Necdet TAŞ
Arbel ve Ekonomi Gazetesi işbirliğinde düzenlenen ‘Yeni Yüzyılda Ekonomi’ panelinde; Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, Yayın Kurulu Başkanı Şeref Oğuz, Yazı İşleri Müdürü Handan Sema Ceylan, Arbel A.Ş. Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Arslan, Berdan Cıvata Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Şemsi ve Armada Foods Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Sönmez, Mersinlilerle buluştu. Ekonomik parametreler ve sektörlerin konuşulduğu panelde; küresel ekonominin Türkiye yansımaları, rekabet ve dijitalleşmenin ülke ekonomisine etkileri, küresel ekonomide Türk iş dünyasının konumu, metal sektöründe Mersin’in yeri, bakliyat sektörünün ekonomiye katkısı ve organik tarımın önemi gibi birçok konu masaya yatırıldı. Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezinde düzenlenen panele; “Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, Mersin Üniversitesi Rektör Yardımcısı Mehmet İsmail Yağcı, Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, Mersin Sanayici ve İş İnsanları Derneği Başkanı Hasan Engin, Mersin Perakendeci İş Adamları Derneği Başkanı Özcan Demir, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Mustafa Özdamar, Mersin Ekonomi Platformu Başkanı Servet Özkaya, Türk ve Arap Ülkeleri İş İnsanları Derneği Başkanı Fahri Kuş, oda ve STK yöneticileri ile iş insanları katıldı.
SEÇER: “MERSİN BİR TİCARET KENTİDİR”
Panelde konuşan Başkan Seçer, Mersin ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Mersin’in bir ticaret kenti olduğunu ve Türkiye’de vergi sıralamasında 6. sırada olduğuna dikkat çeken Seçer, Türkiye’nin yüzde 2 buçuk vergisini de Mersin’in verdiğini sözlerine ekledi. Seçer, “Bu önemli bir rakam. Ancak eldeki son verilere göre, Türkiye’de kişi başı gayri safi yurtiçi hasıla 10 bin 700 dolar. Türkiye'de bu böyle ama Mersin 8 bin 300 dolar civarında kişi başı gelire sahip. Türkiye'de Adana ve Mersin gelir dağılımında adaletsizliğin olduğu 1., 2. sıradaki iller. Buranın sosyoekonomik yapısı bu. Bir tarafta milyon dolarlar kazanç, bir tarafta da asgari ücretle geçim, 6 liraya belediyenin yemek kuyrukları, 2 buçuk liraya ekmek kuyrukları. Mersin böyle bir coğrafya, böyle bir hinterlant. Mersin’i bu rakamlar üzerinden de değerlendirmek gerekir. Çok hamasi söylemlerden ziyade, Mersin’i neyle büyütürüz? Ben dış ticaret rakamlarına da baktım. Geçen yıl toplam 4 milyar 575 milyon bir dış ticaret hacmi var. Bu hinterlanttan yapılan ihracat miktarı da bu da TÜİK rakamları 40 milyar dolar. 13 milyar dolar da bu bölgenin ticaret hacmi var. Yerli firmalar, diğer firmalar hepsini işin içerisine katıyoruz. Bana göre en önemli, hızlı, ivedi gelişeceğimiz alan ticaret. Sanayi de önemli. Sanayinin ilk yatırımı yüksektir. Daha fazla bir finansman ister. Bugünkü Türkiye ve dünya konjonktüründe de finansmana ulaşmak kolay değil” ifadelerini kullandı.
“TİCARİ YATIRIMLARIN DAHA ARTMASI GEREKİR”
Ticari yatırımların daha da artırılması gerektiğini ifade eden Seçer, “Şehrin ve özellikle şehir merkezinin en önemli talebi, beklentisi ve eksiği ihtisas organize sanayi bölgeleri. Bütün meslek grupları daha kompakt, altyapısı olan, daha sıhhi ve ekonomik ortamlarda bazı hizmetlerden faydalanacağı, daha hızlı hareket edebileceği, kararlar alabileceği, birlikler oluşturabileceği kompakt bir alanda faaliyetlerini sürdürmek istiyor” dedi. 2023 yılı Cumhurbaşkanlığı yatırım programına alınan Mersin'deki yatırımları incelediğini ifade eden Seçer, “2023 yılı Mersin yatırımlarının kuruluşlar itibariyle dağılımı; toplam proje miktarı 45 adet, tutarı 56 milyar 319 milyon 922 bin lira. Buradaki yüzde 51,8’lik pay Mersin Büyükşehir Belediyesi’nde. Yatırım programına almış işte. En başta metro. Hani şu meşhur metro. Başlayıp cebimizden 3-4 yıl öncenin parasıyla 200-300 milyon hak ediş ödediğimiz, 2 yıldır masada bekleyip, geçtiğimiz günlerde Mehmet Bey tarafından imzalanan, iç ya da dış finansman kullanma iznini aldığımız metro. Ödenek 2 milyar 625 milyon lira. Önümüzdeki Meclis toplantısında ilave 1 milyar lira bir borçlanma yetkisi isteyeceğim. Yatırım programına Cumhurbaşkanı alıyor, daha önce Altyapı Genel Müdürlüğü bunu zaten onaylıyor Ulaştırma Bakanlığı. Sonra yatırım programına alınıyor. Burada 2 sene önce Meclis ilk etapta 900 milyon borçlanma veriyor, 2 yıl orada takılıyor. Bu yıl programda metroya dair 1.9 milyar var benim kullanacağım, 2 milyar 625’in içinde. O kalan payı almak için bir de burada aynı süreyi kaybediyoruz. 2 aydır uğraşıyoruz. Böyle bir aksaklık var. Öte yandan Mersin’de yapılması gereken iş alanları ile sosyal konutların hayata geçirildiğinde kentin ekonomi ve hacmi büyüyüp refah da artacak. Zaman hızlı akıyor, yatırımların hızlı olması lazım. Yani, hem belediyenin hem de kamunun yapması gereken işler var. Ekonomi büyüyecekse, hacim büyüyecekse, refah artacaksa, herkes gülecekse, eğitim, kültür, sanat artacaksa, barış, kardeşlik mutluluk artacaksa, bu çalışmayla olur, parayla olur, kazançla olur, herkes evine gittiğinde huzurlu bir aile ile olur. İş alanları, konutlar, sosyal konutlar; bunları birilerinin yapması lazım” ifadelerini kullandı.
SEÇER, GECİKEN YATIRIMLARA DİKKAT ÇEKTİ
2009’da temeli atılan ancak hala tamamlanmayan Çukurova Bölgesel Havalimanı’nın bir an önce bitmesi gerektiğine vurgu yapan Seçer, bunun da kente artı bir değer katacağını söyledi. Yıllardır sürüncemede olan Çeşmeli- Taşucu Otoyolu’nun yapımına bir an önce başlanması gerektiğini belirten ve 2 yıl önce özelleştirilen Taşucu Seka Limanı’ndaki çalışmalar ile ilgili de konuşan Seçer, yatırımları ancak çevreye duyarlı bir şekilde yapılması ve yasalara uygun olması halinde desteklediklerini kaydetti. Mersin Limanı Genişletme Projesi ile ilgili de konuşan Seçer, limanın Atatürk Parkı’na doğru genişletilmesi yerine halihazırda olan Ana Konteyner Limanı Projesi’nin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı. Mevcut küçük sanayi sitelerinin yetersiz olduğuna ve Mersin’in ihtisas sanayi bölgelerine ihtiyaç duyduğuna işaret eden Seçer, İstanbul’dan sonra en geniş araç filosuna sahip kent olan Mersin’in yıllardır ihtiyaç duyduğu Lojistik Merkezi’nin yapımını da süratle sürdüklerini vurguladı. Sosyal konutların da kent için bir ihtiyaç olduğuna ancak projelerin doğru bir şekilde hayata geçirilmesi gerektiğine dikkat çeken Seçer, “TOKİ sosyal konutlar yapıyor, hiç kimseye de sormadan. Bunu da bir eleştiri olarak alınmasını istiyorum. Ben her ortamda sosyal konut yapalım diye söylüyorum. Nüfusumuz 2.5 milyon; depremzedeler, Ruslar, Ukraynalılar, Suriyeliler var. Kira ve konut fiyatları almış başını gitmiş. Orta geliri olan bir insanın bırakın konut satın almayı kiralama şansı kalmamış. Sosyal konut yapılsın. Ama yol, altyapı, arıtma, su yok. Kim yapacak? Büyükşehir yapacak. Temel atmışsın, binayı çıkıyorsun, Büyükşehir’in orada imarı yok. İmar olmayan yere Büyükşehir nasıl altyapı yapsın, imar yolu olmasa yolu nasıl açsın? Bir taraftan yatırım ama bir taraftan siyasi saiklerle yaptığınız göz boyayıcı yatırım geleceğe dair çok ciddi sorunları da beraberinde getiriyor” dedi.
“MEZİTLİ’DEN DAVULTEPE’YE KADAR YENİ BULVARLAR AÇIYORUZ”
Büyükşehir tarafından tamamlanan imar çalışmalarına da değinen Seçer, “İmar konususunda Akdeniz önemliydi çünkü yatırım bölgesi. Yenişehir, Mezitli ve Toroslar daha çok konut bölgeleri. Birinci etap bitti, ikinci etap çalışıyor. 1/5000’lik, 1/1000’lik uygulama planlarını Akdeniz yapıyor. Orası bittiği zaman her şey daha rahatlıyor. 4. Çevreyolu’nu da açtık. Mezitli’den Davultepe’ye kadar yeni bulvarlar açıyoruz. Şimdi 3. ve 4. Çevreyolu’na da bağlayacağız. İnsanlar evden çıktığı zaman iş yerine 10-15 dakikada ulaşabilecek. Bunları başarabilmemiz için bunların sürekli dile getirilmesi lazım. Kamuoyunun bunlardan haberdar olması lazım. Mersin’in ulaşımda raylı sistem sorununu çözmesi gerekir. Raylı sistemleri çözmemiz lazım. Biz metro kısmını başlattık, en ağır kısmını başlattık. Bir de bunun tramvayı, hafif raylı sistemi var. 35 kilometrelik proje hazır. Metro zaten başladı. Tramvayın ve projelerin tamamının Altyapı Genel Müdürlüğü’nden onayı bitti. Bunu tabi zamana ve finansmana bağlı olarak devam ettireceğiz” dedi. Mersin’in çok göç aldığını ve buna bağlı olarak altyapı yatırımlarına ihtiyaç duyduğunu ifade eden Seçer, FRIT II kapsamında 39 milyon Euro tutarında kredinin kesinleştiğini ve bu rakamın 17,1 milyon Eurosu ile Mezitli içme suyu şebekesinin, Tömük sahil kısmı kanalizasyonunun ve Homurlu-Kazanlı mahallelerinin altyapısının yapılacağını söyledi. Yakın zaman içerisinde EBRD’nin Büyükşehir’in yatırım planlaması yaptığı bölgelerde inceleme yaptığını ve ardından 30 milyon Euro olarak düşündükleri finansman desteğini 70 milyon Euro olarak taahhüt ettiğinin de altını çizen Başkan Seçer, “162 milyon Euroluk bekleyen altyapı yatırımları var. Barajdan cazibeyle su getirme, oranın arıtması, bunları da dahil ettik. Neticede bir kısmını DSİ yapsa da bizi borçlandırıyor. DSİ ile de uyum içindeyiz. Kent ekonomisinin büyümesi için sermayenin o kente gelmesi gerekir. Sermaye; hukukun, adaletin, güvencenin olduğu yere gelir. Aklı başında yöneticilerin olduğu yere gelir. Kendini iyi hissetmesi lazım. ‘Bana engel çıkartmayacaklar, rüşvet istemeyecekler, oradan oraya göndermeyecekler’ demesi lazım. ‘Ben gideyim orada yatırım yapayım. Belediye, Valilik önüme düşüyor, bana arazi buluyor, altyapı yapıyor, derdimi dinliyor’ dediği yerlere gider. Bizim Mersin ekonomisini gelecek yüzyılda kalkındırmanın yolu buradaki camianın bu işe sahip çıkması, yöneticilerin de onlarla işbirliği yapmasına bağlı” şeklinde konuştu.
Panelde konuşan Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit ise, Mersin’in çok özel bir kent olduğunu ve büyük bir potansiyel taşıdığını aktardı. Özyiğit, “Aramızda dünyada çok önemli yerlere gelmiş, büyük işleri başarmış iş insanlarımız var. Bu başarıyı artırmamız gerekiyor. Bütün bu olumsuzluklara rağmen ülkemizi ileriye taşıma görevi gerçekten bilimi, teknolojiyi bir şekilde kullanıp, işimizi iyi yaparak kentimizi geleceğe taşımamız gerekiyor” dedi.