Neşet TORUN

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, İçel TV’de Ali Gürkan Şamiloğlu’nun sunduğu Detay Programı’nın canlı yayın konuğu oldu. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in de katıldığı Moldova ziyaretini ve oradaki temaslar hakkında konuşan Kızıltan, çok verimli görüşmeler yaptıklarını ifade ederek, “Molodova’nın Türkiye Büyükelçisi Mersin’e gelmişti. Çok sıcak bir görüşme oldu. Kendisi de Gagavuz Türklerindenmiş. Bizi Moldova’ya davet etti. Orada ekonomik, kültürel ve sosyal ilişkileri artırmak için mutlaka bir araya gelmemiz lazım dedi. Hem bizi hem Büyükşehir Belediye Başkanımızı davet etti. Biz de hoş karşıladık. Vahap Bey ile de görüştük. Artık tabi belediye başkanlarının da kentin iş dünyasıyla, ekonomik gelişmesiyle yakından ilgilenmesi gerekiyor. Vahap Bey de bu düşünceyle bize katıldı. Bir kentin belediye başkanı kentin ekonomisine göre kenti planlayacak. O yönden ben de sizinle geleceğim diyerek eşlik etti” dedi.

“LOJİSTİK KOLAYLIK İSTEDİK”

Moldova’da üst düzey bir şekilde karşılandıklarını kaydeden Kızıltan, “Bir iş forumu yapıldı. Bu foruma Moldova Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve AB Entegrasyonu Bakanı katıldı. Moldova Büyükelçimiz katıldı. Ekonomi Bakanı, İmar ve Şehircilik Bakan Yardımcısı, Yatırım Ajansı Genel Müdürü ile bir araya geldik. Bu ilk adım. Onlar bizi, biz onları tanıdık. Her şeyden önemlisi asıl bizim oraya gitmemizi zorlayan sebep şuydu:  Biliyorsunuz Ukrayna-Rusya Savaşı nedeniyle Ukrayna’da sıkıntı var ve biz Ukrayna’dan çok mal alıyoruz. Hammadde alıyoruz. Bizim TIR’larımız, lojistikçilerimiz Moldova üzerinden Ukrayna’ya geçiyor. Moldova’nın bu bakımdan stratejik bir önemi var onu da anlattık. Bizim nakliyecilerimizin buradan çok rahat girip çıkması lazım ki Avrupa’nın, Ortadoğu’nun, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu malzemelerin seri şekilde ulaşımı sağlansın. Ya da Ukrayna’nın ihtiyacı olan yardım malzemeleri hızlı ulaşsın. Çok etkili, dolu dolu üç gün geçirdik. Son gün Gagavuzya Bölgesi'ne geçtik. Özerk bir bölge. Oldukça nazik bir devlet başkanları var orada da küçük çaplı bir iş forumu yaptık. İş insanlarıyla temasta bulunduk. Bizden neler talep ettiler? Diyorlar ki biz size sürekli ayçiçeği, buğday, yağlı tohum gönderiyoruz. Siz bunları taşıyorsunuz işleyip satıyorsunuz. Biz AB’ye girmek üzereyiz. Gelin burada fabrika kurup bizim ayçiçeğimizi işleyip yağ, buğdayımızı işleyip un yapın direkt buradan Avrupa’ya satın. Türkiye İstanbul, Antalya, İzmir, Ankara’dan ibaret zannediliyor. Biz Mersin’i sunduktan sonra böyle şehirler de mi var diyorlar. Mersin’i tanıtmak dış dünyada Türkiye’nin gücünü daha çok ortaya çıkarıyor. O ülkelerle ticaretimiz artacak, belki buradan yatırımcılarımız gidip orada yatırım yapacaklar ve AB’ye girmesi halinde AB ülkesi firması olacaklar, oradan AB’ye direkt satış yapabilecekler. Çok da avantajlı olacak yeni girdikleri için gelişmemiş küçük ülkelere destek için bütün çabayı gösterecek. Moldova ve Gagavuz bölgesinde Türk yatırımları var. Hastane yatırımları, büyük tekstil yatırımları var. Ve yerel halk çok memnun” şeklinde konuştu.

“ANA KONTEYNER LİMANI İÇİN ÇOK BASKI YAPIYORUZ”

Son dönemde Mersin’de gündemden düşmeyen Ana Konteyner Limanı ile ilgili gelişmelere de değinen Kızıltan, “Mersin’de yapılması için girişimlerimiz aralıksız sürüyor. Geçtiğimiz günlerde Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz Meclis’e çıkıp bununla ilgili soru sormuş. Allah’ı var Milletvekillerimizin birçoğu meclis konuşması yapmadan önce beni arayıp ne söylemimizi istersin diye sorarlar. Olcay Kılavuz da aramıştı. Bu ana konteyner limanı hep ilk söylediğim konulardandır. Diğer milletvekillerimiz de çıkıp dile getirirse bunu mecliste. İktidar Milletvekilleri de gidip ilgili bakanlıklarda dile getirirlerse bu yapılır. Bizler çok baskı yapıyoruz. Her şey hazır. İnsan gücü hazır. Hizmet sektörümüz çok deneyimli. Gümrük müşavirliği sektörümüz var. Kara lojistiği sektörümüz var. Coğrafi olarak deniz derinliği uygun. Yani tüm yollar buraya çıkıyor. Mersin’de liman olarak tüm dünyadaki ülkelerde Türkiye’nin limanları dendiğinde Mersin çıkıyor. Tanınırlığı var. 4 Üniversitemiz var yetişmiş eleman mevcut. Lojistik lisemiz, üniversitemiz var. Tüm yollar buraya çıkıyor. Tüm milletvekilleri Mersin için bir araya gelip çalışacak. Seçimlerden önce Mersin Ana Konteyner Limanı temeli atılmalı ya da gelip burada yapılacağının garantisi verilmeli. Yapılmazsa elbette Mersin gelişimini sürdürecek ama bu limanın burada yapılması demek geniş bir hinterlandı var ve çevremizdeki tüm iller etkilenecek. Konya, Karaman, Kahramanmaraş belki üretimlerini daha çok artıracak çünkü lojistik son derece hızlanıp ucuzlayacak çünkü kapasite artacak ve rekabet olacak. Liman genişleme çalışması ile kapasite 3 milyon TEU’ya kadar çıkarken ana konteyner limanı yapılsa 13 milyon TEU’ya çıkacak ve Doğu Akdeniz yükünün neredeyse tamamını Mersin elleçleyecek. Dünyanın önemli bir aktarma merkezi olacak. Tabii bu limanın yapılması kararı alındığında paralel olarak Mersin’in etrafı ve hinterlandı da oturulup yeniden planlanacak. Belki yeni yollar açılacak, demiryolu yatırımları planlanacak. Şu anda mevcut uluslararası Çukurova Havalimanı yapılıyor, onun da etrafı planlanmalı. Soğuk hava depoları, ulaşım altyapısı, serbest bölgeler planlanmalı. Ama Türkiye’de planlama diye bir şey yok. Havalimanı yapılıyorsa demiryolu bağlantısı da planlansın ve önceden yolları yapılsın” dedi.

“LİMANIN GENİŞLEME PROJESİ BİZİ ENDİŞELENDİRİYOR”

Mevcut limanın genişleme projesinin kendilerini endişelendirdiğini ifade eden Kızıltan, “Tabi genişleyip kapasitesini artırması gerekli ama bu rıhtım uzatıldı, Mersin’in artık başka limana ihtiyacı yok mazeretinin ortaya konmasından endişeliyiz. Yoksa Mersin bir liman kentidir ve liman görüntüsü olacak, bu görüntü kente güç veriyor. Atatürk Parkı’nın yok edileceğine dair yanlış bilgi veriliyor. Şu andaki doğrultuda rıhtım 100 metre uzatılacak enlemesine de Atatürk Parkı’na doğru 40 metre genişletilecek. Atatürk Parkı ile birleşmeyecek.  Limanın asıl sorunu sahanın yetersizliği. Kuzeye doğru genişletin. İçerideki hareket sahası az. Rıhtımı genişleterek konteyner depolaması yapacaklar o bir olumsuzluk yaratıyor. Çevre dernekleri denizin ve deniz canlılarının da zarar göreceğini söylüyor. Bu teknik bir konu. Bu konuda ODTÜ Deniz Bilimleri Fakültesi var. Onlardan bir rapor alınabilir. Tartışmaları bitirmek için objektif şekilde teknik olarak raporlayacak, insanlara gerçeği anlatacak kurumları devreye almalıyız. Ben ODTÜ Deniz Bilimleri Fakültesine güveniyorum. Yararı mı zararı mı var yapılsın mı yapılmasın mı onların vereceği rapor her şeyi açığa çıkarır. Ama bu limanın genişlemesi Ana Konteyner Limanı ihtiyacını ortadan kaldırmayacak. Mersin iş dünyasının projeleri bekletilen projelere takılıyor diye bir açıklama yapmıştım. İşte bu projeler. Ana Konteyner Limanı, Taşucu yolu, havalimanı gibi. OSB yatırımları devam ediyor korkunç bir trafik var ama otoyol bağlantısı yok. Türkiye’de otoyol bağlantısı olmayan OSB’ler olduğunu zannetmiyorum. Konuşula konuşula daha yeni yola kondu inşallah burada da yol bağlantısı yapılacak. Doğru yerlerde planlanmış doğru projelerimiz var ama zaman olarak tutturamıyoruz. Çukurova Havalimanı gündemdeyken projesi yapılmışken İstanbul Havalimanı gündemde yoktu. O bitti burası hala bitecek. Yani bunlar insanımızda bir ümitsizlik yaratıyor. Her gün gündeme geliyor bitecek diyoruz aman nerede bitecek denmeye başlanıyor. İnsanlar ben inanmıyorum diyor. 2-3 sene önce Mısır’a gitmiştik orada bile havalimanı yatırımı ne zaman bitecek denmişti. Oradan bile takip edilip bekleniyor.

“LOJİSTİK KÖY BİR İHTİYAÇ”

Lojistik Köy ile ilgili gelişmelere değinen Kızıltan, “Lojistik Köy bir ihtiyaç. Uluslararası Lojistik Köy yapılması yıllardır düşünülüyor. Geçmiş dönemdeki arkadaşların çabalarıyla uğraşıldı, yer de bulundu ama bir türlü bürokrasi aşılamayınca o bölge de OSB’ye katıldı. Mersin’de bir de arazi sorunu var. Arazi bulabilirsek ki giden vali ile konuşmuştuk o iki yer üzerinde çalışıyordu. Tayini çıkınca kaldı. Yeni gelen Valimizle konuştuk o da çok heyecanlı ve istekli. Yeni yatırım gelmesi ve başlayan yatırımların bitmesi konusunda çok istekli. Bu konuyla ilgileneceğini ve Mersin’e büyük bir uluslararası lojistik merkezi yapılması için çalışacağını söyledi. Büyükşehir Belediye Başkanı da yer temin edilirse her türlü desteği vereceğini söylüyor. Mersin’de herkes lobiden bahsediyor. Şimdi ben bu lobi işine çok takıldıklarını düşünüyorum. Lobi nedir? İktidar partisinin il başkanlığı bir lobidir. Yapıyor mu görevini. Mersin ile ilgili tüm sorunları biliyorlar. Ben kaç kez söyledim gelin gidelim dedim. Milletvekillerimiz var işte lobi. Biz burada MTSO Meclisi olarak tüm milletvekillerimizi toplayıp bir toplantı yapalım dedik bir kısmı geldi bir kısmı gelmedi. Lobiden ne anlaşılıyor. Birileri çıkıp Ankara’ya gidip bağırsın çağırsın mı? Biz en medeni şekilde her ortamda lobimizi yapıyoruz. Belki daha önce Mersin’de kurumlar arasında, STK’lar arasında çekişme vardı. Geçen gün Ana Konteyner Alanıyla ilgili kentin güzide derneklerinden MESİAD açıklama yapacağız dedi beni de davet etti. Hay hay gelir yanınızda olurum dedi ve sonunda bana teşekkür edip ilk kez bir MTSO başkanı yanımızda durdu dedi. Yine başka güçlü bir derneğimiz var MÜSİAD. Bir Lojistik Zirvesi yapıyoruz başkanım yanımızda durur musunuz dediler onların da yanında durduk. Genç MÜSİAD Türkiye çapında bir genel idare kurulu toplantısı yaptı onların yanında durduk. Yarın MEPİAD Genel Kurulu var gelmemizi rica ediyorlar gidiyoruz. Her yerdeyiz sadece bağırıp çağırmıyoruz. Bunların hepsi lobidir. Belediye başkanlarımızla birlikteyiz. Büyükşehir Belediye Başkanımızla Moldova’ya gittik. Akdeniz Belediye Başkanımızla Almanya’da MESSE Fuarına gittik birlikte çalıştık akıllı kentler konusunda. Birlikte görünmek dahi bir lobidir ve bir yerlere mesaj verir” dedi.