3 arıcının kovanlarının kırılması, bir arıcının da kovanlarına sinek ilacı sıkıldığı iddiası üzerine Mersin Arıcı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Adem Kurt, zarar gören arıcıları ziyaret etti. İncelemeleri sırasında basın mensuplarına yaşananlarla ilgili bilgi veren Kurt, kovanlara ve arı kolonilerine zarar verilmesine bir anlam veremediklerini, il genelinde de kovan hırsızlığı vakalarına sıklıkla rastlanıldığını, yaşananların arıcılığa büyük zarar verdiğini söyledi. Kurt, "Son dönemlerde yaşadığımız en büyük sıkıntı, tarımın olmazsa olmazı dediğimiz, bel kemiği bu arılarımız ne yazık ki kimliğini bilemediğimiz kişiler tarafından hem koloni barındıran kovanlarımız hem de içindeki petekleri parçalandı. O da yetmezmiş gibi sinek ilacı diye tabir ettiğimiz zehirle kovanlarımız zehirlendi. Üreticilerimiz ciddi şekilde mağdur" dedi. Yaşananların arıcıların emeklerine ve mesleğe duydukları aşka zarar verdiğini anlatan Kurt, "Ne yazık ki şu üretim zamanında, bal hasat zamanında şu canlılara kıymanın anlaşılabilir ve anlatılabilir, vicdanen ve ahlaka yakın bir tarafı yok" şeklinde konuştu. Kurt, bu saldırıları gerçekleştirenlerin biran önce bulunmasını istediklerini kaydetti.
"ÖZELLİKLE VERİMLİ ARILARA ZARAR VERİLİYOR"
Kovanlarına zarar verilen genç arıcı Yusuf Göktepe de, "Arılarımızı iyi bir şekilde yetiştirmeye çalışıyoruz. En iyi şekilde bal üretebilmek için göçebe bir şekilde devam ediyoruz. Ama zamanlardaki tatsız olaylar canımızı sıkıyor. Emeklerimizin boşa gittiğini görüyoruz. Arılarımız telef ediliyor. Kovanlar yıkılıyor ve özellikle güçlü ve bal alabileceğimiz verimli arılara zarar veriliyor. Kolluk kuvvetlerine başvurduk. Bu durum bizi çok üzüyor" dedi. Arılarına sinek ilacı sıkıldığını anlatan Durmuş Aydoğdu, "Bu yıl kendimi geliştirdiğimi düşünürken, kolonilerimi iyileştirdiğimi düşünürken, kim olduğunu bilmediğimiz insanlar kovanlarımıza ilaç sıktılar. Kovanlarımın önündeki uçuş tahtalarına sinek ilacı sıkıldığını düşünüyoruz. Çünkü bunun daha önce örnekleri var. İçine ilaç sıkılıp komple ölen koloniler var. Bombus arısı dediğimiz seralarda kullanılan arının gelip uçuş tahtasında öldüğünü, arıya içmesi için bıraktığım suyun üzerinde sarıcan arıların öldüğünü kendi gözümle gördüm, fotoğrafladım, tespit ettim" diye konuştu. Çocukluğundan beri arı kovanları arasında olduğunu anlatan 80 yaşındaki Mustafa Tok ise, "Ayı karnı doyana kadar balı yer, bırakır çeker gider. Arıya hiçbir zarar vermez. Arı yine aynı sağlam kalır. Ama sahipsiz buldukları arıyı insanlar ne yapıyor, helak edip atıyor. Balını yiyor, çerçevesini kırıyor, içine ilaç sıkıyor veya çalıp götürüyor" şeklinde konuştu. (İha)