Neşet TORUN
MERÇED, 22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle basın açıklaması yaparak su kaynaklarının önemine dikkat çekti. Su’yun, insan ve doğal yaşam için önemli bir varlık olduğunun altını çizen MERÇED Başkanı Sabahat Aslan, “Su olmazsa insan ve doğal hayat biter. Dünya nüfusunun hızla artması, uygulanan yanlış politikalar, plansız sanayileşme, kirli teknolojilerin kullanımı, endüstriyel tarım, küresel ısınma ve iklim değişikliği nedeniyle sularımız azalmakta ve kirlenmektedir” ifadelerini kullandı.
“SU SORUNUYLA KARŞI KARŞIYA KALABİLİRİZ”
“Önlem alınmazsa dünya ve ülkemiz, 10-15 yıl sonra geri dönüşümü imkânsız olan su sorunlarıyla karşı karşıya kalacaktır. Dünyada ve ülkemizde ciddi bir su sorunu yaşanmaktadır. Sağlıklı suya erişim tüm insanlar için bir temel hak olduğu halde, bugün dünyada milyarca insan temiz ve güvenli suya erişimi sağlanamamaktadır” şeklinde konuşan Aslan, “Kötü kaliteli suların içilmesinden dolayı dünyada her yıl çoğu çocuk olmak üzere milyonlarca insan yaşamını yitirmektedir. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 1992 yılında Rio de Janerio‘da düzenlenen BM Çevre ve Kalkınma Konferansı‘nda dünyada suyun giderek artan öneminden dolayı her yıl 22 Mart gününün "Dünya Su Günü" olarak kutlanmasına karar vermiş olup 22 Mart 1993 tarihinden bu yana ve her yıl değişik temalarla kutlanmakta olan Dünya Su Günü'nün 2024 yılının teması ‘Barış için sudan faydalanmak’tır. Su, barış ve refahın anahtarıdır. Bu hayati kaynağı korumak ve adil bir şekilde paylaşmak, gelecek nesiller için sürdürülebilir bir dünya inşa etmek için kritik önem taşımaktadır. Buna göre bu tema dünyada yaşayan tüm canlıların mevcut su kaynaklarından eşit faydalanmasını öngörmektedir. Bunun için devletlerin en önemli görevleri, iklim değişikliği ile mücadele etmek, su kaynaklarını sürdürülebilir biçimde yönetmek, temiz suların başta insanlar olmak üzere tüm canlıların kullanımını sağlamaktır” dedi.
“DERELERİ ÖZGÜR BIRAKIN”
Türkiye’de yaşanan su sorunlarının bilimsel olarak çözülmesi için taleplerini sıralayan Aslan, “Sağlıklı suya erişimin tüm insanlar için bir temel hak olduğu kabul edilerek, suyun ticarileşmesinin önüne geçilmesi ve sularımızın ticarileşmesine neden olan ve doğa katliamına dönüşen bütün HES yatırımlarının durdurulması ve mevcut HES projelerinden vazgeçilerek derelerin özgür akması sağlanmalıdır. İlerde kuraklık nedeniyle yaşanacak olan su sıkıntısı için su ve enerji tasarrufu ile ilgili önlemler alınmalı ve halkı bilgilendirme çalışmaları başlatılmalıdır. Şehir suyu şebekelerinden halka güvenli ve sağlıklı suyun ulaştırılması sağlanmalı, insan sağlığını olumsuz etkileyen pet şişelerden suyun içilmesi engellenmelidir. İçme ve musluk (şebeke) suyunda ağır metal ve zirai ilaç vb. kalıntısı analizlerinin şeffaflaştırılması ve kamusal araçlarla her ay en az bir kez yayınlanmalıdır. Su havzaları korunmalı, tüm yeraltı ve yerüstü suları korunmalı ve kirlenmesinin önüne geçilmelidir. Yeraltı sularının kullanımı denetlenmeli ve yağmalanmasına son verilmelidir. Atık sanayi sularının sadece biyolojik değil aynı zamanda kimyasal arıtma yapılması sağlanarak doğal su ve topraklara verilmesi önlenmelidir. Sulak alanlar için acilen koruma önlemleri aldırılmalıdır. Deniz taşımacılığında kullanılan gemilerin atıklarının denizlere boşaltımları engellenmelidir. Vahşi sulamanın önüne geçilmeli, yağmur suyunun sulamada kullanımının sağlanması için gerekli çalışmalar yapılmalıdır. Kirli teknolojilerin kurulmasının önüne geçilmeli, mevcutlar kapatılmalı, yeşil ve ormanlık alanlar korunmalı ve arttırılmalıdır. İklim krizi gibi su krizi de ülkemizi tehdit eden boyuta gelmeden 2024 Yılı Dünya Su Gününde Suyun Korunması ve Adil Paylaşımı için Dünyada ve ülkemizde mevcut su sorununun çözümünde, bütün canlıların ve insanların, güvenli ve temiz suya erişebilmesini sağlamak için herkesi göreve davet ediyoruz” dedi.