Kahramanmaraş merkezli iki depremin en büyük hasarı verdiği illerin başında gelen Hatay'da binlerce vatandaş enkaz altında kalmış, çok sayıda kişi de hayatını kaybetmişti. İlk günden itibaren birçok yaralı kurtaran AFAD koordinesindeki derneklerden belediyelere, madencilerden kurumlara ait çok sayıdaki ekip, 261'inci saatte özel bir hastanenin enkazından 34 yaşındaki Mustafa Avcı'yı sağ olarak çıkardı. 261 saat sonra kurtarılan Mustafa Avcı, sahra hastanesinde ilk tedavisi sonrası Mersin'e sevk edildi. 17 Şubat tarihinde ambulansla Mersin Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirilen ve bir ayağından ağır yaralanan Avcı'nın o günden bu yana tedavisi sürüyor. Özellikle hiperbarik ünitesinde oksijen tedavisiyle ayağındaki yaralanma ciddi anlamda iyiye doğru giden Mustafa Avcı'nın tedavisinin bir süre daha devam edeceği belirtildi.
"SANKİ SUYUN ÜZERİNDE YÜRÜYOR GİBİYDİM"
Son durumuyla ilgili konuşan Mustafa Avcı, deprem sırasında eşinin doğumu için özel bir hastanede bulunduklarını söyledi. Eşine bir şey almak için hastanede aşağı indiği sırada depremin olduğunu kaydeden Avcı, "Depreme asansörde yakalandım. Orada deprem olduğunu tam anlamadım çünkü asansörde bir sıkıntı olduğunu düşündüm. İndiğimde herkes sağa, sola koşuyordu ben de bilinçsiz bir şekilde koşmaya başladım. O kadar çok şiddetli, büyük bir depremdi ki ayağımın yerden kesildiğini hissettim. O sıra sanki suyun üzerinde yürüyor gibiydim. Bir süre sonra düştüm ve Allah'ın takdiri orada bulunan bir koltuğun arka tarafına denk geldim. Bina yıkılınca orada bir yaşam alanı oluştu. 12 gün boyunca orada kalmak zorunda kaldım" dedi. İlk dışarı çıktığında çok sevindiğini kaydeden Avcı, "Ancak ailemle ilgili bir bilgiye sahip olmadığım için mutlu olamadım. Sağlık çalışanı arkadaşlar beni sahra hastanesine götürmüşler. Oradaki çalışanlar kardeşime ulaştı ve ailemin iyi olduğunu duyunca çok mutlu oldum. Gerçekten mutlu olduğumu, yeniden doğduğumu ailemin yaşadığını öğrenince anladım. Gerçekten çok şaşırdım. Çünkü çok büyük bir depremdi. O depremde onların sağ çıkacağına hiç inanamıyordum. Çok şükür ki Allah'ım hem beni kurtardı hem de ailemi bana bağışladı" ifadelerini kullandı.
"EN BÜYÜK HAYALİM YÜRÜYEREK BU HASTANEDEN ÇIKMAK"
Tedavi süreciyle ilgili de bilgiler veren Avcı, "Şehir hastanelerinin olması gerçekten çok büyük bir nimetmiş. Bunu yaşayarak gördüm. Burada hiperbarik ünitesi diye bir tedavi yöntemi var. Ayağımla ilgili orada tedavi görüyorum. Eğer o tedavi yöntemi olmasa şimdi benim ayağın büyük ihtimalle kesilecekti. Şu an o tedaviyle ayağım iyileşme yönünde ilerliyor. En azından bir umut var. Bir hayalim var. Tekrardan ailemi, eşimi, çocuğumu alıp başka bir şehirde yaşamak istiyorum. Tabi ilk başta ayağa kalkıp, çocuğumu kucağıma almak istiyorum. Ayağa kalkmak için biraz mesafem var. İnşallah doktorlar iyi olacağımı söylüyor. En büyük hayalim yürüyerek bu hastaneden çıkmak. 12 gün boyunca göçük altında ayağım sıkışmış vaziyette kaldı" diye konuştu. Yetkililerde de bir istekte bulunan Avcı, "Eşim ile beni istediğimiz bir noktada birleştirirlerse çok mutlu oluruz. Sadece aile birliğimi kurmak istiyorum" şeklinde konuştu. (iha)