Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Akdeniz ilçesine bağlı Kazanlı Mahallesi’nde gerçekleştirilen ‘Tarımsal Destek Dağıtım Töreni’ne katılarak üreticilerle buluştu. Programa; Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili Gülcan Kış, Akdeniz Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz, Adanalıoğlu Limonlu Mahalle Muhtarı İsa Sakar, Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Gökhan Büber ve mahalle halkı katıldı.  Tören kapsamında 3 bin üreticiye sera ipi, bin üreticiye yapışkan tuzak, ‘Akdeniz Meyve Sineğine Karşı Hidrolize Protein Dağıtımı Projesi’ kapsamında 888 narenciye üreticisine 14 bin 170 litre hidrolize protein ve Akdeniz Ziraat Odası’na 1 adet toprak analiz cihazı desteği yapıldı.

“SİZİN PARANIZI SİZE HARCIYORUZ”

Tarımsal dağıtımın yapıldığı Kazanlı ve Adanalıoğlu’nun örtü altı sera bölgesi olduğuna dikkat çeken ve seracılığa yönelik destekler yapacaklarını belirten Seçer, tüm üreticilere desteklerin hayırlı olması dileğinde bulundu. Bu yıl ilk kez hidrolize protein desteği yapacaklarının altını çizen Seçer, “Akdeniz meyve sineği bu bölgenin çok zarar veren, çiftçinin mağduriyetini ortaya çıkaran bir zararlı haline geldi. Bizim bu yapacağımız katkılarla bu sorun çözülmez, onu söyleyeyim. Bütün kurumlar işini yapacak, öyle olursa sonuç alınır, öyle olursa refah devleti, refah ülkesi oluruz. Herkes kendi kafasına göre giderse, ülkede siyasi iktidarlar siyaseti hâkim kılarsa, liyakatin olmadığı insanlar layık olmadığı göreve getirilirse işte Akdeniz meyve sineğinin popülasyonu da artar. Yaptığımız desteklerin tamamı halkın parasıyla yapıldı. Sizin paranızı size harcıyoruz. Siz bize yüzde 60 oy verdiniz. Demokrasilerde sınav yeri sandıktır, istediğiniz kadar konuşun. Derler ki; ‘Karneni göster’. Mersin halkı bizim karnemizi verdi, ‘devam’ dedi. Hizmetlerimize devam ediyoruz” diye konuştu. Seçer, “Geceni gündüzüne katıyorsun, alın teri döküyorsun, emek ediyorsun, hizmet yapıyorsun ama her şeyden önemlisi insanın kalbine giriyorsun, sevgisini kazanıyorsun. Böyle alırsın bu oyu. Mozaik bir şehir olan Mersin’de oy veren de vermeyen de mutlu, huzurlu. Herkes ‘Oy vermedik ama partimizden dolayı vermedik ama huzurluyuz’ diyor. Çünkü bu memlekette adalet ve huzur var, ayrımcılık yok. ‘Bu köy bana oy verdi, bu köy vermedi, bunun yolunu yaparım, bununkini yapmam’ yok” diyerek, kentin doğusundan batısına her yerinden kendisine bu sayede oy çıktığını vurguladı. Seçim dönemi ne yapılırsa yapılsın yurttaşın kendisine oy verdiğini belirten Seçer, “Baktılar ki bu insan da vatan evladı, bu insan da vatanını milletini seviyor, Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden gidiyor. Bakın oradan da oy verdiler. Artık kara propaganda tutmuyor. Bunu da genel seçimlerle taçlandıracağız, ülkeyi yöneteceğiz. Mersin’de nasıl insanlar memnun ve huzurluysa Türkiye’de de memnun olacak, Türkiye’ye de huzur getireceğiz” dedi.

“MAZOT, GÜBRE VE ZİRAİ İLAÇ PAHALI”

Tarımın Türkiye’de çok büyük bir alan olduğunun altını çizen Seçer, “Gıda olmazsa tarım, üretim olmazsa yaşam olmaz. Yaşamın parasal değeri, bedeli ölçülebilir mi? Çocuklarımızın, torunlarımızın sağlıklı olabilmesi için ülkemizin üretmesi lazım. Ülkemizin dışa bağımlı olmaması lazım. Bu bilinçte olduğumuz için bu destekleri yapıyoruz. Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak 2024 yılında tarıma toplam 119 milyon lira bütçe ayırdık. Bu destekler her geçen yıl ve 2025’te de artarak devam edecek. Her bölgeye ayrım yapmadan hizmet götürmeyi sürdüreceğiz. 5 yıllık deneyimlerimiz ışığında her bölgenin ihtiyacına göre olan destekler veriyoruz. Dünyanın neresine gidilirse gidilsin desteklenmeyen çiftçi üretemez. Mazot, gübre ve zirai ilaç pahalı. Dünyanın neresine giderseniz gidin devlet mutlaka çiftçiye destek verir. Bu Amerika’da da Avrupa’da da böyle, Türkiye’de de böyle olmak zorunda. Ama bu ülkelerin bizden farkı şu; istikrarlı bir tarım politikaları var. Bizde her alanda olduğu gibi bunda da büyük sıkıntı var. Hiçbir iktidara bir ülkeyi çeyrek asır yönetmek nasip olmaz. 25 yıl bir şehri, bir ülkeyi ihya etmek için çok uzun bir süre. 5 yılda neler yaptık, 25 yılda daha neler yaparız. Çok şey yapılır ama iktidara bakın, çeyrek asırda 2 ileri 1 geri. Önceden Tarım Bakanı’nın ismini çiftçi ezbere bilirdi. Şimdi sorayım, biriniz bilmezsiniz ama önceden bilirdiniz, sıkı takip ederdiniz. Biri geliyor, biri gidiyor. Bakanlıklar da atama usulüyle yapıldığı için ‘Yap-Boz’ tahtasına döndü. Uygulanan ve sürekliliği sağlanamayan tarım politikaları yüzünden çiftçi çok zor durumda. Hiç sorumluluğu da yok, sadece bir kişiye sorumlu. Tekrar bir değişiklik yapmışlar; yaz-boz tahtası. Gübre ve mazot desteği kalktı. Şimdi onun ismini değiştirdiler, önceden doğrudan destek modeli, ürüne destek, havza bazlı destek modeli vardı. Değişik değişik modeller vardı. Türkiye tarımı 22 yılda yaz-boz tahtasına döndü. Sanki Türkiye bir laboratuvar, gelen Bakanlar da asistan. Daha yeni öğreniyor, gayret ediyor ve bunun üzerinde tarımı öğrenmeye çalışıyorlar. Bu çiftçiye yazıktır, günahtır. Bir ülkenin, hele hele 86 milyon nüfusu, verimli toprakları, 3 bine yakın endemik bitkisi olan ve birçok önemli bitkinin ana vatanı olan Anadolu toprakları üzerindeki bir ülkenin istikrarlı bir tarım politikası yoksa yazıktır, günahtır” diye konuştu.

“UYUMUN OLMADIĞI YERDE BEREKET OLMAZ”

Büyükşehir Belediyesi olarak tarım desteklerini artırarak devam ettireceklerinin altını çizen Başkan Seçer, “Seracılara, meyve ve sebze üreticilerine, büyükbaş hayvan yetiştiricilerine, arıcılara ve balıkçılara olmak üzere üretimin her kademesinde yer alan çiftçi ve üreticinin yanındayız. Biz çalışanı, üreteni, bu ülkeye katkı sunanları seviyoruz ve onların da yanındayız. Kimsenin bir endişesi olmasın. İlçe belediyeleri ile uyum ve huzur içerisinde çalışıyoruz. Akdeniz Belediyesi ile de aynı uyumu yakaladık ve birlikte hizmet üretiyoruz. Uyumun olmadığı, kavganın ve huzursuzluğun olduğu yerde bereket olmaz. Biz huzurlu ve uyum içerisinde çalışmak istiyoruz. Halkın oy verdiği ve seçtiği her başkan; bu AK Partilidir, DEM Partilidir, Milliyetçi Hareket Partilidir, İYİ Partilidir; Cumhuriyet Halk Partili olması şart değil. Şehri için çalışıyorsa, Büyükşehir Başkanı’na yakışan, yaraşan onunla işbirliği yapmak, onun işini kolaylaştırmak. Bundan vatandaş yararlanacaktır. 5 yıl boyunca Mersin’in her köşesine eşit hizmet götürdük. Bizde ayrımcılık yok. Bizde; ‘sen falan etnik kökendensin, sen falan partidesin’ yok. Bizim kitabımızda yazmaz. Bunu siyasetten kazıyacağız. Bu ülke ne kaybediyorsa, ayırmak, ötekileştirmek, insanları kategorize etmekten kaybediyor. Biz huzurlu bir kentte, Mersin’de yaşıyoruz. Mersin huzur, huzurlu insanların, çalışan ve üreten insanların kentidir. Onun için Mersin bereketli bir kenttir. Her yerde ‘Mersinliyim’ demekten gurur duyun. Mersin daha güçlenecek. Yapılan yatırımlarla, birbirimizi severek, kollayarak bunu başaracağız. Homurlu, Adanalıoğlu Bölgesi’nden Kazanlı’ya kadar kanalizasyon çalışmaları da başladı. O bölgenin tamamen kanalizasyon sorununu çözüyoruz. Yol konusunda eksik olan her şey de hiç merak etmeyin, tıkır tıkır program dahilinde yapılacak” ifadelerini kullandı. Program; konuşmaların ardından temsili dağıtım töreniyle sona erdi.