DEVA Partisi’nin Abant'ta gerçekleştirdiği 3 günlük kamp sona erdi. Partinin kuruluşundan bu yana geçen 7 aylık sürecin masaya yatırıldığı kampı değerlendiren DEVA Partisi Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Babaoğlan, kampın çok faydalı geçtiğinin altını çizerek, kampta partinin kuruluşundan bu yana geçen 7 aylık süreci değerlendirip önümüzdeki döneme ilişkin politika önerilerini belirlediklerini söyledi. Türkiye’nin Ali Babacan vizyonuna ve DEVA Partisi kadrolarına ihtiyacı olduğunun altını çizen Babaoğlan, “Türkiye ekonomik olarak zor günler geçiyor. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde ‘Ülke uçacak’ diyenler ülkeyi uçurumdan aşağı atmak üzere. Ekonomik olarak ciddi sıkıntı içindeyiz ve batmak üzereyiz. Ülkenin ne kadar sorumsuzca yönetildiğini artık herkes görüyor. Genel Başkanımız Sayın Ali Babacan’ın ülke ekonomisinin başında olduğu yıllarda Türkiye adeta altın çağını yaşıyordu ancak ülke ekonomisi işin ehli olmayan kişilere teslim edilince gelinen nokta ortada. Gemi su alıyor ancak bu durum ne gemi kaptanın ne de mürettebatının umurunda değil. Bu akılla ya suya gömüleceğiz ya da kayaya çarpıp parçalanacağız” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE, DERMANSIZ VE DEVA’SIZ DEĞİL”
Türkiye’nin ekonomisini batıranların ve 3-5 müteahhite peşkeş çekenlerin bir de utanmadan insanlarımızı askıda ekmeğe muhtaç ettiğine dikkat çeken Babaoğlan, “Halkımız yoksullaşıyor ve alım gücü düşüyor. Üstelik ülkedeki tek sorun sadece ekonomi de değil. Bunun yanın da bir de düşünce özgürlüğü, demokrasi ve adalet sorunu var. Genel Başkanımız Ali Babacan’ın da dediği gibi bir ülkede adaleti, insan haklarını, demokrasiyi askıya alırsanız o ekmeği de askıya koymak zorunda kalırsınız. İnsanlar korkudan seslerini çıkartamaz oldu. Acayip bir ülke olduk. Resmen faşizm kurumsallaşıyor. Avukatlar, hukukla ilgili eleştiride bulununca terörist ilan ediliyor. Tabipler sağlık sistemiyle ilgili sıkıntılara değinince terörist ilan ediliyor. Öğretmenler eğitimde yaşanan sorunları dile getirince terörist ilan ediliyor. Bu durum Türkiye’nin demokrasi karnesinin daha da kötüye gitmesi anlamına geliyor. Böyle bir mantık hangi demokratik ülkede var? Yine de tüm olumsuzluklara rağmen bu yoksulluk ve anti demokratik ortam çözümsüz, dermansız ve DEVA’sız değildir. DEVA Partisi iktidarında yoksulluğu ortadan kaldıracak politikalar uygulayacağız. İnsan onuruna yakışmayan bu yoksulluğu ortadan kaldıracak politikalar uygulayacağız. Devletin parasını israf etmeyeceğiz. Etnik, dini, mezhebi ve kültürel çeşitliliğimizi dikkate alarak toplumdaki tüm farklılıkları kapsayacak ve kuşatacak bir vatandaşlık anlayışını savunuyoruz. Her türlü ayrımcılığa karşıyız. Özgürlükçü, katılımcı ve çoğulcu bir demokrasinin gereği neyse onu yapacağız” dedi.
“DEVA PARTİSİ BİR DİP DALGA OLARAK GELİYOR”
Teşkilatlanma çalışmalarına hız verdiklerini vurgulayan Babaoğlan, geçtiğimiz haftalarda Ardahan, Erzurum, Karabük, Diyarbakır, Bitlis, Batman ve Çorum olmak üzere 7 il kongresini tamamladıklarını, bu hafta da Genel Başkan Ali Babacan’ın katılımıyla Kırşehir ve Malatya il kongrelerini gerçekleştireceklerini söyledi. Kongrelerini gerçekleştirdikleri kentlerde vatandaşların büyük ilgi ve teveccühüyle karşılaştıklarının ifade eden Babaoğlan, “Ardahan, Erzurum, Karabük, Diyarbakır, Bitlis, Batman ve Çorum’da il kongrelerimiz salona sığmadı. Binlerce araçlık konvoylarla ve coşkuyla karşılandık. Pandemiye rağmen kentlerin sokak ve caddelerinde partimize ve genel başkanımıza büyük ilgi vardı. İnsanlar partimizi dertlerine DEVA olarak görüyor. DEVA Partisi olarak tüm sorunlara deva olmaya talibiz. Halkımız da bunun farkında ve bize karşı olan ilgisi son derece fazla. Ana akım medyanın ve yapılan yanlı anketlerin bizi görmezden gelmesine rağmen sahada gördüklerimiz DEVA Partisi’nin, bir dip dalga olarak geldiğidir” şeklinde konuştu.