Haber Merkezi

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, FOX TV ekranlarında yayınlanan İsmail Küçükkaya ile “Çalar Saat” programının canlı yayın konuğu oldu. Başkan Seçer, programda Büyükşehir Belediyesi olarak hayata geçirdikleri ve geçirmeyi planladıkları hizmetleri anlattı. Seçer, köylüden üreticiye, tarımdan kadın istihdamına, kooperatifleşmeden Mersin Büyükşehir Meclisi’nde hakim olan havaya, belediye borçlarından Metro Projesi’ne ve proje kapsamına giren yeni hatlara varıncaya kadar tüm konular hakkında değerlendirmelerde bulundu. Büyükşehir’e 100 kadın personel aldıklarını, 150 kadın personel alımı için de ilana çıktıklarını belirten Başkan Seçer, aynı zamanda bir sosyal proje olan Metro Projesi’nde ilk kazmayı 2020 yılında vuracaklarını bildirdi.

“KATMA DEĞERİ YÜKSEK ÜRÜNLERDE DE TÜRKİYE'DE BİRİNCİ SIRADAYIZ”

Başkan Seçer, ayrıca Halk Kart, Esnaf Masası, mezarlık hizmetleri, kreş hizmetleri, son günlerde ülke gündemini meşgul eden su fiyatlarına da değinerek, Büyükşehir Belediyesi’nin yeni logosu ve öğrencilere yönelik yapılan hizmetleri de sırasıyla anlattı. Yayın Küçükkaya’nın “Üretici ile ilgili siz ne yapıyorsunuz, hangi çalışmalar var ve köylümüzü, üreticimizi nasıl destekliyorsunuz?” sorusu ile başladı. Mersin’in çok değerli tarım toprakları ve ürünleri olduğunu vurgulayan Seçer, “Birçok katma değeri yüksek ürünlerde de Türkiye’de birinci sıradayız. Çilek, muz, narenciye, özellikle limon Türkiye’de en çok üretilen bölgelerin başında Mersin geliyor. Bizim 16 bin kilometrekare yüzölçümümüz ve Toroslar’ın eteklerinde yerleşim yerlerimiz var. Buralarda küçük aile işletmeleri son derece fazla ve tarım bizim için önem arz ediyor. Geçtiğimiz günlerde 11 Büyükşehir Belediyemizin gönderdiği temsilciler ile İzmir’de buna yönelik bir toplantı oldu. Sadece Mersin değil, Ankara, İstanbul, İzmir gibi birçok CHP’li belediyelerimizde tarım önemli. Dolayısıyla bir işbirliği, dayanışma yapalım diye toplantılarımız oluyor. Spesifik olarak bizim kendi bölgemizin özelliklerine göre de belediyemizin önemli çalışmaları var” diye konuştu.

“KOOPERATİFLEŞME OLMAZSA OLMAZ!”

Tarımda girdi fiyatlarında, mazotta, gübrede yaşanan fiyat artışına dikkat çeken Başkan Seçer, “Özellikle sebze tohumları, ithal tohumlar, döviz endeksi ve sürekli artış gösteren bir girdi maliyeti. Bu da üreticiyi sıkıntıya sokuyor. Dünyanın neresine giderseniz, güçlü ülkelerde devlet mutlaka tarımı desteklemek zorundadır. Bu genel bir kuraldır. Çünkü dünya piyasalarına baktığınız zaman bir birim girdi fiyatı ile tarımsal ürün fiyatında mutlaka bir dengesizlik vardır. O açığı da devletin kapatması gerekiyor. Asıl sorumlu olan ve makro ölçekli politikaları yapacak olan Tarım Bakanlığı. Ama yerel yönetimlerin özellikle büyükşehirlerin bu konularda önemli yetkileri de var. Aslında akılcı kullanılırsa önemli de imkanlarımız var. Biz bunları sağlıyoruz” dedi. Seçer, tarım için kooperatifleşmenin önemini bildiklerini ve bu yönde çalışmalar yürüttüklerini ifade ederek, “Bizim için kooperatifleşme olmazsa olmaz! Bizim temel hedef kitlemiz küçük aile işletmeleri, küçük çiftçiler. Bu konuda önemli çalışmalar yapıyoruz. Örneğin yönetime geldikten sonra mevcut kurulu bir Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ni harekete geçirdik. Oraya sermaye aktardık, yönetimine katkı verdik. Şu anda Tarsus’ta Eshab-ı Kehf Kalkınma Kooperatifimiz var. Salamura zeytin üretiyor. Son derece de güzel. Ürünlerimizi alıyoruz değerlendiriyoruz, hem üreticiye katkı yapıyoruz, hem orada yoğun olarak kadınlarımız çalışıyor” diye konuştu.

“BORÇLANMA YETKİSİ ALDIM AMA GEÇTİĞİMİZ HAFTAYA KADAR DA KULLANMADIM”

Programda, Türkiye’deki CHP’li belediyelerde mecliste yaşanan sıkıntılar da gündeme geldi. Başkan Seçer de Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde yaşananlardan bahsederek, “Zaman zaman sıkıntılar yaşıyoruz. Meclis çoğunluğu bende de sıkıntılı. Uzun bir süre ben de borçlanma yetkisi alamadım ama Temmuz ayında bu yetkiyi aldım. Geçtiğimiz haftaya kadar da kullanmadım. Çünkü bankalarda tefeci faizi oranında teklifler geliyordu. Bunu kullanmam mümkün değildi. İller Bankası’ndan teminat mektubu isteniyordu. Onu da alamıyordum ama geçtiğimiz hafta hem İller Bankası’nda bu konuda yaptığımız girişimlerle bir miktar teminat mektubu aldık. Hem de oturduk özel bankalarla pazarlıklar sonucu, uygun rakamlarla aldık, kullandık. Tabii kamu bankaları belediyelerimize kapalı. Kamu bankalarından yararlanamıyoruz. Bu önemli bir sıkıntı” ifadelerine yer verdi.

SEÇER, METRO İÇİN TARİH VERDİ: “2020 YILINDA KAZMAYI VURACAĞIZ”

Belediyede var olan borçlar hakkında da konuşan Seçer, Mersin için önemli bir yatırım projesi olan Metro Projesi’ni de anlattı. Metro hakkında ilk kez detaylı açıklamalar yapan Seçer, şunları söyledi: “Benim bir Metro yatırımım olacak. Önemli bir yatırım. 3 etap düşünüyoruz. 28.6 kilometre, bunun 7 buçuk kilometresi zemin üstü Metro, 13.4 kilometresi yeraltı raylı sistemi ve 7.7 kilometresi de tramvay. Mersin Doğu’dan Batı’ya bir sahil şeridi düşünün. 13.4 kilometre o şekilde yer altından gelecek ve daha sonra yer üstünden 7 buçuk kilometre Şehir Hastanesi’ne doğru yüzeyden gidecek. Burada da ilk kez bu kadar detaylı açıklıyorum. Yine Üniversite Hastanemize ve Üniversitemize bir tramvay hattı planlıyoruz. 2020 yılında kazmayı vuracağız. Burada farklı bir yöntemle bu işi yapmak istiyoruz. Kredi arayışlarımız yurtdışından. Krediyi de oradan bulalım, inşaatı da o firma yapsın, finansman ve işin yapımını bir yere vermek istiyoruz.” Otobüs alımı için ilana çıktıklarını ve toplam 100 otobüs alacaklarını sözlerine ekleyen Başkan Seçer, “Bu yıl içerisinde 73 otobüs alımı yapıyoruz. Ocak ayı içerisinde de 27 otobüs, toplam 100 otobüs alacağız. Hem otobüs kafilemizi yenileyeceğiz, eksiğimiz var, hem güzergahları takviye etmiş olacağız, hem de modeli geçmiş ya da eskimiş otobüslerimizi devre dışı bırakacağız. Toplu taşımayı Metro, otobüs, bir konsept olarak düşünüyoruz ve 5 yılın planlamasını yaptık. 2019-2024 arası neler yapacağımız, kaç otobüs alacağımız belli, alıma da çıktık. Daha önce önümde bulduğum bir proje vardı. Henüz bir şey yapılmamıştı. Sayın Cumhurbaşkanı bizim dönemde yatırım programına aldı bu projeyi. Ama biz onun üzerinde revizyon yaptık. Daha çok sosyo-ekonomik olarak gelişmişlik düzeyi az bölgelere de metroyu soktuk. Şehir Hastanesi hattı bizim Akdeniz ilçemizden geçiyor ve son derece düşük gelirli ailelerin yaşadığı bölgeler. Metro’yu sadece bir ulaşım projesi olarak görmemek lazım. Kentin gelişim projesi, aynı zamanda bir sosyal proje olarak da değerlendirmek lazım. Bunu önemsiyoruz” dedi.

 “HER ŞEYE RAĞMEN TÜRKİYE’NİN EN UCUZ SUYU MERSİN’DE”

Ankara ve İstanbul gibi illerde yaşanan su polemiği üzerine konuşan Seçer, su konusunda değerlendirmelerde bulunarak, Mersin’de var olan durumu anlattı. Enflasyon çerçevesinde 2020’den geçerli olmak üzere su fiyatlarında düzenlemeye gitmek zorunda kaldıklarını kaydeden Seçer, Mersin’de yüzde 61’lik büyük bir abone kitlesini oluşturan ve 0-10 metreküp su tüketen kesime yüzde 10 gibi yeni bir uygulama yapacaklarını söyledi. Halk Kart kullananlara suyu yarı fiyatına vereceklerini kaydeden Seçer, “Türkiye su zengini bir ülke değil. Dolayısıyla yeni tarifemiz bu şekilde olacak. Ama her şeye rağmen Türkiye’nin en ucuz suyu Mersin’de. Bunun da bilinmesini istiyorum” diye konuştu. Seçer, 5 yıllık stratejik plan ve yatırım konularında ise “Mersin çok geniş bir hinterlant. Batı’ya gittikçe oralarda turizm, tatil beldeleri var. 2014’ten sonra bütün şehir olduk. Daha önce İl Özel İdaresi’nin uhdesindeydi. Kırsalda periferideki ilçelerdeki bu tarz yatırımlar şimdi Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin. Bizim çok yatırıma ihtiyacımız var. Altyapı, arıtma, kanalizasyon, su şebekesi. Tabii kaynak bulmakta zorlanıyoruz.  Dış kaynakları zorluyoruz. 5 yılda stratejik planda 2,5 milyar lira yatırımımız var” dedi. Yeni logo hakkında da değerlendirmeler yapan Seçer, “Bir çalışmamız var. Ancak resmi bir logo haline gelmedi. Tabii bunu kamuoyunda tartışıyoruz, dünyadaki gelişmiş kentlere, metropollere bakın. Farklı bir konsepte artık logolar var. Bizim logolar onlara göre çok daha demode olmuş diyebiliriz. Kenti, kentin özelliklerini yansıtan bir logo üzerinde değerlendirmelerimiz oldu. Kamuoyunun takdirine bırakıyoruz” açıklamasında bulundu.