Haber Merkezi
Mersin Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi, “Çukurova’nın Kadınları Karma Resim Sergisi”ni açtı. Tarsus’ta Ahmet Bağ ve Cumali Balcı Resim Atölyesi’nde kurs gören 15 ressamın toplam 92 eserinin yer aldığı sergi, Sanat Sokağı Eski Gülnar Oteli Sergi Salonu’nda 15 Mart’a kadar ziyaretçilere açık olacak. Meral Seçer ve Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Şerife Hasoğlu Dokucu’nun açılışına katıldığı sergide, yağlıboya, suluboya, akrilik, karakalem ve röprodüksiyon teknikleriyle çizilmiş eserler, ziyaretçilerin beğenisini toplarken, kadınlara ve çocuklara anlamlı dokunuşlar sağlamış birçok yaşam hikayesi de gün yüzüne çıktı.
“SADECE BİR KİŞİYİ KURTARMALARI BİLE ŞEHİRDE ÇOK BÜYÜK BİR FARK YARATTI”
Serginin açılışına katılan Meral Seçer, Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi bünyesinde kadın ve çocuk odaklı gönüllülük çalışması yürüttüklerini dile getirerek, “Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı bünyesinde Gönüllüler Şube Müdürlüğümüz var. Biz, bu birimde gönüllü olarak çalışıyoruz. Kadınların sosyal ve kültürel alanda zenginleşmesinin toplumu da zenginleştireceğinin farkındayız. Sizin de gönüllülük çalışmalarına katılmanız, işbirliği sağlayarak, daha fazla kadınımıza dokunmamıza olanak sağlayacak” diye konuştu. Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Şerife Hasoğlu Dokucu da Ahmet Bağ ve Cumali Balcı’nın yıllardır gönüllü olarak birçok çocuğun hayatına dokunduğunu anlattı. İki usta ismin resim atölyelerinde hayatına dokundukları bir çocuk üzerinden örnek veren Dokucu, şunları söyledi: “Resim konusunda duayenlerimiz olan Ahmet Bağ ve Cumali Balcı, yıllardır çok büyük bir sabırla Tarsus’un gençlerine katkı sundular. Büyük yoksunluklar içerisinde o çocuklara bir şeyler öğretmeye çalıştılar. O çocuklardan birisini yakından tanıyorum. Köprünün altında düğme satarak haftada 80 lira kazanırdı. Resim kursuna başladı ve Güzel Sanatlar Fakültesi’ni kazanıp resim öğretmeni oldu. Şimdi de aynı şekilde ücretsiz kurslar açıp öğrencilerine katkıda bulunuyor. O dönemde onun ve ailesinin içinde olduğu şartları biliyorum. Ahmet Bağ ve Cumali Balcı’nın sadece bir kişiyi kurtarmaları bile şehirde çok büyük bir fark yarattı. Onlar gibi yüzlercesi olduğunu biliyoruz.”
ÇİĞDEM DÖNMEZ, HAYALLERİNİN PEŞİNDEN GİTTİ, PES ETMEDİ VE BAŞARDI!
Kadınların bin bir emekle ortaya koydukları eserlerinin yer aldığı sergi, birbirinden zengin yaşam hikayelerinin gün yüzüne çıkmasına da olanak sağladı. O hikayelerden birisine sahip olan, üniversite öğrencisi iki çocuk annesi ressam Çiğdem Dönmez, seneler sonra hayallerinin peşinden koşarak, Mersin Üniversitesi Resim Bölümü’nü kazandı. Kendisini ev işlerine hapsetmek yerine hayallerinin peşinden koşan Dönmez’in yolu, Ahmet Bağ ve Cumali Balcı Resim Atölyesi’yle kesişti. Seneler sonra hayallerinin peşinden koşarak büyük çabalar sonucu Mersin Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nü kazanan Dönmez, şu anda çocuklarıyla aynı dönemde üniversitede öğrenim görüyor. Kadınlara eve kapanmak yerine hayallerinin peşinden koşmayı öneren Dönmez, resim yolunda çıktığı serüvenden şöyle bahsetti: “Çocukluğumdan beri içimin bir köşesinde resme ilgi vardı. Ailem tarafından da yönlendirilemediğim için fırsat olmadı. Arkadaşlarım, Ahmet Bağ ve Cumali Balcı’yı tavsiye ettiler. Onlardan aldığım eğitimle serüvenim başladı. Bir süre sonra ‘Şunu da öğreneyim, bunu da öğreneyim’ derken, kendinizde bazı eksiklikleri hissetmeye başlıyorsunuz. Ben de o eksiklerimi tamamlamak için üniversiteye gitmek istedim. Sınava girdim ve Mersin Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nü kazandım. Ev hanımıydım ama resim hep içimde olan bir tutkuydu. Çocuklar büyüse de resme başlasam hayaliyle yaşıyordum. Kadınlara da pes etmemelerini öneriyorum. Akıllarında olan, yapmak istedikleri ne varsa yapsınlar. Pes etmesinler, peşinden gitsinler. Üretmek çok güzel bir his ve ürettiklerinizin beğenilmesi çok mutlu ediyor.”
“KADINLAR EVE KAPANMAMALI, ÜRETMELİ”
Resimleriyle sergide yer alan kadınlardan Zehra Carus ise renklerle oynamanın bir terapi olduğunu vurguladı. Zehra Carus, şöyle dedi: “Kadınlar eve kapanmamalı, üretmeli. Kadının yeri sadece ev değil. Kadın sosyal hayatın içerisinde olmalı ve içinden gelen tüm renkleri yansıtmalı. Renklerle oynamak bir terapidir. Bir kadın olarak resim yapmak da bana büyük mutluluk veriyor. Bu sergimizde de konu kadın olunca nü resimler de, tarlada çalışan kadınların olduğu resimler de yer buldu. Kadını her haliyle resmetmek istedik. Kadının orada da burada da kadın olduğunu göstermek istedik. Büyükşehir Belediyesi de Mersin’de bu sergiyi açmamıza imkan sağladı. Mersin Büyükşehir Belediyesi’nde çok güzel değişimler var. Başkanımız Vahap Seçer, sanata değer veren çok iyi bir insan. Şerife Hasoğlu Dokucu’nun dokunuşuyla da çok güzel şeyler oluyor. Bize Mersin’de bu şekilde bir sergileme imkanı yarattıkları için mutluyuz.”