Mersin Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, 27-28 Haziran’da yapılacak Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) öncesi öğrencilere yönelik kaygıyı önleyici motivasyon söyleşisi gerçekleştirildi. Söyleşi, Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Şube Müdürlüğüne bağlı Eğitim ve Öğretimi Destekleme Kurs Merkezi Aydıncık Şubesi rehber öğretmeni Mehlike Çalışkan Uzun ile merkez şube öğretmeni Özlem Özkan tarafından gerçekleştirildi. Rehber öğretmenler, salgın süreci boyunca evde kalarak ders çalışan öğrencilerin sınav öncesi artan kaygılarını yenmelerinin önemli olduğunu vurguladı.
“BAZI GENÇLER SINAVDAN ÇOK SONUCA ODAKLANIYOR”
Sınav tarihi yaklaştıkça öğrencilerde artan kaygının aslında var olmayan olumsuz düşüncelere neden olduğunu belirten Mehlike Çalışkan Uzun, “Bazı gençler, sınavdan çok sonuca odaklanıyor, durumu felaketleştirebiliyor. Felaket senaryoları maalesef kaygıyı yükseltiyor” dedi. Özlem Özkan ise öğrencilerin kaygıyı artırıcı, gerçekçi olmayan düşüncelerini işlevsel düşünceler ile değiştirmeleri halinde başarıyı yakalayacaklarını belirterek, pandemi sürecinde çok fazla belirsizlik yaşandığını ifade etti. Özkan, “Öğrencilerin felaket senaryolarından çıkmaları gerekiyor. Süreç bize bazı handikaplar getirdi ama bu süreç herkes için geçerli. Öğrenciler bunu kişiselleştirmemeli” diye konuştu.
“AİLELER ÇOK FAZLA BEKLENTİ İÇİNE GİRMEMELİ”
Sınav öncesi çocukların özellikle ailelerine karşı sorumluluk hissettiklerini vurgulayan Özkan, “Aile bu noktada çok önemli, çünkü öğrenci aileye karşı yüksek bir sorumluluk hissediyor. Ailesine karşı kendini borçlu hissediyor. Bu noktada ailenin sınava karşı tutumu, sınava yüklediği anlam ve bunu çocuğuna yansıtışına bakmak gerekiyor. Aileler bu gibi durumlarda çocuklarından çok fazla beklenti içine girmemeli. Aile öğrencisini iyi tanımalı. Aile çocuğuna her zaman güven duyduğunu hissettirmeli, olumlu geri bildirimler vermeli” ifadelerini kullandı. Sınav öncesi öğrencinin beslenmeden uyku düzenine kadar aynı rutini uygulamasının önemine de değinen Özkan, “Öğrenciler, sınava başladıklarında denemelerde hangi sırayla ilerliyorlarsa yine aynı sırada ilerlemeli. Farklı bir metot kullanmaları, süre açısından dezavantaj olabilir. Sorularla inatlaşmasınlar. Takıldıkları soruları daire içine alıp kalan zamanda o soruya tekrar bir şans verebilirler. Sınavda zor sorular olacaktır ve üst üste gelebilir. Bu, öğrencilerin motivasyonunu bozmasın. Öğrenciler, kitapçığa göz gezdirirken, soruları görmüş oluyor. Aralarından çerez soruları seçip, onları çözüp, motivasyonlarını yükseltebilirler” şeklinde konuştu.