediyorum. Asgari ücret açıklandıktan sonra üretim bölgelerimizden telefonlar aldım. Çalışanlar da bizim insanımız. Onların da kazanması elbette gerekiyor. Biz burada yalnızca üretici temsilcisi değiliz. Tüketici de tüccar da bizim için önem arz ediyor. Bu işten herkes hissesine düşeni almalı ki sektör ayakta kalmalıdır. Biz birbirimize sahip çıkmak ve sırt sırta vermek zorundayız. Şu anda bu işten en zararlı çıkanın da üretici olduğunu söylemeliyim. Üretici ağır yük altındadır. Mutlaka başta Tarım Bakanlığımız, Valilerimiz, belediye başkanlarımız ile birlikte seferber olmalıyız” şeklinde konuştu.

“MERSİN’DE TAM DONANIMLI BİR ANALİZ LABORATUVARININ OLMASI ŞART”

“Üretim maliyetleri bu kadar artmışken, bunu avantaja çevirmemiz gerektiğini her fırsatta üretici arkadaşlarıma söylüyorum. Gelin topraklarımızı analiz ettirelim. Bitkilerin yıllardır kullandığınız gübrelere belki de hiç ihtiyacı yok. Şöyle de bir sorun var. İlgililere sesleniyorum. Mersin’de tam donanımlı bir laboratuvarın olmadığını biliyoruz. Geçmiş yıllarda Alata’ya gönderiyorduk. Çiftçimizi de suçlayarak söylemiyorum ama onların da bu konuda bir ilgisizliği var. Bu konuda çiftçilerimize eğitim vermeliyiz” diye konuşan Yılmaz, “Biz tarım teşkilatları olarak önce kendi ayağıma vurup öz eleştiri yapıyorum. Çiftçileri, köyleri tek tek gezmeli bu laboratuvarın ve analizin önemini anlatmalıyız. Çünkü toprağımızı analiz ettirirsek bu kadar yüksek maliyetli gübreleri belki de kullanmamıza gerek olmadığını göreceğiz. Üstüne basa basa bir kez daha tekrar söylüyorum; Mersin’de tam donanımlı bir analiz laboratuvarının olması şarttır. Öncelikle Tarım Bakanlığımıza ve Sayın Valimize de sesleniyorum; bu konuya dair kafa yormalıyız” dedi.

“ÜZÜMÜN MALİYETİ 5 TL, SATIŞ FİYATI 2 TL”

Mersin bölgesinde Tarım Bakanlığı’nın yapmış olduğu yeni bir üretim planlaması olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “Bu planlamayı dikkate alarak, ihtiyaç olan ürünlere yönelmeye doğru giderken belediyelerimizin de bu tip ürünler bazında çalışarak fidan dağıtımı yapması gerektiğini düşünüyorum. İklim şartlarına göre, hangi bölgede hangi ürünümüz daha verimli oluyorsa bunlar üzerinde daha ciddi çalışmalar yapmalıyız. Attığımız taşın yerini bulması gerekiyor. Verdiğimiz fidanların bölgeye çok uygun fidanlar olması ve gelecekte ihtiyacımız olan ürünlerin ağır ağır yetiştirilmesi gerekmektedir. Serbest piyasa ekonomisini bir kenara bırakarak, Tarım Bakanlığımızın pozitif ayrımcılık yapmasını bekliyoruz. Zaman zaman zincir marketlere denetimlerde bulunuluyor; cezalar yazılıyor. Bu konuda sanayicilerin de uyarılması gerekiyor. Ben artık vicdanlara sesleniyorum. Bugün 5 TL üretim maliyeti olan üzümün 2 TL taban fiyatı olarak açıklanıyor. Eğer bu Suma Fabrikası ilk açıldığı yıllar gibi devam etmiş olsaydı, bugün Mersin’de üzüm üretimi bu kadar azalmazdı. Hem sulama suyuna bu kadar fazla ihtiyaç duymazdık hem de sulama suyu imkanı olmayan bölgelerdeki üzüm üreticilerimiz ayakta kalırdı. Ben 50 kuruşa, 1 TL’ye limonu satamıyorken, Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlerde 20 TL’ye satıldığını görünce tüketici adına gerçekten üzülüyorum. Biz ürünümüzü satamayıp dalında kalırken, tüketici bu fiyatlara ürünü tüketiyorsa burada bir sıkıntı var demektir. Tüccar gelmiş, üreticiden ürünü almış kaparosunu vermiş. Ürün satılmıyorken o da kaparosunu geri istiyor. Üretici verdiği kaparo kadar kes diyor onu da kesmiyor. Hatta tüccarın verdiği kaparo cüzi bir maliyetse ondan da vazgeçip ürünü kesmekten bile vazgeçiyor. Bu gerçekten çok üzücü bir durum” şeklinde konuştu.

“TARIM ALANLARIMIZ HER GEÇEN GÜN DARALIYOR”

Örtü altı üretim maliyetlerinin yüksekliğinden dert yanan Yılmaz, “Çiftçi emeğini aramaz. Ben de çiftçiyim. Hiçbir zaman kendi emeklerimizi o maliyetlere eklemiyoruz. Ona rağmen işin içinden çıkmakta zorlanıyoruz. Her 2-3 yılda bir naylon değişimi, zaman zaman doğal afetler, ilkel sera bölgelerimiz Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) koşullarına uygun değil, TARSİM yaptıranlar da sonuç alamıyor. Yani her taraftan şikayet var. Dolayısıyla fiyatlar hafiften dip yaptığı zaman çiftçi mağdur oluyor; ürün de dalında kalıyor. En kötüsü de çiftçinin borç altında olduğu gerçeğidir. Ürettiği ürünlerin arazileri ipotekli. Birden fazla bankaya borçlu olan çiftçinin mutlaka para kazanır hale getirilmesi gerektiğini bu yüzden söylüyoruz. Bu gidişle faizlerin de yükseldiği bu süreçte bankalara borç yapmış Allah çiftçiye yardım etsin. Daha fazla söyleyecek bir şey yok.  Geçmiş dönemlerde Toprak Koruma Kurulu’nda vardık. Çiftçilerimizi temsilen orada görev alıyorduk. Ancak son yıllarda Toprak Koruma Kurulu’nda biz temsil edilmiyoruz. Dolayısıyla oralarda neler olup bitiyor biz görmüyoruz. Anca kamuoyunda gündeme geldiği zaman duyuyoruz. Bizim çok ciddi üretim alanlarımız beton bloklara dönüşüyor. Buralarda üretim maliyeti daha düşük. Biz şimdi bu güzelim toprakları, ovaları beton bloklara çevirdik. Şimdi dağda, taşta kepçelerle üretim yapacak alan açıyoruz. Burada çok ciddi mazotlar yakılıyor; paralar harcanıyor. Bunları göz önünde bulundurup hesaplar yapılmalıdır. Zararın neresinden dönersen kardır. Bu yanlıştan bir an önce dönülmesi lazım. Ben imardan, inşaattan anlamam. Ben çiftçiyim. Çiftçiyi temsilen bu kurumun yönetim kurulunun başında olan birisi olarak ben ancak bunları söyleyebilirim. Tarım alanlarımız her geçen gün daralıyor. Düşünün ki çiftçi oğluna ev yapacak; kızını evlendirecek; iş yeri açacak. Üretimden para kazanamıyor. Geçen yıl bir bahçede eski muhtarlarımızdan biri ironi yaptı ve “Artık biz toprak yiyiyoruz” dedi. Bu aklımdan çıkmıyor. Topraklarımızı satıp onunla geçinmeye çalışıyoruz demek istiyor. Bu çok düşündürücü bir konudur. Çiftçimiz abartmıyor. Bunları net bir şekilde görüyoruz. Bunun önüne geçilmesi lazım. Bizim eve de taş ocaklarına da ihtiyacımız var ama planlama yaparak. Üretim alanlarımıza yakın yerlerde bu tür ocakların açılması maalesef hem orada ikamet eden çiftçimize hem de çiftçimizin üretimine çok ciddi zararlar vermektedir” ifadelerini kullandı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!





 
  Akdeniz Gazetesi




 
  FLAŞ HABER
 

  BASIN İLAN KURUMU İLANLAR

 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün


  SOSYAL MEDYA
 
 

 


  

 
 
ANASAYFA BİK İLANLAR İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
akdenizgazetesi.net © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA