Haber Merkezi

Mersin Üniversitesi ile ilgili Nil RTV’de değerlendirmelerde bulunan Rektör Prof. Dr. Erol Yaşar, “Ulusal ve uluslararası düzeyde verdiği eğitim-öğretim, ürettiği bilgi, teknoloji ve sanat ile öğrencilerini, mezunlarını, çalışanlarını ve toplumu yaşam boyu öğrenmeyle bütünleştiren Üniversitemiz bugün; 17 fakülte, 7 yüksekokul, 11 meslek yüksekokulu, 5 enstitü ve 41 araştırma merkezini bünyesinde barındırıyor. Kurulduğu günden bugüne, ulusal ve uluslararası hedeflerine ulaşmak için var gücüyle çalışan Üniversitemiz; dünyanın birçok ülkesinden sayısı 2000’i aşan uluslararası öğrenci olmak üzere toplamda 45 bini aşkın öğrencisi, alanında uzman ve nitelikli akademik/idari personeli ile büyük bir aile” ifadelerini kullandı.

“BİRÇOK FARKLI PROJEYİ HAYATA GEÇİRDİK”

Rektörlük görevine atanmasının ardından geçen sürede hayata geçirilen ve devam ettirilen projelerle ilgili konuşan Prof. Dr. Erol Yaşar, “Bu kısa sürede birçok projeyi hayata geçirdik ve var olanları da devam ettirdik. İlk olarak bahsetmek istediğim proje KABEV Projemiz. Üniversitemizce hazırlanan proje ile Dünya Bankası tarafından finanse edilen KABEV projesine ilk kabul edilen Üniversite olmayı başararak 400 milyon TL dış finansman sağladık. Bu proje kapsamında Üniversitemiz Güzel Sanatlar Fakültesi, Mimarlık Fakültesi, Tıp Fakültesi ve Hastanesine güneş enerjisi santralleri kurulmaya başlandı, projenin tamamlanmasıyla Üniversitemizde yaklaşık %40 oranında bir elektrik tasarrufu sağlanacaktır. Özellikle hastanemizde sağlanacak bu tasarrufla yılda yaklaşık 70-80 milyon TL’lik bir kaynak kasamızda kalacak. Bu kaynak hastanemizde bilimsel araştırmalarda ve diğer ihtiyaçlarımız için kullanılabilecek. Üniversitemiz fiziki olarak da her geçen gün büyümeye ve gelişmeye devam ediyor. Yakın zamanda 14.500 m2 kapalı alan sahip Onkoloji Hastanemizi açtık ve şu anda tam kapasiteyle halkımızın hizmetinde.  24.500 m2 kapalı alana sahip Akdeniz Kültür Merkezi’ni faaliyet yapılabilir bir şekilde aktif hale getirdik. Mezuniyetler, konserler ve bilimsel etkinlikleri artık burada gerçekleştiriyoruz. İleride de birçok önemli etkinliğe ev sahipliği yapacağını düşündüğümüz Akdeniz Kültür Merkezi Üniversitemiz ve bölgemiz için oldukça önemli. 12.234 m2 kapalı alana sahip Diş Hastanemizin yapımı tamamlandı ve hasta kabulüne de başladı. Hastanemiz 55 öğretim elemanı, 72 idari personel ve 178 ünit kapasitesiyle hizmet veriyor. Lokal cerrahi ve diş hekimliği girişimleri uygulanabilen kliniklerimizin de yer aldığı hastanemizde günlük 250 hastaya hizmet veriyoruz. Mersin Deniz Ticaret Odası tarafından hibe olarak yapımı devam eden Denizcilik Fakültemizin İnşaatı ise bitmek üzere. Türkiye’ye örnek olacak nitelikte içerisinde derslikler, laboratuvar, yemekhane, kütüphane, konferans ve sergi salonları, denizde canlı kalma eğitimlerinin verileceği dalga havuzu, simülasyon merkezi, kapalı otopark ve idari kullanıma yönelik bölümlerden oluşan yaklaşık 16 bin 500 metrekare kapalı alanı olan bir bina. Yine basketbol sahası, tören alanı ve açık otoparktan oluşan toplam 8 bin metrekare de açık alana sahip büyük, modern bir eğitim kompleksini inşallah yeni eğitim öğretim döneminde öğrenci ve personelimizin hizmetine sunacağız” şeklinde konuştu.

“ÖĞRENCİLERİMİZE 14 TL’YE ÜÇ ÇEŞİT YEMEK VERİYORUZ”

Hayata geçirilen projelerde daima öğrencileri öncelediğini belirten Rektör Yaşar, “Hayata geçirdiğimiz bir diğer önemli proje ise yemeklerimizi artık kendimizin üretiyor olması. Üniversitemiz kendi insan kaynağı ve ekipmanlarıyla, Merkez Yemekhanesinde yaklaşık 5-6 bin kişilik yemeği daha kaliteli ve ucuza kendi yemeğini üretmeye başladı. Bu sayede öğrencilerimiz günde 14 TL’ye dört çeşit öğle yemeği yeme imkânına kavuşmuş oldu. Ayrıca üniversitemiz dışarıya yemek için ödediği paradan da aylık 2 milyon TL civarında tasarruf etmiş oldu. Bu sayede kaynaklarımızı daha verimli kullanma imkanına da sahip olduk. Bunun yanı sıra personel ve öğrencilerimizin aidiyetlerini artırmak için “Yemek Bizden Menü Seçimi Sizden” sloganıyla hayata geçirdiğimiz proje ile her ayın bir günü menüyü öğrencilerimiz ve personelimiz seçiyor. Hem bu projemizden hem de yemekhane hizmetimizden personel ve öğrencilerimiz çok memnun. Kalitemizi bozmadan, ücrete de zam yapmadan bu hizmetimize devam etmeyi planlıyoruz. Öğrencilerimizin kampüs içerisinde güvenli ve ücretsiz bir şekilde ulaşımlarını sağlamak için sabah saatlerinde aralıksız olmak üzere, ring seferleri de düzenliyoruz. Kız yurdumuzdan ve kampüs girişinden öğrencilerimizi araçlarımızla taşıyor, derslerine ve sınavlarına hızlı ve güvenli bir şekilde yetiştiriyoruz. Ülkemizdeki çoğu üniversitede olmayan bu hizmetimizden öğrencilerimiz çok memnun. İnşallah ilerleyen süreçte ring seferlerimizin sayısını ve öğrencilerimizin memnuniyetini artırmayı hedefliyoruz. Öğrenci odaklı bir üniversite olarak öğrencilerimizin memnuniyeti ve başarısı en öncelikli konumuz. Bu noktada öğrencilerimizin özellikle sınav dönemlerinde daha güvenli ve konforlu bir ortamda derslerini çalışmaları için Merkez Kütüphanemizi vize ve final dönemlerinde 24 saat açık tutuyoruz. Bu süre zarfı içerisinde öğrencilerimize ücretsiz olarak yiyecek ve içecek ikramlarımız da oluyor. Ben de aralıkla kütüphanemize gidiyor ve öğrencilerimizin taleplerini dinliyorum. Elimizden geldiği kadarıyla öğrencilerimizden gelen talepleri dikkatle not alıyor ve çözüme kavuşturuyoruz. İlk planda internet bağlantı problemleri, priz yetersizliği gibi konuları hızlı bir şekilde çözdük. Uzun vadede de inşallah daha büyük, tam donanımlı ve yüksek çalışma alanı kapasiteli bir yeni kütüphane binasını Üniversitemize kazandırmak istiyoruz” diye konuştu.

“HEDEFİMİZ MERSİN ÜNİVERSİTESİ’NE ARAŞTIRMA ÜNİVERSİTESİ STATÜSÜ KAZANDIRMAK”

Hastanelerdeki görüntü tetkikleri için bekleme sürelerinin çok uzun olduğunu ve bu nedenle de hastalara ileri tarihlere randevular verildiğini ifade eden Prof. Dr. Yaşar, bu durumun da mağduriyet yarattığını; ancak 60 Milyon TL değerinde olan ve Mersin Üniversitesi Hastanesi’ne kazandırılan MR Cihazı ile bu sorunu bir nebze de olsa çözmeyi hedeflediklerini de dile getirdi. Mersin Üniversitesi’ni akademik olarak da geliştirmenin en büyük hedefleri arasında olduğunu dile getiren Prof. Dr Erol Yaşar “Bu noktada kaynak ve kadro planlamaları açısından araştırma üniversitesi statüsünü kazanmak oldukça önemli. Bu kapsamda ciddi çalışmalar yürütüyoruz. BAP ve TÜBİTAK destekli araştırma projelerimizin sayısı her geçen gün artıyor. Ulusal ve uluslararası iş birliği çabalarımız da sürüyor. 50’den fazla iş birliği protokolü imzalarken, bu sayının artması için de çalışmalarımız devam ediyor. Mersin Teknoloji Transfer Ofisi ve Mersin Teknopark gibi birimlerimiz, Girişim Limanı ve Gençlik Akademisi gibi merkezlerimizle de AR-GE ve girişimcilik odaklı bir üniversite ortamı yaratıyoruz. Üniversitemizde Akademik Yükseltilme ve Atanma Ölçütleri araştırma üniversitesi olma hedefimiz doğrultusunda güncelledik. Akademisyenlerimizin kadroya atanmaları için daha fazla yayın, atıf, patent ve buluş yapmaları zorunlu hale getirildi. Böylece Üniversitemizde bilimsel kalitenin artırılması için önemli bir adım atılmış oldu. Bu durum YÖK Başkanlığımız tarafından da takdirle karşılandı. Yine bu hedef doğrultusunda akademisyenlerimizi proje gerçekleştirme noktasında teşvik etmek için de çeşitli projeler de gerçekleştiriyoruz. Örneğin 2025 yılından itibaren TÜBİTAK'tan 10 ve üzeri ön lisans ve lisans öğrenci projesi desteği alan birimlerimize 100.000 TL destek vereceğiz. Buna benzer teşviklerimiz de devam edecek. Tüm bu projelerimizle akademik kalitemizi yukarıya çekmeyi ve araştırma üniversitesi statüsünü almayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

“ÜNİVERSİTE VE ŞEHİR ARASINDAKİ BÜTÜNLEŞMEYİ SAĞLAMAK OLDUKÇA ÖNEMLİ”

Üniversiteyi şehir ile bütünleştirmek için çalışmalarına devam ettiklerini dile getiren Prof. Dr. Erol Yaşar, “Mersin Üniversitesi olarak kentimizin ve ülkemizin tüm dinamikleriyle bilgi birikimlerimizi paylaşmayı ve istişare etmeyi prensip edinmiş bir üniversiteyiz. Bu yönüyle üniversitemiz girişimci bir üniversite anlayışıyla Mersin ve ülkemizdeki diğer tüm kamu ve özel sektör sanayii kuruluşlarıyla iş birlikleri gerçekleştiriyor. Son yıllarda bu iş birliği kapsamında gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda Üniversitemiz hayata geçirmiş olduğu projelerle iş dünyamızın patent, faydalı model, endüstriyel tasarım, marka geliştirme gibi ihtiyaçlarını önemli ölçüde karşıladı. Ben üniversite şehir iş birliğinin yerelde ve ulusalda kalkınmanın önemli bir anahtarı olduğunu düşünmekteyim. Göreve yeni başlamış bir Rektör olarak gerçekleştirdiğim ilk faaliyetlerden birisi de “Üniversite – Şehir İş Birliği Komisyonu” ve “Bilim, Eğitim, Sanat, Teknoloji, Girişimcilik ve Yenilikçilik Kurulu”nu kurmak oldu. İçerisinde üniversitemizin birçok akademik biriminin de olduğu bu komisyonlarda; üniversitemizin iş dünyası ve diğer paydaşlarla ilişkilerini geliştirmenin yollarını arayacağız. Şehrimizdeki kişi ve kurumlarla görüşmeler yaparak iş birliklerini güçlendirmek istiyoruz. 2015 yılından itibaren aktif hale getirdiğimiz ve TÜBİTAK tarafından da desteklenen Teknoloji Transfer Ofisimiz bizzat sanayicilerimizi ziyaret ederek ortak proje yapma konusunda istişarelerde bulundu. Geçen süre zarfında il genelindeki orta ve büyük çaplı yaklaşık 500 sanayicimiz ile ortak proje geliştirme konusunda görüş alışverişinde bulunduğumuzu söyleyebilirim. Bunun sonucunda da bu sanayicilerimizden bir bölümü ile ortak Ar-Ge projesi hazırlama iş birliğine girdik. Böylelikle, üniversite sanayi iş birliğinde birçok proje yürüttük ve yürütmekteyiz. Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi, Ticaret ve Sanayi Odaları ve Teknopark gibi bölgedeki paydaşlarımızla üniversite sanayi iş birliği çerçevesinde ortak proje çalışmalarının daha sağlam temeller çerçevesinde yürütülmesi amacıyla protokoller yaptık. Akademisyenlerimizin Ar-Ge çalışmalarını desteklemek ve sanayiciler ile ortak proje yapmalarını kolaylaştırmak amacı ile Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde gerçekleştirecekleri faaliyetlere yönelik süreçleri iyileştirdik” dedi.

“TÜM KURUMLARLA PROJELER ÜRETİYORUZ”

Üniversitenin kentte neredeyse tüm kamu kurumları ve yerel yönetimlerle projeler ürettiğini dile getiren Prof. Dr. Erol Yaşar, “Kentimizin, ekonomik, kültürel ve sosyal anlamda ihtiyaç duyduğu tüm konularda kamu kurumlarımız ile iş birliği içindeyiz. Akademisyenlerimiz bu kurumlara danışmanlık hizmetleri veriyor. Bugün için yereldeki paydaşlarımız ile birlikte hayata geçirdiğimiz proje sayısı ile Türkiye çapındaki Kalkınma Ajansları nezdinde en çok proje yapan üniversite olarak 1. sıradayız. Üniversitemizde yer alan Teknopark bünyesinde yürütülen çalışmalarla da bugün çok ciddi başarılara ulaşmış durumdayız. 2005 yılında kurulan Teknopark, bugün Türkiye’deki Teknoparklar arasında ilk beşte yer alıyor. Mersin'de üniversite, sanayi ve diğer kuruluşlarca yürütülmekte olan araştırma-geliştirme (AR-GE) çalışmaları yapmak, Mersin'in ulusal ve uluslararası düzeyde rekabet gücüne katkı yapacak yeni teknolojileri üretmek ve endüstriyel üretime aktarmak amacıyla kurulan Teknoparkımızda birçok firma yürüttükleri projelerle kalkınmaya destek veriyor. Teknopark bünyesinde faaliyet gösteren firmalar; Bilişim Teknolojileri, Tıp, Biyoteknoloji, Savunma Sanayi, Elektronik, Kimya, Makine, Enerji ve Medikal alanlarında çalışmalar gerçekleştiriyor. Uzun bir eğitim öğretim döneminin sonunda öğrencilerimizin keyifli vakit geçirmesi, stres atması ve final sınavları öncesinde moral kazanmaları için dolu dolu bir şenlik programı hazırladık. Dans ve müzik gösterileri, çeşitli workshoplar, mini festivaller ve sanatçılarımız KÖFN ve MANGA’nın katılacağı konserler ile öğrencilerimiz doya sıya eğlenecekler. Şenlik programımıza bu yıl mezuniyet törenimizi de ekledik. Öğrencilerimiz, ailelerimiz ve Üniversitemiz için gurur dolu bir gün olacak. Şimdiden tüm mezunlarımızı ve ailelerini tebrik ediyorum. Sizlerin aracılığıyla da hem şenliklerimizde hem de mezuniyet törenimizde Mersin halkını ağırlamaktan büyük bir gurur ve mutluluk duyacağımızı ifade ediyorum.” şeklinde konuştu.

“ÖĞRENCİLERİMİZİN TERCİHLERİNİN MERSİN ÜNİVERSİTESİ OLMASINI DİLİYORUM”

Yaklaşan üniversiteye giriş sınavları ve tercih dönemi ile ilgili de konuşan Prof. Dr. Erol Yaşar, “Öncelikle sınav ve tercih dönemi yaklaşan tüm öğrencilerimize bu süreçte başarılar diliyorum. Hayatlarının bu önemli aşamasında kendileri için en doğru kararı vereceklerine yürekten inanıyorum. Mersin, doğal ve tarihi güzellikleriyle Akdeniz’in ve ülkemizin incisi konumunda bir kent. Yeni yapılan ve kısa sürede açılacak olan Çukurova Uluslararası Havalimanı ve güçlü karayolu bağlantılarıyla ulaşım noktasında da herhangi bir sıkıntısı da bulunmuyor. Kampüsümüz de şehrin tam merkezinde yer alıyor ve çeşitli toplu taşıma vasıtaları ile ulaşım kolaylıkla sağlanabiliyor. Nitelikli akademik kadromuz, tecrübeli idari personelimiz, her geçen gün gelişen fiziki ve teknolojik olanaklarımız, milli ve manevi değerlerimize önem veren yapısıyla Mersin Üniversitesi ülkemizin yıldızı parlayan en önemli üniversitelerinden birisi. En önemli avantajlarımızdan birisi barınma konusunda herhangi bir sıkıntı yaşamıyor oluşumuz. Merkez kampüsümüz içerisinde yapımı yeni tamamlanan ve son derece konforlu KYK’ya bağlı yurtlar ile öğrencilerimiz herhangi bir barınma problemi yaşamıyorlar. Bizler öğrencilerimizin sadece akademik değil sosyal ve kültürel yönden de gelişimi için Üniversitemizde birçok faaliyet gerçekleştiriyoruz. Öğrenci topluluklarımızın etkinlikleri, Erasmus ve Farabi gibi öğrenci değişim programlarımız, 27.’sini bu yıl 15-21 Mayıs tarihlerinde gerçekleştireceğimiz Kültür ve Spor Şenliklerimiz öğrencilerimiz için bu alandaki sunduğumuz hizmetlerden sadece birkaçı. Akdeniz’in incisi Mersin’de, şehrin merkezinde, kaliteli ve uygun fiyatlı yemek hizmetinin olduğu, içerisinde kapalı yüzme havuzu, futbol, basketbol ve tenis sahaları ve fitness salonu bulunan, erkek ve kadın kuaföründen, marketine kadar çeşitli ihtiyaçlara hizmet sunan birimlerinin olduğu, yeşil ve doğa dostu bir kampüste Üniversite hayatlarını sürdürerek; ülkemize ve tüm insanlığa faydalı bireyler olmak isteyen tüm öğrencilerimizin tercihinin Mersin Üniversitesi olmasını temenni ediyor; her birine üstün başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı.