Necdet TAŞ
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin İl Başkanı Adil Aktay, MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz ile AK Parti Mersin İl Başkanı Cesim Ercik’in Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ile ilgili iddialarına sert sözlerle karşılık verdi. CHP Mersin Milletvekilleri Ali Mahir Başarır, Alpay Antmen, Cengiz Gökçel ve ilçe başkanları ve çok sayıda partilinin katılımıyla birlikte partisinin il başkanlığı önünde basın açıklaması yapan Aktay, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in yanında olduklarının altını çizerek, “Kamuoyu, Cumhur İttifakı’nın bir milletvekili ve il başkanlarının açıklamalarıyla meşgul edilmektedir. CHP’li Mersin Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleriyle ilgili siyasi kurgu dolu ve asıl amacı algı operasyonu olan bu açıklamalarla ilgili gerçek bilgileri kamuoyuyla paylaşma gereği duyulmuştur. AKP siyasetinde 20 yıldır değişmeyen bir kural vardır: Bu kural, iktidarın ne zaman yeni pislikleri ortalığa dökülse, hemen CHP’yi terörle yan yana gösterme çabasıdır. Bu öyle zavallı, öyle pespaye bir çabadır ki; gün gelir patates soğan üreticilerini, gün gelir kebapçıları, gün gelir yurt bulamayan üniversite öğrencilerini terörist ilan eder ve CHP ile ilişkili teröristler gibi göstermeye çalışırlar. Cumhur İttifakı yöneticileri de bu zavallı, bu pespaye dille siyaset yapmayı marifet sayar. Sadece, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun açıklamaları bile bu çarpık zihniyetin terör konusunda nasıl ikiyüzlü davrandığını göstermeye yeter de artar bile… İçişleri Bakanı’nın açıklamalarını kendilerine kılavuz edinen milletvekili ve il başkanlarının umarım kılavuzlukla ilgili atasözlerimiz hakkında yeterince bilgileri vardır. Umarım, bu atasözlerinden ders almaları gerektiğini bir an önce idrak ederler” ifadelerini kullandı.
“UYDURMA SENARYOLARLA NEYİ AMAÇLADIKLARINI ÇOK İYİ BİLİYORUZ”
“Ama biz bu uydurma senaryolarla, tehditlerle neyi amaçladıklarını aslında çok iyi biliyoruz: 31 Mart 2019 seçimi öncesinde ve sonrasında başlayan ve halen hukuksuz bir şekilde devam ettirilen her türlü girişim ve hamleye, belediyelerimize yönelik tüm engellemelere rağmen, başta Büyükşehir Belediyemiz ve Başkanımız olmak üzere, tüm belediye başkanlarımız halkımıza hizmet için gece gündüz çalışmaktadır. Güneş balçıkla sıvanamaz! Bu tür yalanlarla ve iftiralarla hiç kimse bir yere varamayacaktır. Bu iftiralar, belediye başkanlarımıza, belediyelerimize bulaşmayacaktır. Başkanımız Vahap Seçer başta olmak üzere, tüm belediyelerimizin, başkanlarımızın ve göreve aldıkları personelin alnı açık, başı diktir. Bir milletvekilinin soru önergesine karşılık olarak İçişleri Bakanı’nın 5 ay sonra verdiği cevap, son derece muğlak, tarihi ve dönemi belirsiz, kimi ve hangi belediyeleri kastettiği bile belli olmayan, hukuki dayanaktan yoksun, algı oluşturmaya yönelik ifadeler içermektedir. Bu ifadeler üzerinden iftira atmak ve algı operasyonu yürütmek ancak söyleyecek başka sözü kalmamış, tükenmiş ve çaresiz kalmış Cumhur İttifakı iktidarına yakışır” şeklinde konuşan Aktay, “Mersin Büyükşehir Belediyemizde, Başkanımız Vahap Seçer döneminde, terör suçu iddiasıyla tutuklanmış ve yasalara aykırı olarak işe başlatılan tek bir personel dahi yoktur. Ancak yine de unutulmasın ki, terör bağlantılı kişi ya da kişiler halen kamu kurumlarında iş buluyor ise bunun sorumlusu belediyelerimiz ve başkanlarımız değil, güvenlikten sorumlu İçişleri Bakanlığı’nın kendisidir. Adli sicil kaydı dışındaki kişiye ait bilgiler istihbari niteliktedir ve belediyelerde bulunmaz. Cumhur İttifakı, artık dedikoduyla, iftirayla, yalanla iş yapmak yerine, varsa, elindeki bilgi ve belgeleri derhal ilgili kurumlarla paylaşmalı ve gereği yapılmalıdır. Bizler tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumak, haksız her türlü girişimin karşısında olmak ve Mersin’in hakkını korumak için tüm milletvekillerimiz, ilçe başkanlarımız, yöneticilerimiz, kadın ve gençlik kollarımız, parti örgütümüz, partililerimiz ve Mersinli yurttaşlarımızla birlikte belediye başkanlarımızın arkasındayız, destekçisiyiz. İddia sahibi milletvekilinin ve Cumhur İttifakı il başkanlarının, Mersin’in yıllardır beklediği ama bir türlü yapılmayan yatırımlara ve hizmetlere odaklanmak yerine, yalan ve iftiralarla gündemi değiştirmeye çalışmaları ibret vericidir. Mersin’in sorunlarıyla ilgilenmek yerine, kentimizin huzurunu ve barışını bozacak girişimlerde bulunanları kınıyoruz. Biz, CHP olarak, adaletin tecellisi için üstümüze düşen görev ne ise onu yapmaya hazırız. Ama terör kavramının içini boşaltıp, siyasi bir rant malzemesi haline getirenlerin… Büyük bir hırsızlık, yolsuzluk, rüşvet şebekesinin tam ortasında yer alanların… Fotoğraf albümü “adi suçlular kataloğu” gibi olanların Cumhuriyet Halk Partisi’ni ve partimizin belediyelerini herhangi bir suçla ya da suçlularla bağlantılıymış gibi göstermesine seyirci kalmayız. Böyle bir hadsizliğe, böyle bir izansızlığa geçit vermeyiz. Başta, Büyükşehir Belediye Başkanımız Vahap Seçer olmak üzere, tüm CHP’li belediye başkanlarımızın başarılı çalışmaları ve Mersinlilerin Cumhuriyet Halk Partisi’ne yönelik artan ilgisi ve desteği nedeniyle gördüğünüz kâbusları gayet iyi biliyoruz. Ne yaparsanız yapın, başaramayacaksınız. Önümüzdeki seçimleri saray rejimi ya da bir avuç saraylı değil, cumhuriyet kazanacak, demokrasi kazanacak, halk kazanacak.
ANTMEN: “TEK GÖREVİ BÜYÜKŞEHİR’E SALDIRMAK”
CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen ise, “Mersin Milletvekili olarak seçilmiş bir Milletvekili var Anayasa’nın 80 maddesi Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, seçildikleri bölgeyi veya kendilerini seçenleri değil, bütün Milleti temsil ederler der… Yani Hangi partiden olursa olsun bir milletvekili ayrımsız amasız fakatsız tüm milleti temsil eder etmek zorundadır. İsmini anmayacağım aslında hakaretler savurmasa ve gerçeğe aykırı beyanlarda bulunmasa hiç muhatap almayacağım bu Milletvekili 85 milyonun değil sadece kendi gibi düşünmesini istediği seçmenine şirin gözükmek için Mersin Büyükşehir Belediyemize iftira etmeyi kendine tek amaç ve görev edinmiştir. Bu yetmemiş Biz Cumhuriyet Halk Partisi’nin 3 milletvekilini de kendi düzlemine çekerek siyasi reklam yapmaya çalışmaktadır. Ona denecek tek şey var aslında hadi oradan… Bu Milletvekili Mersin’in barışına huzuruna mutluluğuna düşmandır. Bu milletvekili Mersin Büyükşehir Belediyemize iftiralar atarak halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmeye çalışmaktadır. Bu Milletvekili ısrarla Mersin Büyük Şehir Belediyesi ve CHP’li İlçe Belediyelerine çamur atmaya, sözde Belediyelerimizi terör ve terörizm ile irtibatlandırmaya çalışmaktadır. İstediği kadar çamur atsa bu konuda Belediyelerimizde izi kalmaz. Neden mi? Belediyelerde işçi istihdamı Kamu Kurum ve Kuruluşlarına İşçi Alınmasında Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre yapılır. Belediyeler Yönetmeliği 6.maddesine göre işçi ihtiyaçlarını, iş kolu, meslek pozisyonu, öğrenim, iş tecrübesi, ücret, sosyal yardımlar gibi ayrıntılarla yazılı veya elektronik ortamda Kurumdan (İŞKUR’dan) talep etmek ve 8 inci madde hükümleri saklı kalmak üzere Kurum tarafından gönderilenler arasından karşılamak zorundadır. Aynı Yönetmeliği 4.maddesi gereğince Belediyeler : Affa uğramış olsa bile Devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkum olanları işe alamazlar” dedi.
“HAYSİYET CELLATLIĞI YAPIYORLAR”
İşçi alımında önce Adli Sicil kaydına bakıldığını ve ayrıca işe girecekler için İçişleri Bakanlığı tarafından güvenlik soruşturması yapıldığını hatırlatan Antmen, “Eğer Belediyelerimizde bir terörist çalışıyorsa bunun suçu Adli Sicil kaydını tutan Adalet Bakanlığı ve güvenlik soruşturmasını yanlış yapan İçişleri Bakanlığıdır. Bir de deyim yerinde ise ” bozacının şahidi şıracı” var. Son zamanlarda yargıya intikal eden pek çok kriminal şahıs ile resimleri basında yayınlana bir İçişleri Bakanı var. Bu Bakan bizlerin soru önergelerine ya hiç cevap vermez, ya da mevzuata göre işlem yapılmıştır der geçer. İktidara geldiğimizde yapılanların mevzuata uygun yapılıp yapılmadığını elbette kontrol edeceğiz. Konumuz şimdi bu değil. Adı geçen Milletvekili bir soru önergesi ile Mersin Büyükşehir Belediyemiz ve CHP’li Belediyelere çamur atmaya malzeme istiyor bundan bahsettim, İçişleri Bakanı ne cevap veriyor? Mersin Büyükşehir Belediyesi ve ilçe Belediyeleri personeli arasında 33 kişi PKK/KCK, 5 kişi FETÖ/PDY ve 2 kişi Hizbullah terör örgütü mensubu olduğu gerekçesiyle gözaltına alınmış, 14 kişi adli makamlarca tutuklanmıştır. Ayrıca; PKK/KCK terör örgütü içerisinde faaliyet yürütmekte iken ölen ya da terör suçlarından tutuklu/hükümlü bulunan şahısların yakınlarından 33 kişi halen Mersin Büyükşehir Belediyesinde çalışmaktadır. Cevaba bakın Hakkında kesinleşmiş mahkumiyet kararı bulunan teröristler Belediyelerde çalıştırılmıştır demiyor; Mersin’de Büyükşehir ve parti ayrımı yapılmadan 40 kişi terör örgütü mensubu olduğu gerekçesi ile göz altına alınmış diyor ; hangi Belediyeler belli değil. Bir de terör suçlusu 33 kişinin yakını Büyükşehir belediyesinde çalışıyormuş. Yazıktır günahtır nerde kaldı cezaların şahsiliği prensibi? Adamın ailesinde bir suçlu varsa onu da mı içeri atalım, adamın soyunu sopunu nerden bilsin Belediyeler. İçişleri Bakanı’na soruyorum isim vermeyeceğim 15 Temmuz Darbe Girişimi sonrası ordudan ihraç edilen ve darbe girişimine kalkışan Yurtta Sulh Konseyinin üyesi olduğu gerekçesiyle 141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan vatan haininin kardeşi Büyükelçi olarak atanmış mıdır atanmamış mıdır? Meclis’te söyledim bir kez daha söyleyeceğim: Türkiye’de bir yalanlar ittifakı, iftiralar birlikteliği, haysiyet cellatlığı koalisyonun var. Ülkemizin kurucu ve kurtarıcı Partisi CHP’yi utanmadan sıkılmadan PKK ile yan yana anmaya cüret edenler teröristi belediyede boşuna aramasın; ben adres vereyim; gitsin, terörist başının kardeşini devletin kanalı TRT’ye çıkartanların arasında arasın. Mersin bir barış kentidir birlikte yaşama kültürünün içselleştirildiği bir huzur kenttir. Kimsenin de nefret diliyle, ırkçı söylemlerle, şiddete eğilimli yapılarıyla ülke ve Mersin’deki barış ve kardeşlik iklimine bozmaya hakkı yoktur. Bunlar, ülkemizdeki barış ve kardeşlik için çok açık bir engel oluşturuyorlar. Bitmiş siyasetlerini ayakta tutmak, oylarının erimesine engel olmak için bu halkı birbirine düşürmeye çalışıyorlar. Halka hizmet etmek için gece gündüz çalışan belediye başkanlarımıza iftira atıyorlar. Büyükşehir Belediye Başkanımız Vahap Seçer ve CHP’li İlçe Belediye Başkanlarımız ranta değil halka ve ayrım yapmadan tüm Mersinlilere hizmet diyor. Esas dertleri Belediyelerimizin hizmetlerinden rahatsız olmalarıdır. Ama az kaldı ne yaparlarsa yapsınlar gidiyorlar. Geliyor gelmekte olan” ifadelerini kullandı.