Haber Merkezi
Mersin Büyükşehir Belediyesi ve Mersin Kent Konseyi Kadın ve Siyaset Komisyonu’nun işbirliğiyle, Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı’nda “Yasalar Uygulansın Kadınlar Yaşasın” paneli düzenlendi. Prof. Dr. Ayşe Gül Yılgör’ün moderatörlüğünde gerçekleşen panele Türkiye Kadın Hakları Aktivisti Av. Hülya Gülbahar, Türkiye Kadın Dernekleri Federasyon Başkanı Canan Güllü ve KA.DER Genel Başkanı Nuray Karaoğlu konuşmacı olarak katıldı. Panele Meral Seçer ve Sembol Tarhan’ın yanı sıra Mersin Kent Konseyi Başkanı Faik Burakgazi, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ali Rıza Özdemir, Büyükşehir Belediye Başkan Danışmanı İbrahim Evrim, daire başkanları ve mahalle muhtarları da katıldı.
AV. HÜLYA GÜLBAHAR: “TOPLUMA YANLIŞ MESAJ VERİYORLAR”
Av. Hülya Gülbahar, panelde yaptığı konuşmada erken yaşta evlilik konusuna ve cinsel istismar hükümlülerinin mahkumiyet durumlarına değinerek şunları söyledi: “‘Gençler arasında evlilik var’ diyerek topluma yanlış mesaj veriyorlar. Yalan. Gençlik tanımını 15 yaş fark olarak tanımlıyorlar. 15 yaşındaki kız çocuğuyla 30 yaşındaki adamın evliliğine akran evliliği diyebilir miyiz? Diyemeyiz. Maalesef böyle bir tehlikeyle karşı karşıyayız. Hepimizin birleşip çocuk cinsel istismarcısına af tasarısını durdurmamız gerekiyor. Çünkü bu tasarı çıkarsa her yaştan kadının tecavüzcüyle evlendirilmesi halinde tecavüzün suç olmaktan çıkarılması gibi Türk Ceza Kanunu’nda 2005’te tarihe gömdüğümüz bir şey de çıkacak. Ayrıca başka bir soru var. Erkek çocukları ne yapacaksınız? Herhalde onları da istismarcılarıyla evlendirecek haliniz yok. Bu doğrudan doğruya evlilik yaşıyla ve cinsel ilişki yaşıyla ilgili bir konu. 15 yaşın altındaki çocuklara kimsenin dokunmasına izin vermememiz gerekiyor.”
GÜLLÜ: “YASALARIN UYGULANMASI YOLUNDA DA BİRLİKTE HAREKET EDECEĞİZ”
Kadınların Osmanlı Dönemi’nden bu yana büyük mücadeleler vererek birçok hakkı elde ettiklerini ifade eden Canan Güllü ise, “Kadın arkadaşları destekleyen erkekler vardır. Biz bir bütünüz. Bu mücadeleleri kolay kazanmadık. Osmanlı’dan gelen bir mücadele yaşıyoruz biz. Osmanlı’da yaşayan nenelerimiz, büyüklerimiz bu mücadeleyi bize hazırladı. Onlar o kafeslerin arkasında mücadeleleriyle kadınlıklarını, birey olmanın farkındalığını ortaya koydular. Kurtuluş Savaşı’nda erkeklerle yan yana mücadele ederken dikkat çektiler ve Mustafa Kemal Atatürk’ün seçme ve seçilme hakkını elde ettik o zaman. Ama altın tepside sunulan, kimsenin hiçbir emek vermediği bir hak değil bu. Mücadelenin kazandırdığı bir haktır. Nasıl birlikte yürüyeceğiz? Var olan yasaların farkındalığıyla, bilinçlenmeyle, sorgulayarak. Yasaların uygulanması yolunda da birlikte hareket edeceğiz” diye konuştu.
KARAOĞLU: “ASLINDA İNSANLAR DUVARLAR ARASINA HAPSEDİLİYOR”
Konuşmacılardan Nuray Karaoğlu, kadınlar için toplumda duvar örüldüğünü vurgulayarak konuyu yıkılan Berlin Duvarı örneğiyle açıkladı. Karaoğlu, şunları söyledi: “Duvar deyince 1989 yılında yıkılan 46 km’lik Berlin Duvarı aklıma geliyor. İnsanı iliklerine kadar etkileyen bir görünümü vardı. 1989 yılında duvar yıkılırken dedik ki; ‘Harika şeyler olacak dünyada. Duvarlar artık yıkılıyor.’ O dönem Berlin Duvarı yıkılırken dünyada 12 tane duvar vardı. Şu an Berlin Duvarı’ndan bahsetmiyoruz, neyden bahsediyoruz? Meksika’da inşa edilen duvarlardan bahsediyoruz. Bugün sınırlarına duvar ören ülkelerin sayısı 77 oldu. Aslında insanlar duvarlar arasına hapsediliyor. Duvarların içindekiler ve duvarların dışındakiler. Biz kadınlar da öyle değil miyiz? Evin içine hapsedilen kadınlar, ötekileştirilen kadınlar. Haklarına sahip çıkmaya çalışan, ezilmemek isteyen, okumak isteyen, eşit vatandaş, eşit birey olmak isteyen, hakarete uğramak istemeyen, erkeklerle aynı haklara sahip olmak isteyen kadınlar. Biz de o duvarlara hapsediliyoruz.” Panelin sonunda Meral Seçer ve Mersin Kent Konseyi Başkanı Faik Burakgazi, moderatör ile konuşmacıların yanı sıra Mersin Kent Konseyi Kadın ve Siyaset Komisyonu Başkanı İlksen Sorguç Dinçer’e çiçek ve plaket takdiminde bulundu.