Haber Merkezi
Kış, raporda yer alan verilere göre 15-17 yaş grubundaki her dört çocuktan birinin çalışmak zorunda kaldığını, kayıtlı çocuk işçi sayısının 2020'den 2024'e kadar ciddi bir artış gösterdiğini belirtti. Kayıt dışı çalışanlarla birlikte bu sayının 3,5 milyona ulaştığı tahmin edilirken, aynı yaş grubunda 101 bin çocuğun da işsiz olduğu ve iş aradığına dikkat çekti. "Bu çocuklar okul sıralarında değil, işçi tulumlarıyla büyüyor. Devletin görevi onları yoksullukla baş başa bırakmak değil, ellerinden tutmaktır," ifadelerini kullandı.
YOKSULLUK VE İSRAF ARASINDA SIKIŞAN ÇOCUKLAR
TÜİK verilerinin de yoksulluğun boyutunu gözler önüne serdiğini belirten Kış, çocukların büyük bir kısmının temel beslenme ve eğitim ihtiyaçlarından mahrum kaldığını söyledi. "Bu tablo, sadece ekonomik değil; vicdani bir çöküştür. Bir yanda çocuk emeği, diğer yanda saray israfı!" diyerek israf ve yoksulluk arasındaki uçuruma dikkat çekti. Cumhurbaşkanlığı ve İletişim Başkanlığı'nın günlük harcamalarının çocukların hayatını değiştirebilecekken, iktidarın şatafatlı yaşam tarzına yatırım yapmasını eleştirdi. "23 Nisan bir bayramsa, o bayram her çocuğun hakkıdır. Ama bu ülkede çocuklara artık neşe değil, iş yükü veriliyor. Bayramlık değil mesai giydiriliyor!" diyerek iktidara seslenen Kış, çocukların geleceğinin yok sayıldığını vurguladı. Meclis'e siyasi farklılıkları bir kenara bırakarak çocukların hayallerine sahip çıkma çağrısında bulunan Kış, "Çocuklara utanç değil umut, borç değil gelecek bırakalım," diyerek açıklamasını sonlandırdı.