Mersin’den başlayıp Tarsus ve Adana’dan geçen, sonrasında Gaziantep’e kadar uzanan büyük bir projenin basamakları bir bir döşeniyor.

Bölgemizde “ Hızlı Tren hattı döşeme” ve  Tarsus kent merkezindeki bölümü yer altına alma çalışmaları sürüyor.

xx

Mersin’in demiryolu gibi limanı da ne kadar önemliyse, Tarsus’ta Akdeniz’i, Güneydoğu Anadolu’ya bağlayan bir köprü gibi önemlidir.

Bilindiği üzere Tarsus hem karayolu ile hem de demiryolu ile birçok ili birbirine bağlamaktadır. Tarsus kent merkezinin ortasından geçen demiryolu  ise  yıllardır bu kenti ortadan ikiye bölmektedir.

xx

Hele hele şimdiki Şehit Üstteğmen Sunay Atilla üstgeçidinin  olmadığı yılları hatırlıyorum da.. Mersin’den ya da Adana istikametinden gelen yük trenleri nedense Tarsus kent merkezinde makas değiştirirdi.  Tabi durum böyle olunca en azından yarım saat boyunca o tren katarları bir o yana bir bu yana gidip gidip gelirdi. Lokomotifin arkasındaki vagonları sayardık  o geçişleri beklerken. Çünkü o yıllarda cep telefonu yoktu, olduğu yıllarda da internet ve sosyal medya yoktu.

Yani uykusu kaçanların gece  gözünün önüne koyunları getirip saydığı gibi bizlerde, Tarsus’un orta yerinden tren geçerken, makas değiştirdiği anlarda beklemekten usanırdık. Çaresi ise geçen vagonları saymaktı. Hatta vagonların üzerindeki yazıları, hangi şehrin isminin yazılı olduğunu bile okur, yanımızdakilerle iddiaya bile girerdik.

xx

Tren katarları geçerken araçların kuyruk uzunluğu Cetvel yönüne doğru Cengiz Topel Lisesini geçerdi. Kent merkezi istikametinde ise şimdiki Yarenlik alanına girerdi. Sonra (eski) Belediye başkanlarından Bedrettin Sarpkaya döneminde adı Sunay Atilla Üstgeçidi olan bu köprü yapıldı. Böylece merkezden geçişlerde araçlar üstten giderken altından ise trenler, katarlar geçmeye devam etti. Bu kez de 100. Yıl Hemzemin geçidinde, ya da eski Devlet Hastanesi acilinin karşısında (Meydan Dürüm yanı) bariyel demirleri indirilerek tren geçişleri sağlanırken o bölgelerde araç kuyrukları oluştu. Ama Sunay Atilla Üstgeçidi en azından uzun araç kuyruklarının önüne geçilmesinde etken olmuştu.

O zamandan bu zamana geçen 35 yıl içinde Sunay Atilla üstgeçidi hep tartışıldı.

Kimisi “Köprü kısa oldu” dedi, kimisi “Bu köprüden geçenler yan taraftaki evlerimizin içini görüyor, mahremiyetimiz kalmadı” diyerek evlerini satanlar oldu.

Yani madalyonun iki yüzü gibi, değişik fikirler ve görüşler oldu. Köprünün yapılmasına iyi diyenlerde oldu, kötü oldu diyenlerde..

xx

Sonuçta bu köprü önemli bir görev gördü ve artık miadını tamamlıyor. Geçen ay alınan bir kararla kent Merkezinden geçen hızlı tren projesine göre, önceki proğram iptal edilip kent içindeki 5 km.ye yakın alan yer altına alınmaya başlandı. Buranın üzeri yeşil alan olarak kazanılacak..Tabi Sunay Atilla üstgeçidine de ihtiyaç kalmayacağı için bu köprü yıkılacak.. Bu yıkım geçen  Ağustos ayında  başlayacak iken,  bazı gecikmeler nedeniyle  bu karar  hala uygulanamadı.

Köprümüz araçları taşımaya, karşı kıyıya rahatça geçirmeye devam ediyor.  Hatırlarsanız, 1 Nisan 2024 tarihi itibariyle Tarsus’tan Adana ve Mersin istikametlerine tren seferleri iptal edilmişti.  Proje için 2 yıl süre verilmişti. Yani 2027 yılı içinde Tarsus’taki tren yolu yer altına alınmış olacak.

Bu işlemler ileride Tarsus’un merkezini güzelleştirecek, cazibe merkezi yapacak. Ama bunun öncesinde de trafik yönünden, kent içindeki toz toprak yönünden bazı sıkıntılarımız olmakta... Ortaya çıkan gürültü kirliliğine de katlanıyoruz ister istemez....

Hızlı tren projesi başladığında Tarsus’ta trafik sorunu büyük ölçüde atlatılacak.  Ancak bunun öncesinde bazı hemzemin geçitler zaman zaman kapatılmakta.  Bir de Yeni Hal mevkiinde üstgeçit yapılarak yeni bir alternatif oluşturuldu. Sunay Atilla Üstgeçidi yıkılıp buraya fore kazıklar çakılmaya başlanınca, araçlar bir süreliğine alternatif yolları ve geçişleri kullanacak.

Elbette bu gibi yeni hizmetler alırken sıkıntılar olacak, gecikmeler yaşanabilecek. Ama sonuçta Çukurova Uluslararası Havalimanı gibi önemli bir hizmete daha kavuşacağız.

Yani gülü seven dikenine katlanır misali…

Hizmetler güzel.. Sıkıntılar gelip geçici..

Ve Tarsus gelişirken bir önemli hizmete daha kavuşacak..