TÜİK rakamları sahte, yoksulluk gerçek!


Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre enflasyon, Aralık 2024’te aylık bazda yüzde 1,03 olurken, yıllık bazda yüzde 44,38’e geriledi. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise tüketici fiyatlarında artışı aylık 2,34; yıllık yüzde 83,40 olarak hesapladı. TÜİK’in enflasyon rakamlarını açıklamasının ardından bir açıklama yapan Tüm Bel-Sen Mersin Şube Başkanı ve KESK Dönem Sözcüsü Mustafa Özbay, “TÜİK rakamları sahte yoksulluk gerçek. iktidar çarşıda, pazarda, mutfakta yaşadığımız gerçek enflasyonu yıllardır TÜİK’in Ali Cengiz oyunlarıyla belirlediği rakamlar ile gizlemeye çalışıyor. Alanlardayız. Çünkü yıllardır iktidar hangi enflasyon rakamını istiyorsa TÜİK bin türlü hile ile bulup hepimizin önüne o rakamı koyuyor. Alanlardayız. İliklerimize kadar yaşadığımız zam yağmuru ortada. Çarşıda, pazarda, mutfakta TÜİK rakamlarının en az iki katı enflasyon yaşıyoruz” dedi.

 

Tarih : 3 Ocak 2025 Cuma 13:40

Necdet TAŞ

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre enflasyon, Aralık 2024'te aylık bazda yüzde 1,03 olurken, yıllık bazda yüzde 44,38'e geriledi. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise tüketici fiyatlarında artışı aylık 2,34; yıllık yüzde 83,40 olarak hesapladı. TÜİK’in enflasyon rakamlarını açıklamasının ardından Özgür Çocuk Parkı’nda bir araya gelen Kamu Emekçileri Konfederasyonu’na (KESK) bağlı sendikalar, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına tepki gösterdi. Burada bir açıklama yapan Tüm Bel-Sen Mersin Şube Başkanı ve KESK Dönem Sözcüsü Mustafa Özbay, “Bugün 3 Ocak Güzel Mersin’imizin emperyalist işgalden kurtuluşunun yıl dönümü, 3 Ocak 1992’de Kurtuluş savaşı veren Mersin’imizi emperyalist işgalden kurtaran şehit ve gazilerimizi bir kez daha saygı ve minnetle anıyoruz. Takvimler bugün 3 Ocak 2025’i gösteriyor. Gözümüzü iğneden ipliğe her şeye yapılan zam yağmuru ile açtığımız,  bu yağmurun her ay şiddetlenerek kasırgaya dönüştüğü zorlu bir yılı geride bıraktık.  2024 yoksulluğun, sefaletin her geçen gün dört bir yanımızı daha fazla sardığı bir yıl olarak tarihin karanlık sayfalarında yerini aldı. Bugün, KESK’e bağlı sendikaların üyeleri olarak yurdun dört bir yanında alanlardayız. Her geçen gün daha fazla itildiğimiz yoksulluk ve sefalet girdabına teslim olmayacağımızı haykırmak, hakkımız olanı istemek için TÜİK binaları ve alanlardayız. TÜİK rakamları sahte yoksulluk gerçek. Yaşadığımız gerçek hayat pahalılığına göre insanca yaşamaya yetecek bir ücret istiyoruz” dedi.

“TÜİK RAKAMLARININ EN AZ İKİ KATI ENFLASYON YAŞIYORUZ”

“Alanlardayız çünkü yıllardır her geçen gün daha fazla yoksullaştırılmamızda TÜİK vasıtası ile açıklanan enflasyon rakamları başrolü oynuyor. Alanlardayız. Çünkü iktidar çarşıda, pazarda, mutfakta yaşadığımız gerçek enflasyonu yıllardır TÜİK’in Ali Cengiz oyunlarıyla belirlediği rakamlar ile gizlemeye çalışıyor. Alanlardayız. Çünkü yıllardır iktidar hangi enflasyon rakamını istiyorsa TÜİK bin türlü hile ile bulup hepimizin önüne o rakamı koyuyor.  Alanlardayız. İliklerimize kadar yaşadığımız zam yağmuru ortada. Çarşıda, pazarda, mutfakta TÜİK rakamlarının en az iki katı enflasyon yaşıyoruz.  Ama İşçisinden, asgari ücretlisine kamu emekçisinden asgari ücretlisine emeklisine hepimizin ücret- maaş artışlarında her seferinde TÜİK’in sahte enflasyon verileri temel alınıyor” diye konuşan Özbay, “Tüm bunlar yetmezmiş gibi, iktidar sözcüleri hiç sıkılmadan  “İşçiyi, memuru, emekliyi, asgari ücretliyi enflasyona ezdirmedik” nutukları atmaya devam ediyor. Aynı yalanlara sığınıyor, aynı oyunu oynuyorlar. Milyonların hakkını gasp etmeye dönük enflasyon verilerini açıklama oyununun son perdesi bugün oynandı. TÜİK 2024’ün son enflasyon verilerini açıkladı. TÜİK’e göre Aralık ayı enflasyonu yüzde 1.05 Yıllık enflasyon yüzde 44.38 bu ayki kira artışlarında uygulanacak oran yani 12 aylık ortalama enflasyon ise yüzde 44.38 dir. Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklinin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise TÜİK’e göre yüzde 16.25 dir. Öte yandan bağımsız iktisatçılardan oluşan Enflasyon Araştırma Grubu da bugün enflasyon verilerini açıkladı. ENAG’a göre enflasyon Aralık’ta aylık yüzde 44.38 yıllık yüzde 83.40 artmıştır. Buna rağmen birileri TÜİK rakamlarını kullanarak hiç utanmadan, “memura, emekliye müjde” diye haberleri yapmakta, iktidar sözcüleri “enflasyonu düşürdük” açıklamaları yapmaktadır” ifadelerini kullandı.

“BU NASIL BİR MÜJDE?”

Enflasyon farkının, adı üzerinde geçtiğimiz 6 ayda yaşanan kaybın telafisi olduğuna dikkat çeken Özbay, “Dolayısıyla ocak ayından itibaren Vergi ve harçlardan, KDV’ye, ÖTV’den Gelir Vergisine, kiralara ortalama yüzde 60 zam yapılacaktır. Ama kamu emekçisi ve emeklisi ile toplamda 7 milyona yakın bir kitlenin Ocak maaş zammı bu artışın onda birinde yüzde 6’da kalmaktadır. Dolayısıyla “müjde haberleri” yapanlara buradan soruyoruz. Bu nasıl bir müjde? Müjde bunun neresinde? Müjdelerinizi alın başınıza çalın. Yıllardır TÜİK’in sahte enflasyonu ile emeği ile geçinen kesimler olarak hepimizi yoksulluğa, sefalete ittiler. Şimdi de hepimizin gözünün içine baka baka dünyanın en büyük yalanlarından birine sarılıyorlar.  Ne diyorlar? “Sizin maaşlarınız, ücretleriniz enflasyonu arttırıyor. Tüketimi, talebi kısmak için maaş, ücret artışlarınızı daha da sınırlamamız gerekiyor” Diyorlar. Asgari ücret artışında hep beraber gördük. Artık TÜİK’in sahte enflasyon oranlarındaki artışı bile milyonlara çok görüyorlar. TÜİK’in sahte enflasyon rakamlarının bile 17 puan altında kalan, açlık sınırının altındaki asgari ücreti savunuyorlar. “Yüzde 30 Merkez Bankasının 2025 enflasyon hedefinden yüksek” diyorlar. Bu rakam en düşük tutardır. İşveren daha fazla verirse elini tutan yok “ diyorlar. “Çatlasanız da patlasanız da biz atacağımız adımları hesaplayarak atarız” diyorlar. En temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelen milyonlarla dalga geçercesine “Fahiş fiyatlı ürünleri boykot edin” diyorlar. Böylece aslında enflasyonu asıl arttıran şeyin bizim maaşlarımız, ücretlerimiz değil fahiş fiyatlar olduğunu itiraf ediyorlar. Çalışanlarına asgari ücreti reva gören koca koca holdinglerin, tekellerin, ürettikleri ürünlerin, sundukları hizmetlerin fiyatlarını enflasyonun çok üzerinde piyasaya sürdüğünü, fahiş karlar elde ettiğini kabul ediyorlar. Biz de buradan iktidara sesleniyoruz. Madem fahiş fiyatlı ürünler, bunları piyasaya sürenler, satanlar var. Neden müdahale etmiyorsunuz?  Elinizi tutan mı var? Gücünüz bize mi, yoksullaştırdığınız halka mı yetiyor? Fahiş fiyatlı olmayan ne bıraktınız.  Peynir mi? Zeytin mi? Et mi?  Sebze mi, meyve mi? Her şeyin fiyatını fahiş hale getirdiniz” şeklinde konuştu.

“BU ÜLKEDE ENFLASYONU ARTTIRAN, KÖRÜKLEYEN BİZLER DEĞİLİZ”

Tüm sendikalara ve konfederasyonlara seslenene Özbay, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Enflasyonu arttıran ne asgari ücretliler, ne işçiler ne kamu emekçileri ne de emeklilerdir. Bu ülkede enflasyonu arttıran, körükleyen bizler değiliz. Enflasyonu arttıranlar ülkeyi iğneden ipliğe her üründe dışarıya, ithalata bağımlı hale getirenlerdir. Ülkenin parasını döviz karşında pula çevirenlerdir. Hem kendisi fahiş zamlar yapan hem de fahiş zamlar yapanları izlemekle yetinenlerdir.  Bu ülkenin üretenleri, değerlerini yaratanları, üretenleri olarak sefalette değil, refahta eşitlenmeyi hepimiz fazlası ile hak ediyoruz. Ülkenin bunu sağlayacak kaynakları mevcut. Ancak o kaynaklar, bizlerden alınan vergiler yıllardır sermayeye, patrona, yandaşa, müttehitte, beşli çeteye faiz olarak, hazine garantisi, teşvik olarak, vergi istinası, muafiyeti olarak aktarılıyor. Faizden, ranttan, sömürüden, beslenen bu bir avuç asalak takımı kazandıkça biz kaybediyoruz. Çok kritik bir aşamadayız. Mevcut siyasi iktidar “çatlasanız da patlasanız da..” diyecek kadar emekçilerden, halktan kopmuştur. Adında sendika, konfederasyon ibaresi bulunsa da gerçekte varlığını mevcut iktidara borçlu olanların bize verebileceği hiçbir şey yoktur. Bunu bugüne kadar TÜİK’in sahte enflasyonunu temel alan her toplu sözleşmenin, her hak kaybının altına imza koyarak defalarca ispatladılar. Bizim yanımızda değil,  onları emeğin saflarına Truva atı olarak yerleştirenlerin yanında olduklarını defalarca kanıtladılar. Önümüzdeki süreçte ya hep beraber kaybetmeye devam edeceğiz. Ya da Birleşe Birleşe Kazanacağız. “Hak verilmez mücadele ile alınır” ilkesini temel alan ortak bir mücadele yürütmeden bu karanlıktan hiç birimizin çıkma şansı yoktur. Gelin yıllardır hepimize kaybettiren bu yoksulluk ve sefalet düzenine karşı insanca yaşayacak ücret, güvenceli iş, güvenli gelecek için omuz omuza verelim.  Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz. Birleşe birleşe kazanacağız.”

 

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!








 
  Akdeniz Gazetesi


 
  FLAŞ HABER
 

  BASIN İLAN KURUMU İLANLAR

 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün


  SOSYAL MEDYA
 
 

 


  

 
 
ANASAYFA BİK İLANLAR İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
akdenizgazetesi.net © Copyright 2019-2025 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA