Necdet TAŞ

Saadet Partisi'nin ev sahipliğinde geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen 6'lı koalisyonun 12. toplantısının ardından İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Genel İdare Kurulu (GİK) üyeleriyle bir araya gelmiş ve “İYİ Parti kıskaca alınmıştır, buna boyun eğmeyeceğiz. Ne bir kumar masasında ne de noter masasında olmayacağız” açıklamasını yaparak 6'lı masayı resmen dağıtmış, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı aday olması gerektiğini ifade etmişti.

“İYİ PARTİ MASANIN DIŞINA İTİLDİ”

Partisinin 6’lı masadan kalkmasını değerlendiren İYİ Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Burhanettin Kocamaz, “Bilindiği gibi 02.03.2023 Perşembe günü yapılan son 6’lı Masa toplantısında, bu güne kadar uygulanan nezaket sınırlarını aşan bir tavırla, Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener’in şahsında İYİ Partimize bir haksızlık yapıldı. Belli ki, takınılan bu tavır daha önce konuşulmuş ve dolayısıyla İYİ Parti diğer beş parti tarafından makasa alınarak adeta masadan kalkmaya zorlandı.  Peki, neydi mesele? 6’lı Masa kurulduğu günden bu yana aldığı tüm kararları oy birliği ile aldı. En basitinden tek bir karar dahi oy çokluğu ile alınmadı. Zira bu durum 6’lı Masanın en çok savunduğu ve önemsediği kuraldı. Ancak konu Cumhurbaşkanı Adaylığına gelince bu kural hiçe sayılarak Sayın Kılıçdaroğlu’nun Adaylığı dayatılmak istendi. Sayın Akşener’de bugüne kadar uygulanan oy birliği şartını hatırlattı. Bunun üzerine Sayın Kılıçdaroğlu siz bu karara katılmasanız da biz beş Genel Başkanla bu kararı imzalar yolumuza devam ederiz gibi irite edici bir ifade kullanarak İYİ Parti’yi masanın dışına itti” dedi.

“MASAYI BİZ İTMEDİK, İTTİFAKI BİZ BOZMADIK”

Masadan kalkmadıklarını aksine kaldırıldıklarını öne süren Kocamaz, “Yani Masayı biz itmedik, İttifakı biz bozmadık. Biz adeta Masanın dışına itildik. Şimdi, ben bazı açıklamalar yaparak, bazı sorular sorarak herkesi aklıyla ve vicdanıyla baş başa bırakıyorum. Hepimizde biliyoruz ki bu Masanın asıl amacı birilerini Cumhurbaşkanı yapmaktan ziyade hali hazırda uygulanan bu ucube tek adam sistemine son verip, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemini hayata geçirmekti. Yani bizim düşündüğümüz Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemde Cumhurbaşkanlığı icra makamı olmaktan çıkacak, temsil makamı şekline dönüşecek, icranın başı da aynı zamanda Hükümetinde başı olan Ve sorumluluk taşıyan Başbakan olacaktı. Bu durumda Meclis yeniden güç kazanacak, milletvekilleri de sarayın vekili olmaktan kurtulacak, gerçekten Milletin Vekili olacaktı. O nedenle de Cumhurbaşkanı Adayının kim olacağı çokta önemli değildi. Ancak bütün bunları gerçekleştirebilmek için öncelikle seçimi kazanmak, mecliste anayasayı değiştirecek çoğunluğa erişmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“MİLLET KILIÇDAROĞLU’NU İSTEMİYOR”

Milletin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı olduğunu iddia eden Kocamaz, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: “Bizimde amacımız üzüm yemek, asla bağcıyı dövmek değil. Yapılan anketlerin sonucunu az ya da çok hepimiz biliyoruz. Ayrıca sahada, sokaklarda Halk bangır bangır bağırıyor. “Sakın Kılıçdaroğlu’nu aday yapmayın” diyor. Kılıçdaroğlu da diğer liderlerle görüşüp de herhangi bir ortak karar ya da onay almadan bir yıldır tekil ifadeler kullanıyor, açıkça adayım demiyor ama aday olacağını ima ediyor. Milletin talebi ve de beklentisi öncelikle Sayın Mansur Yavaş’ın aday olması, şayet o olmayacaksa Sayın Ekrem İmamoğlu’nun aday yapılması. Sayın Akşener’in söylediği de bu. Milletin sesine kulak verelim. Millet kimi istiyorsa Onu aday yapalım. Millete rağmen siyaset olmaz. Milletle inatlaşılmaz, Millet istemiyorsa olmaz. Millete dayatma yapılmaz diyor. Bizimde bu seçimi riske edecek halimiz yok. Zira Ülkenin ve Milletin şu anda uygulanan ucube tek adam sistemini bir dönem daha kaldırmaya tahammülü yok. Geçtiğimiz beş yılda yaşananları, çekilen sıkıntıları, herkes biliyor. Otokratik bir rejimde hızla diktatöryal bir yönetime sürüklendiğini herkes görüyor. Bütün bu nedenlerle de bu seçimin mutlaka kazanılması gerekiyor. Bu bir vebal. Gün nefis yapılacak, inatlaşılacak, dayatma yapılacak gün değil. Bugün Sosyal medyalarda bizlere freni boşa alarak insafsızca saldıranlara sesleniyorum. Bizim yanlış yapmak gibi bir lüksümüz yok, olamaz da… Zaman Sayın Meral Akşener’in  er ya da geç haklı çıkaracak. Dileğimiz odur ki, iş işten geçmiş, tavşanda yamaca geçmiş olmasın. Lütfen Sayın Akşener’in önerileri dikkate alınsın. Zira son pişmanlık fayda etmez. Kaçırdığınız nokta, Sayın Akşener İYİ Partili birisi aday olsun demiyor. Akşener’in önerdiği her iki isimde CHP’li. Bütün uyarılara rağmen Kılıçdaroğlu aday olduğunda, hiç istemeyiz ama kaybedecek olursa bu yükün, bu vebalin altından adla kalkamaz. Bizden söylemesi… Bizler İYİ Partililer olarak Hak bildiğimiz yolda, milletimizin emirleri doğrultusunda yolumuza bıkmadan usanmadan devam edeceğiz.”